Warehousemen türkçesi Warehousemen nedir

  • Ambar sahibi.
  • Ardiyeci.
  • Ardiye sahibi.
  • Ambar işleten kimse.
  • Ambarcı.
  • Eşya deposu sahibi.
  • Depocu.
  • Antrepocu.
  • Ambar memuru.
  • Mağaza sahibi (ingiliz ingilizcesi).

Warehousemen ingilizcede ne demek, Warehousemen nerede nasıl kullanılır?

Warehouseman : Ambar işleten kimse. Ambarcı. Antrepocu. Eşya deposu sahibi. Ambar sahibi. Ardiye sahibi. Ambar memuru. Depocu. Ardiyeci. Mağaza sahibi (ingiliz ingilizcesi).

Warehouse bond : Ambar pusulası.

Warehouse books : Arakoruncak yazılıkları. Malların girdiğini çıktığını belli eden kayıtlar. Arakoruncağa giren ve çıkan nesnelerin durumlarını izlemek üzere düzenlenen yazılıklar. Depo defteri. Kayıtları.

Warehouse drying : Ambarda kurutma. Yeşil ve sulu yemlerin açıkta kurutulmasının uygun olmadığı durumlarda ambarda veya çatı altında güçlü bir vantilator kullanılarak sağlanan hava akımıyla kurutulması yöntemi.

Warehouse goods : Gümrük antreposundaki mallar.

General warehouse : Genel antrepo. Herkesin eşya koymak için kullanılabildiği devlet veya özel kişiler tarafından işletilen gümrük antreposu.

Warehouse to warehouse clause : Deniz sigorta poliçelerinde ambardan ambara taşıma klozu. Depodan depoya şartı. Antrepodan antrepoya klozu. Depodan depoya koşulu. Sigortaya konu olan bir malın ilk depodan en son varacağı depoya kadar taşınmasında sigorta hükümlerinin geçerli olacağını gösteren sigorta poliçesindeki bağlayıcı özel koşul. Deniz sigorta poliçelerinde depodan depoya taşıma klozu.

 

Dock warehouse : Rıhtım antreposu.

Bonded warehouse : Gümrükte, eşyaların vergileri ödeninceye değin geçici bir süre konulduğu, saklanıldığı yer. Gümrük vergisi ödenmemiş malların konulduğu yer. (bunlar gümrüklerce, ya da gümrüğün izni ve onun denetimi altında özel ya da tüzel kişilerce işletilir. mallar buralarda belli sürelerde kalır ve kaplarının sağlamlaştırılması, değiştirilmesi ya da harmanlama, kalburlama gibi belli işlemlere bağlı tutulabilir.) a. bk. genel arakorunacak, özel arakorunacak, saymaca arakorunacak. Antrepo. Genel mağaza. Arakoruncak. Gümrük, iktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Gümrüklü antrepo. Sigortalı mağaza. Malların bir kira karşılığında saklanmak üzere konulduğu yerler. Vergisi ödenmiş gümrük malların durduğu depo.

Warehouse receipt : Emtia senedi. Resipise. Ambar makbuzu. Resepise. Antrepo makbuzu. Antrepolara bırakılan mallar için mal sahiplerine verilen senet ya da makbuz. Antrepo belgesi. Varan. Makbuz senedi.

İngilizce Warehousemen Türkçe anlamı, Warehousemen eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Warehousemen ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Warehouser : Depoya koyan kimse. Eşya deposu işçisi. Depolayan. Gümrükleyen kimse.

Storekeepers : Dükkancı. Mağazacı. Esnaf. Kilerci. Mağaza sorumlusu. Dükkan işleten kimse. Satıcı.

Workman : Bağımlı çalışan. Kendisine karşılığında aylık ya da ücret verilerek çalıştırılan kişi. İşgören. Amele. Eleman. Bedensel gücü ile çalışarak yaşantısını sürdüren ve gelir sağlayan kişi. Usta. Hukuk, madencilik, ekonomi alanlarında kullanılır. Başkasının yararına beden gücünü ya da el uzluğunu kullanarak ücretle çalışan kişi. Görevli işçi.

 

Hoarders : Biriktirip saklayan kimse. İstifçi. Stokçu.

Warehouse keeper : Depo memuru.

Working man : Erkek işçi. Çalışan erkek. İşçi. Çalışan adam. Amele.

Storekeeper : Kilerci. Esnaf. Mağazacı. Satıcı. Dükkancı. Mağaza sorumlusu. Dükkan işleten kimse.

Workingman : Emekçi. İşçi.

Stockmen : Sığır çobanı. Mağaza sorumlusu. Kilerci.

Warehousemen synonyms : working person, warehouseman, stockman, hoarder, freighter, warehousers.