Parking garage türkçesi Parking garage nedir

Parking garage ile ilgili cümleler

English: She was held hostage in a parking garage.
Turkish: O bir kapalı otoparkta rehin alındı.

English: Ali parked his car in an underground parking garage.
Turkish: Ali arabasını bir metro park garajında parketti.

Parking garage ingilizcede ne demek, Parking garage nerede nasıl kullanılır?

Parking : Park etme. Park. Rahatına düşkün. Park yeri. Durgulama. Gidiş gelişi aksatmayacak biçimde, bir aracın yol dışına bırakılması. Parketme. Otopark. Park yapma.

Garage : Garajda bırakmak. Benzin istasyonu. Tamirhane. Taşıtlar için kapalı barınak. Garaja çekmek. Garajda muhafaza etmek. Garajda tutmak. Taşıtlık. Garaj. Taşıtların kısa ya da uzun sürelerle konulması amacıyla yapılmış üstü açık ya da kapalı yer.

Parking apron : Park apronu.

Parking area : Park alanı. Park yeri. Park sahası. Otopark.

Parking bay : Park için ayrılmış özel alan.

Parking brake : Park freni. El freni. El eğleci. Ayak kumandalı. El kumandalı.