Garage türkçesi Garage nedir

  • Taşıtlar için kapalı barınak.
  • Arabalık.
  • Garaja çekmek.
  • Tamirhane.
  • Garaja koymak.
  • Taşıtların kısa ya da uzun sürelerle konulması amacıyla yapılmış üstü açık ya da kapalı yer.
  • Garajda muhafaza etmek.
  • Benzin istasyonu.
  • Garajda tutmak.
  • Taşıtlık.
  • Garajda bırakmak.
  • Akaryakıt istasyonu.
  • Garaj.

Garage ile ilgili cümleler

English: Ali promised me he would help me clean out the garage tomorrow afternoon.
Turkish: Ali bana yarın öğleden sonra garajı temizlememe yardım edeceğine söz verdi.

English: Ali found this clock at a garage sale.
Turkish: Ali bu saati bir garaj satışında buldu.

English: Ali is in the garage changing his oil.
Turkish: Ali garajda yağını değiştiriyor.

English: Ali knows who it was who painted graffiti on your garage door.
Turkish: Ali garaj kapına grafitiyi yapanın kim olduğunu biliyor.

English: Ali cleaned the garage all by himself.
Turkish: Ali garajı tamamen tek başına temizledi.

Garage ingilizcede ne demek, Garage nerede nasıl kullanılır?

Garage cathc basin : Benzin ayırıcı. Garajlarda kirli suya karışan benzin, yağ ve benzeri maddelerin ayrılmasını sağlayan araç.

Garage sale : Genellikle kişinin kendi arazisinde yapılan resmi olmayan kişisel varlık satışı. Gayri resmi satış. Eski eşya satışı. Resmi olmayan emlak satışı. Garaj satışı. Gayrı resmi satış.

 

Does the hotel have a garage : Otelinizin garajı var mı.

Parking garage : Çok katlı otopark. Kapalı otopark. Katlı otopark.

Where is the nearest garage : En yakın garaj nerede.

Garaging : Garaja çekmek. Garaja çekme.

Gar pike : Zargana. Kemikli balıklar (teleostei) takımının, uskumrumsugiller (scombresocidae) familyasından, 1 m kadar uzunlukta, sürüler halinde yaşayan, bütün denizlere yayılmış bir balık türü.

Refrigaration load : Soğutma yükü. Bir soğutma odasından alınması gereken ısı miktarı.

Negara brunei darussalam : Brunei. Pasifik okyanusu'nda borneo kıyılarının kuzeybatısında bulunan sultanlık (güney çin denizi ve malezya'ya sınır). Brunei darüsselam sultanlığı.

Niagara : Kuzey dakota eyaletinde şehir. Wisconsin eyaletinde yerleşim yeri. Wisconsin eyaletinde şehir. Niagara şelalesine benzeyen güçlü su akıntısı. New york eyaletinde yerleşim yeri.

İngilizce Garage Türkçe anlamı, Garage eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Garage ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Hospital : Hastane. Darüşşifa. Sayrılarevi. İrlanda'da yerleşim yeri. Bakımevi. Darülaceze.

Garaged : Garajda muhafaza edilen. Garaja çekilmiş.

Store : Ç.erzak. Stok. Çeşitli şeylerin korunup saklandığı kapalı yer. Biriktirmek. Yüklemek. Depo. Ambar. Akılda tutmak. Ambara koymak. Depoya koymak.

Filling station : Dolum istasyonu. Benzinlik. Petrol istasyonu. Benzinci.

Garaging : Garaja çekme.

Hospitals : Hastaneler. Hastane. Bakımevi. Darülaceze.

Body shop : Karoseri. Kaportacı.

Gar : Zargana.

 

Repair shop : Onarım atölyesi. Tamirci dükkanı. Tamir atölyesi. Onarım işliği.

Outbuilding : Çıkma. Eklentiler. Dış yapı. Yardımcı ayrı yapı. Müştemilat. Ek bina. Ek binalar.

Garage synonyms : car port, carport, petrol station, gasoline station, servos, garages, coach house, service station, bus terminal, gas station, servo, petrol pump.

Garage ingilizce tanımı, definition of Garage

Garage kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To keep in a garage. A place for housing automobiles.