Proofed türkçesi Proofed nedir

  • Sızdırmaz.
  • Dayanıklı hale getirmek.
  • Geçirmez biçimde yapmak.

Proofed ile ilgili cümleler

English: We soundproofed our basement and use it as a recording studio.
Turkish: Bodrumumuzu ses geçirmez hale getirdik ve onu bir kayıt stüdyosu olarak kullanıyoruz.

English: This sentence has to be proofed.
Turkish: Bu cümle kanıtlanmalı.

Proofed ingilizcede ne demek, Proofed nerede nasıl kullanılır?

Fireproofed : Ateşe dayanıklı yapmak. Ateş geçmez. Yanmaz. Ateşe dayanıklı. Ateş geçirmez.

Soundproofed : Ses geçirmez. Ses geçirmez yapmak. Sesgeçirmezleştirmek. Ses yalıtımı yapmak. Ses geçirmez hale getirmek.

Waterproofed : Su geçirmez. Su geçirmez yapmak. Su geçirmez yapılmış.

Weatherproofed : Havaya dirençli duruma getirilmiş. Havaya karşı dayanıklı hale getirilmiş. Hava darbelerine karşı dayanır hale getirilmiş.

Proofer : Dinlendirici. Prova baskı makinesi. Dinlendirme makinesi.

Proof sheet : Prova. Baskı provası. Matbaa provası. Düzeltilmiş metin.

Be proof against water : Su geçirmez olmak. Suya karşı dayanıklı olmak.

Waterproofer : Bir materyali suya dayanıklı hale getiren kimse veya aygıt.

Explosion proof luminaire : Patlama korumalı ışıklık.

Proof total : Kanıtlayıcı toplam.

İngilizce Proofed Türkçe anlamı, Proofed eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Proofed ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Leakproof : Kaçırmaz.

Impermeable : Geçirmez. Geçirgen olmayan. Geçirimsiz (toprak). Akışkan geçirmez. İçinden sıvı veya herhangi bir maddenin geçişine izin vermeyen. Sugeçirmez. Su geçirmez. Geçirimsiz. Hava geçirmez.

Tighter : Gergin. Sıkı. Cimri. Başabaş. Zor. Daha sıkı. Sarhoş. Kritik. Kısa ve özlü.

Gasket : Salmastra. Karşılıklı gelen metal yüzeyler arasından akışkanın sızmasını önlemek için konan kösele, fiber v.b. maddelerden yapılan halka. Kalçete. İki düz yüzey arasına gaz ya da sıvı sızmasını önlemek üzere sıkıştırılarak konulan yassı parça. Lastik şerit. Kalafat kıtığı. Conta. Kalçeta. Sızdırmaz conta.

Proofs : Kanıtlar. Düzeltmeler.

Proof : İmtihan. Emin. Tanıtlama. Kanıtlama. Geçirmez. İçkinin alkol derecesinin ölçüsü. Alkol derecesi. Sınama. Bir düşüncenin doğruluğunu ya da yanlışlığını yadsınamayacak biçimde açık bir kesinlikle ortaya koymak üzere düzenlenmiş uslamlama süreci.

Leakproofing : Sızdırmazlık. Kaçırmaz.

Tightest : Kısa ve özlü. Eli sıkı. Sarhoş. En sıkı. Cimri. Dar. Başabaş. Sıkı. Gergin.

Proofed synonyms : escape proof, leak proof, nonpermeable, hermetical, tight, dripproof, watertight, treated.

Proofed zıt anlamlı kelimeler, Proofed kelime anlamı

Untreated : Tedavi edilmemiş. Müdahale edilmemiş. İyileştirilmemiş. Ham. Tedavi edilmeyen. Bakımı yapılmamış. İşlenmemiş. Arıtılmamış.