Negotiate türkçesi Negotiate nedir

Negotiate ile ilgili cümleler

English: They would negotiate a peace treaty.
Turkish: Barış antlaşması görüşmesi yapacaklardı.

English: The next step was to negotiate terms of a peace treaty.
Turkish: Bir sonraki adım barış anlaşmasının koşullarını görüşmekti.

English: The two countries will negotiate a settlement to the crisis.
Turkish: İki ülke kriz için bir anlaşma görüşecekler.

English: His job is to negotiate with foreign buyers.
Turkish: Onun işi yabancı alıcılarla görüşmek.

English: Attempts to negotiate a peace treaty failed.
Turkish: Barış anlaşması görüşme girişimleri başarısız oldu.

Negotiate ingilizcede ne demek, Negotiate nerede nasıl kullanılır?

Negotiate a curve : Dönüş yapmak (araçta). Virajı almak.

Negotiated : Ayarlanmış. Ciro edilmiş. Halledilmiş. Müzakere edilmiş. Giderilmiş veya aşılmış (engel hakkında). Müzakere konusu olan. Sonuca bağlanmış. Görülmüş. Uzlaşmaya varılmış. Devredilmiş.

Negotiated binds : Görüşülmüş bağdaştırmalar.

Negotiated price : Pazarlık sonucu saptanan fiyat. Pazarlıkla üzerinde anlaşmaya varılmış fiyat. Pazarlık sonucunda oluşan fiyat.

 

Negotiates : Paraya çevirmek. Ciro etmek. Ciro etmek (çek veya bono). Kırdırmak. Akdetmek. Müzakerede bulunmak. Aşmak. Devretmek. Görüşmek. Tartışmak.

Negotiating : Pazarlık etme. Takas etme. Mütedavil. Tartışma. Müzakerede bulunma eylemi. Görüşme. Mutavassıt.

Renegotiate : Yeniden müzakere etmek.

Renegotiated : Yeniden müzakere etmek.

Negotiation of a bill : Belgit kırdırma. Bir belgiti giderler, indirim ve ürem düşülmek koşuluyla paraya çevirme. belgiti üzerinde yazılı değerinden daha ucuza satma.

Negotiation : Anlaşmaya varma. Ciro etme (çek veya bono). Aşma. Zor bir durumu atlatma. Uzlaşma. Görüşme. Devretme. Kırdırma (senet). Ciro etme. Müzakere.

İngilizce Negotiate Türkçe anlamı, Negotiate eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Negotiate ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Bandies : Atışmak. Yumruklaşmak. Sağa sola atmak (tenis). Çarpık bacaklı. Ağız dalaşı yapmak. Öte beriye vurmak. Lafa laf koymak. Sağa sola atmak. Eğri.

Be current : (para vb) geçerli olmak.

Beats : Alt etmek (argo terim). Dayak atmak. Çalmak (davul). Pataklamak. Girişim. Volta vurmak. Yuvasından çıkarmak (av). Atmak (kalp). Yenmek. Açmak (yol).

Monetizes : Para çıkarmak. Gelir elde etmek. Para olarak tedavüle koymak. Para basmak. Parayı yasal olarak kullanma yetkisi vermek. (üzerinden) para kazanmak.

Cash up : Finanse etmek. Fon oluşturmak. Gereken parayı sağlamak.

Monetize : Para çıkarmak. (üzerinden) para kazanmak. Parayı yasal olarak kullanma yetkisi vermek. Para olarak tedavüle koymak. Para basmak. Gelir elde etmek.

 

Defeating : Boşa çıkarmak. Engellemek. İptal ettirmek. Devirmek. Yenme. Yenmek.

Climb over : Önemli yükseklikteki herşeyi aşmak.

Ceded : Teslim etmek. Terketmek. Vazgeçmek. Vermek.

Defeats : Mağlup etmek. Suya düşürmek. Yenilgi. Boşa çıkarmak. İptal ettirmek. Bileğini bükmek. Devirmek. Nihayet vermek. Mat etmek.

Negotiate synonyms : renegociate, negociate, go across, hash out, talk terms, bestride, conferred, attorning, carries, cedes, negotiates, accomplishing, chaffering, cash in, approaches, do a bargain, arguing, argufying, encroach, bestrides, circuit, discuss, ceding, pass, assign to, cashes, be in excess of, cash, bestriding, achieves, be over, beat, circuited.

Negotiate ingilizce tanımı, definition of Negotiate

Negotiate kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : As, to negotiate peace, or an exchange. To carry on negotiations concerning. To procure or arrange for by negotiation. To carry on trade. To transact business.