Trip türkçesi Trip nedir

  • Ayağı takılmak.
  • Yanılmak.
  • Seğirtmek.
  • Hafif adımlarla dans etmek.
  • Sürçmek.
  • Belli bir başlangıç noktasından varış yerine değin tek bir taşıtla gidilmesini içeren insan devinimi.
  • Düşürmek (birıni).
  • Çelmek.
  • Tökezlemek.
  • Seyahat.
  • Sekmek.
  • Tribe girmek.
  • Hata etmek.
  • Sıçramak.
  • Gezi.
  • Hata yapmak.
  • Yolculuk.
  • Çelme takmak.

Trip ile ilgili cümleler

English: A friend I went with on our first trip abroad had his wallet pickpocketed. I don't think it left a very good impression.
Turkish: Yurt dışına ilk yolculuğumuzda birlikte gittiğim bir arkadaş cüzdanını çaldırdı. Bunun iyi bir izlenim bıraktığını sanmıyorum.

English: A trip to America is out of the question.
Turkish: Amerika'ya bir yolculuk söz konusu değil.

English: A trip can create some beautiful memories for your family.
Turkish: Bir yolculuk aileniz için bazı güzel anıları oluşturabilir.

English: A little knowledge of Spanish will go a long way toward making your trip to Mexico enjoyable.
Turkish: Birazcık İspanyolca bilgi Meksika yolculuğunu keyifli yapmaya doğru uzun bir yol gidecektir.

English: A trip by boat takes longer than by car.
Turkish: Tekneyle bir yolculuk arabayla yolculuktan daha uzun sürer.

Trip ingilizcede ne demek, Trip nerede nasıl kullanılır?

Trip cam : Kastanyola mili.

 

Trip distribution : Belli bir başlangıç bölgesinden kaynaklanan her yolculuğun, harita üzerinde, her olası bitiş bölgesine varışını belirleyen araştırma yöntemi. Yolculuk dağıtımı.

Trip dog : Kastanyola mili.

Trip generation : Yolculuk yaratımı. Kent içinde yeni yapılan yapılarda, yeni kurulan işyerlerinde görülen kentsel etkinliklerin taşıt dolaşımını ve durma yeri gereksinmesini artırması olgusu.

Trip hammer : Güçle çalıştırılan çekiç.

Acid trip : Lsd halüsinojenik uyuşturucu alınımı sonucu olan psikedelik olay. Asit gezisi.

A trip around the world : Dünya turu.

Trip over : Takılıp düşmek.

Trip out : Kafası güzel olmak. Uyuşturucu almak. Uçmak. Uyuşturucu alıp uçmak. Kafayı kırmak.

Round trip delay : Gidiş-geliş gecikmesi.

İngilizce Trip Türkçe anlamı, Trip eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Trip ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Errand : İş buyurma. Getir götür işi. Ayak işleri. Bir iş için gönderme. Sipariş. Haber yollama. İş için gönderilme. Ayak işi. İş.

Tripped up : Hatalı. Şaşırtmak. Ayağına çelme takmak. Yanlış yapmak. Yalanını yakalamak. Ayağını çelmek. Başarısız. Bozuk. Yanıltmak.

Be in the wrong : Hatalı olmak. Yanlış yapmak. Haksız olmak. Yanlış davranmak. Kabahatli olmak. Kusurlu olmak.

Blunders : Pot kırmak. Sendelemek. Çam devirmek. Düşünmeden söylemek. Gaf yapmak.

Excursion : Farklılık. Sapma. Gezinti. İşlenmekte olan belli bir ünite ya da konu ile ilgili olarak, öğrencilere ilk elden halkı kimi canlı yaşantılar kazandırmak amacıyla okul yöresinde düzenlenen gezi. Yöre gezisi. Ayrılma. Sefer. Kısa yolculuk. Tur.

 

Scours : Sürterek kazımak. Koşmak. Dekape etmek. Ovarak temizlemek. Süpürüp götürmek. Ovmak. Oymak. Bol suyla yıkamak. Koşuşturmak.

Dissuaded : Vazgeçirtmek. Fikrini çelmek. Caydırmak. Aklını çelmek. Cesaret kırmak. Vazgeçirmek. Kandırmak.

Made a mistake : Yanlış yapmak.

Stumbling : Tökezleme. Günah işlemek. Günaha girmek. Sendelemek. Dili sürçmek. Tökezleyen.

Cavorted : Zıplamak. Hoplamak. Tepinmek. Oynamak. Hoplayıp sıçramak.

Trip synonyms : scampered, fluffs, cruising, scamps, halts, tour, itinerary, founder, erred, hop, eyre, leaping, do wrong, dance, halted, travel, make a mistake, stumble, bounces, bounce, pelt, leaped, locomotion, be wrong, peregrination, sliping, slip, journeyed, tempts, be irritated, fluffing, stumbles, bounce off.

Trip zıt anlamlı kelimeler, Trip kelime anlamı

Stand still : Kımıldamamak. Kımıldamadan durmak. Kıpırdamamak. Hareketsiz kalmak. Hareketsiz durmak. Hareket etmemek.

Ride : Taşımak (omuzunda vb). Arabayla gezmek. Binmek. Arabaya binmek (sürmeden). Sürmek. Binmek (at veya bisiklet). Kafa bulmak. Yüzmek. Karara bağlanmamış olmak. Geçmek (yol).

Trip ingilizce tanımı, definition of Trip

Trip kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To cause to stumble, or take a false step. To move the feet nimbly. As, to trip up a man in wrestling. To cause to fall. To move with light, quick steps. A skip. To throw off the balance. A lively movement of the feet. A quick, light step. Sometimes followed by it. [Bakınız: It]. To supplant. To cause to lose the footing, by striking the feet from under. Often followed by up. To skip. To walk or move lightly.