Kurd nedir, Kurd ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

Kurt.

Kurd ile ilgili Cümleler

  • Nişan töreninde kırmızı kurdele kestik.
  • “Kurdun oğlu akıbet kurt olur, demiş ve bu söz beş muallimin meslek ve ilim haysiyetine dokunmuştur.”
  • Kurdeşen için çok iyi bir ilaç buldum.
  • Şimdiye kadar kaç tane sandalye kurdun?
  • “Şimdi yaşlandık, bu işlerin kurdu olduk.”
  • Kurdistan Workers' Party (Partiya Karkerên Kurdistanê) allegedly controls the European drug market.
  • Biz göz teması kurduk.
  • Annem sofrayı kurdu.
  • Jale hakkında en son ne zaman hayal kurdun?
  • “Daha sonra Paris'te kurtlarını dökmeye gelen her milletten insanlara rastladık.”
  • Kurda başarısız olabilirim.
  • Ali sadece bizimle irtibat kurdu.
  • Korku kurdu olduğundan büyük gösterir.
  • Tom'la irtibat kurduğuna sevindim.
  • Ali yetkililerle irtibat kurdu.
  • Ali ölümcül bir plan kurdu.
  • Kurdele elbise ile uyuşmuyor.

Kurd ile ilgili Atasözü veya Deyim

ağacın kurdu içinde olur : “bir topluluğu çökertecek olan şey yine kendi içinden çıkar” anlamında kullanılan bir söz.

fındık kurdu gibi : ufak tefek, tombulca, sevimli.

işin kurdu : bir iş en ince ayrıntısını bilen, deneyimli, uzman kişi.

işin kurdu olmak : belirli bir konuyla ilgili her şeyi bilmek, uzmanlaşmak.

kurdele kesmek : tesis veya kuruluşun açılış töreninde gerilen şeridi iyi dileklerle kesmek herhangi bir amaçla bağlanmış olan şeridi kesip ayırmak.

 

kurdele takmak : okulda belli bir konudaki başarıyı belirtmek üzere öğrenci giysisinin yakasına renkli, özel bir şerit takmak.

kurdun adı yaman çıkmış, tilki vardır baş keser : “öylesine sinsi ve kurnaz kimseler vardır ki adı zalime, haine ve kötüye çıkmış kimselerden daha tehlikelidirler” anlamında kullanılan bir söz.

kurdun oğlu akıbet kurt olur : “kişi sonunda kendi karakterini, aslını, düşüncesini atalarına benzer biçimde ortaya koyar” anlamında kullanılan bir söz.

kurdunu (veya kurtlarını) dökmek (veya kırmak) : çoktan beri özlediği bir şeyi bol bol yapıp hevesini almak.

sürüyü güden kurdu görür : “zor bir işe giren onun bütün sıkıntılarıyla karşılaşabilir” anlamında kullanılan bir söz.

Kurd kısaca anlamı, tanımı

Akciğer kıl kurdu : Boyları 12 ile 23 mm. arasında değişen ve gevişenlerin çok ince soluk borularında yaşayan kılsı kurt. (Terim, akciğere düşkün yuvarlak solucanların tümü için de kullanılabilir.)

Akciğer kurdu hastalığı : Verminöz akciğer yangısı.

Alaska kurdu : Kutup kurdundan elde edilen, sağlam gövdeli ve ağır, kulakları dik, gözleri küçük, badem şeklinde ve kurt gözlerine benzeyen fakat yumuşak bakışlı, tüyleri kalın ve yumuşak, rengi açık gri ve siyah tonlarında, bacakları ve burnu genellikle beyaz renkte, kuyruğu uzun tüylü ve sırtına doğru kıvrık, son derece sadık ve zeki, fazla havlamayan, koku alma yeteneği mükemmel, yıllardır kızak köpeği olarak kullanılmasına rağmen insanlara yakın olduğunda ve eğitildiğinde iyi huylu olmasından dolayı günümüzde aile köpeği olma özelliği de kazanmış köpek ırkı, Alaska malamutu.

 

Alerjik kurdeşen : Sivrisinek ısırığı dermatitisi.

Amerikan kancalı kurdu : Ağız koruncağının alt çeperinde iki keskin diş bulunan, arka uçları sırta bükük, dişisinin son ucu iğnesiz, çiftleşme kesesinin sırt kaburgası iki çatal olan ve insan, maymun, domuz, köpek ince bağırsağında yaşayan yuvarlak solucan. a. bk. kancalı kurt. Nemli, tropik ve subtropik bölgelerde insanların ince bağırsak villuslarında bulunan kan emerek ishal, anoreksi ve anemiye neden olan yaygın bir kancalı kurt türü, Uncinaria americana, Necator americanus.

Arı kurdu : Arı asalağı böceklerin özellikle genç evrelerde aldıkları ad.

Arka kurdu : Sığır ve davarın sırtında üreyen kurtçuk.

Astar kurdu : Evlerde bulunan bir çeşit böcek.

At akciğer kıl kurdu : 25-100 mm. boyunda olan ve atlarla eşeklerin soluk borularında yaşayan ipliksi solucan.

At cüce iplik kurdu : En çok dokuz milimetre boyunda olan ve atlarla domuzların ince bağırsağında yaşayan minik solucan.

At mide kurdu : Tektırnaklıların mide asalağı küt kuyruklu ufak solucan.

Avrupa kancalı kurdu : [Bakınız: kancalı kurt]. Avrupa’da insan ve hayvanların ince bağırsaklarında parazitlenen en yaygın kancalı kurt türü, Uncinaria duodenalis, Ancylostoma duodenale.

Avu kurdu : Tırtıl.

Ayak kurdu : Booponus intonsus türü sineğin larvası.

Balık kan kurdu : Ortalama 40-70 µm uzunlukta ve 30-40 µm genişliğinde, şapkaya benzeyen, balıkların solungaç kılcal damarlarında yerleşen, ara konakçı olarak sümüklü böceklerde bulunan trematod cinsi.

Bankroft kurdu : En çok dört santimetre uzunlukta, 100 mikron kalınlıkta olup, insanların akkan damarlarında yaşayan ve yerel yangılardan başka fil hastalığına da yol açan kılsı kurt.

Bilharzia kurdu : Kan kelebekleri.

Börülçe kurdu : Fasulye üzerindeki kurt.

Buğday kurdu : Buğdaybiti ve buğday güvesi kurtçuklarının ortak adı.

Çapa kurdu hastalığı : Lernaea cinsine ait parazit türlerinin balıklarda oluşturduğu bir hastalık, Lerneaz.

Demür kurdu : Karıncalanmış demirin pası.

Diş kurdağısı : Diş kurcalayacağı, kürdan.

Domuz akciğer kıl kurdu : 11 - 42 mm. uzunluğunda olup, domuzların soluk borularında yaşayan ve yer solucanlarıyle bulaşan ince, ipliğimsi solucan.

Domuz böbrek kurdu : 25 - 30 mm. uzunluğunda olan ve domuzların böbreklerinde, çok seyrek olarak iç örgenlerinde yaşayan iplikkurdu.

Domuz kurdu : Ergini, domuzdan başka, insanlarla birçok memelinin ince bağırsağında asalaklanan ve son konakçıyı arakonakçı olarak da kullanabilen çok küçük ipsiler türü.

Donuzlan kurdu : Bok böceği.

Elma ağ kurdu : Elma güvesinin tırtılı.

Esmer mide kurdu : Koyun, keçi ve antilopların dördüncü midesinde, seyrek olarak ince bağırsağında yaşayan kıl kurdu.

Gevişenlerin çengelli kurdu : En çok 19 mm. uzunluğunda olup, koyun, sığır ve zebuların ince bağırsağında yaşayan yuvarlak solucan.

Gırtlak kurdu : Erginleri geviş getirenlerin, raslansal olarak insanların yemekborusunda, kurtçukları kınkanatlı böceklerde yaşayan solucan.

Göz kurdu : En çok 63 mm. uzun olup, derialtı bağdokusu, göz ve iç örgenlerimize yerleşen, sığırsineklerini de arakonakçı seçen, ince lifsikurt.

Göz kurdu hastalığı : Sokucu sinekler tarafından taşınan Loa loa adlı nematodun deri altı ve derin dokularda oluşturduğu enfeksiyon.

Gözün kurdu : Cesaret: Gözünün kurdunu kır.

Güğül kurdu : İpek böceği.

Imzık kurdu : Bayat etin üzerinde görülen beyaz kurt.

İfil kurdu : Her şeye burnunu sokan, kendisini ilgilendirmeyen gizli şeylere karışan adam.

İğne kurdu : (Oxyuris vermicularis) İlkel-kurtlar (Scolecida) dalının yuvarlak-kurtlar (Aschelminthes) sınıfının iplik-kurtları (Nematodes) takımına giren bir tür. İnsanların, özellikle çocukların bağırsağının rektum bölgesinde asılak olarak yaşar.

İncir kurdu : Göründüğü zaman erkek incirin olgunlaşmış olduğunu belirten bir çeşit sinek. İncir güvesinin kurtçuğu.

İvil kurdu : Kuşku, kaygı: Sözlerinden içime bir ivil kurdu girdi.

Japon kurdu : Japon Akita köpeği.

Kalın mide kurdu : Domuz midesinde asalak yaşayan küt kuyruklu solucan. (Kurtçukları, birinci ve ikinci gelişme evresinde, dışkı yiyen kınkanatlı böcekleri, üçüncü evrede, kurbağa, yılan, ya da kuş türlerini arakonakçı olarak seçer.).

Kalp kurdu : Tropik ve subtropik bölgelerde köpek ve diğer etçillerin sağ kalbi ve akciğer atardamarlarında parazitlenen, sivrisineklerle taşınan filaryal nematod türü, Filaria immitis, Dirofilaria magalhaesi, Dirofilaria immitis.

Kalp kurdu hastalığı : Genellikle köpeklerde seyrek olarak insanlarda Dirofilaria cinsi nematodların neden olduğu öksürük, göğüs ağrısı ve bazen hemoptizis gibi belirtilerin görüldüğü enfeksiyon, dirofilaryozis.

Kayor kurdu : Cordylobia anthropophaga’nın larvası.

Kır kurdu : Etçiller (Carnivora) takımının, köpekgiller (Canidae) familyasından, 94 cm kadar uzunlukta 40 cm kadar kuyruğu olan, sırtı kül rengi, karnı daha açık, kafası uzun ve ince, Kuzey ve Orta Amerika'da yaşayan bir memeli türü. (Canis latrans) Etçiller (Carnivora) takımının köpekgiller (Canidae) familyasından bir memeli türü. Uzunluğu 94, kuyruğu 40 cm. Sırtı külrengimsi, karnı daha açıktır. Kafası uzun ve ince, burnu ince olur. Kuzey ve Orta Amerikada yaşar.

Kırmızı ağaç kurdu : Ağaçların gövde bölgesini içten yıkımlayan ve iki yılda gelişen tüysüz tırtıl.

Kırmızı mide kurdu : Domuzlarda mide asalağı olarak yaşayan çok küçük solucan.

Kıvrık mide kurdu : Geviş getirenlerin dördüncü midesinde yaşayan ve pek ağır yitiklere yol açabilen kıl kurdu.

Kiriş kurdu : En çok yetmiş santimetre boyunda olan ve tektırnaklıların genellikle ön ayak kirişlerinde görülen, sünek, beyaz lifsikurt.

Koyun kancalı kurdu : Koyunların ve geviş getiren başka hayvanların bağırsaklarında asalaklanan kırmızımsı açık sarı solucan.

Koyun kırbaç kurdu : Yuvarlak solucanların kırbaç kurtları familyasından olup, geviş getirenlerin kör ve kalın bağırsaklarında yaşayan, gelişmesi arakonakçısız solucan.

Köpek kancalı kurdu : Yirmi milimetreye yakın boyda olup, köpek, kedi, kurt, tilki gibi etçillerin, çok seyrek olarak da insanların ince bağırsağında yaşayan ipliksi solucan. Köpeklerde bulunan Ancylostoma braziliense veya A. caninum ve diğer kancalı kurtlar. Yaygın olarak köpeklerde, daha az olarak kedilerde parazitlenen, insanlarda ise üçüncü dönem larvalarının deri larva göçüne neden olduğu kancalı kurt türü.

Kuduz kurdu : Bambul kurdu.

Kurda giden : Kurt boğmaya alışkın köpek.

Kurdağzı : Yapılarda ağaç atkıların iyi oturması için alttaki direğin tepesine yapılan oyuk, yuva.

Kurdağzı heybesi : Bir çeşit heybe.

Kurdak : Titiz, huysuz.

Kurdalamak : Karıştırmak, dokunmak, yoklamak. Karıştırmak, kurcalamak, yoklamak.

Kurdalanmak : Koşturarak iş yapmak, çalışmak : Dün oraya buraya biraz kurdalandım diye akşam yorgun düştüm.

Kurdalımak : Kurdalamak, karıştırmak. Sen her yeri kurdalıysın.

Kurdam : İki taraflı baltanın nacak kısmı.

Kurdama : Kıpır kıpır, yaramaz.

Kurdamak : Karıştırmak, dokunmak, yoklamak. [Bakınız: kurdanmak]. [Bakınız: kurdalamak]. İlişmek : Kızı kurdamış. Oyalanmak, uğraşmak, az çalışmak. Kurcalamak, karıştırmak.

Kurdan : At, eşek ve sığırlarda zayıflıktan olan bir çeşit hastalık.

Kurdanmak : Kıvranmak, oynamak, kımıldamak. Barınmak : Kurdanacak bir yer bulalım. Oyalanmak, uğraşmak, az çalışmak.

Kurdaş : Akran, emsal.

Kurdayacak : Kürdan.

Kurde : Hırka, örme yelek. (Kütahya).

Kurdek : Davarlarda çiftleşme isteği.

Kurdela kurtları : Hortumlu solucanlar.

Kurdeşeni : Kurdeşen.

Kurdezen : İçinde yoğurt ezilen toprak kap.

Kurdik : Kirmen. Bir çeşit kadın ceketi.

Kurdu : Edirne ili, Uzunköprü belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

Kurduhmah : Sürüye kurt girmek.

Kurdukmak : Sürüye kurt girmek.

Kurduman : Kütahya ili, Simav ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

Kurdurabilme : Kurdurabilmek işi.

Kurdurabilmek : Kurdurma imkânı veya olasılığı bulunmak.

Küçük akciğer kıl kurdu : 16 - 35 mm. uzunlukta olup, koyun, keçi, karaca ve tavşanların akciğerinde yaşayan, çok ince ipliksi kurt. Yurdumuz koyunlarında yaygındır.

Küçük kıl kurdu : Sığırların ince bağırsaklarında asalaklanan çok ince solucan; kuper kurdu.

Lahana kurdu : Lahana kelebeği ve benzerlerinin, lahanalarda gelişen tırtıllarına verdiğimiz özel ad.

Nohut yeşil kurdu : Yurdumuzda nohutlara, daha az oranda olmak üzere ketenlere zarar veren, bu yönüyle ekonomik değeri olan yeşil renkli tırtıl.

Ortanca mide kurdu : Koyunlarla sığırların sindirim aygıtı asalağı ince solucan.

Palolo kurdu : (Eunice viridis) Çokgözeli hayvanlardan kıllı-ayaklılar (Chaetopoda) sınıfının çok-kıllılar (Polychaeta) takımından bir halkalıkurt türü. Vücudu çok uzundur. Mercan resiflerinde yaşar. Vücudunun ard bölgesi gelişen eşeylik gözeleriyle dolarak ön bölgesinden ayrılır ve denizin üstüne yayılır. Yerliler bunları toplayarak yerler.

Pamuk yaprak kurdu : Oburca pamuk yaprağı yiyen, tarağa ve körpe kozaya da atlayabilen tırtıl.

Peynir kurdu : Peynir sineği kurtçuğu. (Peynir akarı için de kullanılır.).

Sıçan kancalı kurdu : Ratlarda parazitlenen nematod türü, Nippostrongylus muris.

Sırt kurdu : Sığırların derileri altında yaşayan bir çeşit kurt.

Sibirya kurdu : Rusya’dan köken alan ve Sibirya yerlisi olan, yüzyıllardır kızak çekimi, ren geyiği güdümü ve bekçi köpeği olarak kullanılan, güçlü yapılı, yüzü ve vücudunun alt kısmında beyaz kalan kısımlar hariç kurt grisinden gümüşi griye veya kum sarısından siyaha değişiklik gösteren renklerde, birbirinden farklı göz rengiyle dikkati çeken, gözleri kahverengi veya mavi olabilen, buz mavisi gözleriyle çok korkutucu ve vahşi bir görünüm sergilese de gayet yumuşak huylu, büyük kar ayakkabılarını andıran tüyleri patilerini keskin buzlu zemine karşı koruyan, kulaklar dik ve yukardan konumlu, kürkü çift tabakalı ve su geçirmez, alt kürkü sık ve yünsü, dış kürkü yumuşak, - 60 ºC soğuğa kadar dayanabilen, kibar, oyuncu, biraz inatçı ve haylaz, zeki, sosyal, sakin ve geçinmesi kolay, kendi ailesine çok bağlı ve yalnız kalmaktan nefret eden bir yapıda, hava sıcak olmadığı sürece mükemmel bir koşu arkadaşı, sert Sibirya koşulları için mükemmel iş köpeği olan, dayanıklı, hafif yapılı ve süratli olması nedeniyle kızak köpeği olarak kullanılan, mükemmel sürü köpeği olan ve arkadaşlarıyla iyi anlaşan, günümüzde ev köpeği olarak oldukça popüler olsa da kızak köpeği olarak da hâlâ başarılı bir biçimde yetiştirilen köpek ırkı.

Sirke iplik kurdu : (Anguillula aceti), Yuvarlak-kurtlar (Aschelminthes) sınıfının iplik-kurtları (Nemetodes) takımına giren bir ilkel-kurt türü. Uzunluğu 1-2 mm. Sirke içinde yaşar.

Sirke kurdu : 1-4 mm. uzunluğunda olup, sirke, şarap, mayalı hamur gibi ekşimeye uğramış bitkisel ortamlarda yaşayan ve insan üreme örgenlerinin raslansal asalağı da olabilen küçük solucan. (Hayvan, özellikle tarımsal bitki sağlığı yönünden önem taşıyan yakın türleri de vardır.).

Taşlık kurdu : Tavuk, hindi ve sülünlerin kas midesinde, küçük yumrular içinde yaşayan ipliksi solucan.

Tilki kancalı kurdu : 5-12 mm. boyunda olup, tilkiden başka, kedi, köpek ve öbür etçillerin ince bağırsak asalağı olarak da yaşayan ince solucan.

Un kurdu : Un güvesi ve un böceği kurtçuklarının ortak adı. (Bizde un akarı için de bu deyim kullanılıyor.). Tenebrio cinsi hububat böceklerin larvalarına verilen ad. Asopia farinalis larvası.

Vida kurdu : Cochliomyia hominivorax sinek türünün larvası.

Vida kurdu enfeksiyonları : Güney ve Güneybatı Amerika’da çiftlik hayvanlarında Cochliomyia hominivorax (Callitroga americanum) veya Chrysomya cinsi sinek larvalarının neden olduğu miyazis.

Vida kurdu miyazisi : Tüm hayvan türleri ve insanlarda ölümlere neden olan vidakurdu sinek larvalarının deri yaralarıyla vücuda girmeleri ve dokuları eritmeleri sonucu oluşan ölüm oranı çok yüksek hastalık, vida sineği miyazisi.

Vida kurdu sineği : Yumurtalarını günün en sıcak saatlerinde hayvanların yaralarına bırakan, yumurtadan çıkan ve vida kurdu olarak adlandırılan larvaları yara içerisine doğru oyuklar açan, canlı dokularla beslenen Callitroga americanum ve Chrysomyia macellaria olarak da adlandırılan mavimsi yeşil renkli sinek türü, Cochliomyia hominivorax.

Yargın kurdu : Koyun, keçi gibi hayvanlarda yazın görülen bir çeşit kurt. Koyun, keçi ve benzerleri hayvanların derileri altında yaşayan bir çeşit kurt.

Yün kurdu : Calliphoridae ailesinde bulunan koyunlarda deri miyazisine neden olan çeşitli sinek türlerinin larvaları.

Ağ kurdu : Elma, erik vb. yemiş ağaçlarına zarar veren bir kurt.

Ağaç kurdu : Ağaçları kemirerek beslenen sinek kurtçuğu.

Bağırsak kurdu : Omurgalıların ve de özellikle insanların bağırsağında yaşayan asalak solucan.

Deniz kurdu : Deneyimli, eski denizci, usta denizci.

Fındık kurdu : Fındık bitinin fındık içinde gelişerek onun dökülmesine, değerini yitirmesine yol açan kurtçuğu.

İbrişim kurdu : İpek böceği.

İplik kurdu : İpsiler sınıfına bağlı türlerden her biri.

Kırbaç kurdu : Çeşitli türleri insanların ve hayvanların kalın bağırsağında yaşayan, boyu 5 santimetre olan, eni gözle görülmeyecek incelikte bir asalak, trikosefal (Trichuris trichiura).

Kitap kurdu : Kitapları yiyerek zarar veren bir böcek. Çok kitap okuyan, toplayan ve kitaplarla uğraşan kimse.

Kök kurdu : Danaburnu.

Kurdele : Geniş ipekli şerit. Belli bir biçim verilmiş saça veya giysinin yakasına takılan ince kumaş.

Kurdele balığı : Kurdele balığıgillerden, uzun, yassı vücutlu, pulları çok küçük, kuyruk yüzgeci ipliğe benzeyen, kemikli bir Akdeniz balığı, şerit balığı, flandra balığı (Cepola rubescens).

Kurdele balığıgiller : Örnek hayvanı kurdele balığı olan balıklar familyası.

Kurdeleli : Kurdelesi olan.

Kurdelesiz : Kurdelesi olmayan.

Kurdeşen : Deride çeşitli sebeplerle oluşan kaşıntılı döküntü, ürtiker.

Kurdurma : Kurdurmak işi.

Kurdurmak : Kurma işini yaptırmak.

Kurdurtma : Kurdurtmak işi.

Kurdurtmak : Kurma işini yaptırmak.

Medine kurdu : İnsan ve birçok başka memelinin, deri altı katılgan dokusunda yaşayan sıcak ülkeler solucanı (Filaria medinensis).

Tahta kurdu : Tahtadan yapılma eşyayı kemirerek delik deşik eden kın kanatlı böcek (Anobium punctatum).

Tel kurdu : Ekin ve sebze köklerini kemirerek büyük zararlara yol açması sebebiyle tarım için çok zararlı tarla böceği kurtçuklarına verilen ad.

Yaprak kurdu : Yaprak böceği.

Yıldız kurdu : Ateş böceği.

Zeytin kurdu : Kınkanatlılar takımından, kahverengi veya siyah renkte zeytine musallat olan ve onların kurumasına yol açan zararlı bir böcek.

Diğer dillerde Kurban taşı anlamı nedir?

İngilizce'de Kurban taşı ne demek ? : altar