Whiten türkçesi Whiten nedir
- Ağarmak.
- Beyazlaşmak.
- Aklatmak.
- Solmak.
- Beyazlaştırmak.
- Beyazlamak.
- Renk açmak.
- Aklamak.
- Beyazlanmak.
- Beyazlatmak.
- Bembeyaz yapmak.
- Ağartmak.
- Açmak (renk).
Whiten ile ilgili cümleler
English: Teeth whitening is expensive.
Turkish: Diş beyazlatma pahalıdır.
English: Ali got his teeth whitened.
Turkish: Ali dişlerini beyazlattı.
English: The whiteness of the lily is a symbol of purity.
Turkish: Zambağın beyazlığı saflığın bir sembolüdür.
Whiten ingilizcede ne demek, Whiten nerede nasıl kullanılır?
Whitened : Bembeyaz yapmak. Açmak (renk). Ağarık. Ağarmak. Beyazlatmak. Beyazlaşmak. Beyazlamak. Ağartmak. Solmak. Beyazlatılmış.
Whitener : Ağartan. Aklaştıran (nesne). Ağartıcı. Beyazlatan şey veya kimse. Beyazlatıcı.
Whiteners : Beyazlatan şey veya kimse. Ağartıcı. Aklaştıran (nesne). Beyazlatıcı. Ağartan.
Whiteness : Aklık. Beyazlık. Ağartı.
Whitening : Aklaştırma. Ağartma. Beyazlatma. Beyazlatıcı. Ağartan.
Fluorescent whitening agent : Optik ağartıcı. Optik beyazlatıcı.
White antimony : Akantimuan.
Whitening filter : Beyazlatıcı süzgeç.
White alder : Kızılağaç.
White ant : Termit. Sıcak ya da ılıman ülkelerde yaşayan akkarıncalar takımına bağlı canavar böceklerin genel adı; ağaç kemiren karınca, divik, termit. Ağaç karıncası. Divik. Akkarınca. Ağacı yıkımlayan ak renkli ve karıncayı andıran bir böcek. Beyaz karınca.
İngilizce Whiten Türkçe anlamı, Whiten eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Whiten ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Die down : Gücü azalmak. Kesilmek. Sönmek. Bitmek. Alev azalmak. Kaybolmak. Körelmek (film). Sakinleşmek. Körelmek (ateş).
Chalked : Tebeşirle yazmak. Tebeşirli. Tebeşirle işaretlenmiş. Tebeşir katmak. Tebeşirle çizmek.
Blenched : Rengi atmak. Rengi solmak. Çekinmek. Geri çekilmek. Ürkmek. Sararmak. İrkilmek. Benzi atmak.
Decolor : Soldurmak. Rengini açmak.
Discoloring : Soldurmak. Rengini bozmak. Bozmak. Lekelemek. Rengi değişmek.
Break : Kontrol etmek. Fırsat. Kırma. Dizginlemek. Parçalanmak. Bozdurmak. Batırmak. Kırılma. Değişiklik.
Whitened : Ağarık. Beyazlatılmış.
Lighten : Rengini açmak. Rahatlatmak. Hafifletmek. Hafiflemek. Aydınlanmak. Işık saçmak. Şimşek çakmak. Neşelendirmek. Parlatmak.
Absolving : Affetmek. Temize çıkarmak. Beraat ettirmek. Kurtarmak. Bağışlamak. Suçunu bağışlamak. Allah adına günahı affetmek. Tenzih etmek. Arılamak.
Whiten synonyms : be discoloured, turn white, cleared, greys, grayer, greyed, change color, chalks, blanching, become pale, silvers, gray, color, be discolored, die, discolor, exculpate, acquitting, grayest, dilutes, blenching, silver, absolved, blanch, greyer, decolorize, bleached, blench, grayed, tinting, silvering, lightens, chalk.
Whiten zıt anlamlı kelimeler, Whiten kelime anlamı
Blacken : Kirletmek. Leke sürmek. Kötülemek. Siyahlaşmak. Kara çalmak. Karalamak. Siyahlatmak. Kararmak. Karartmak. Lekelemek.
Whiten ingilizce tanımı, definition of Whiten
Whiten kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To turn or become white or whiter. The trees in spring whiten with blossoms. To grow white. To whiten cloth. To whitewash. The sea whitens with foam. As, to whiten a wall. To make white. As, the hair whitens with age. To bleach. To blanch.
Bu kısımda Whiten kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Whiten ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Whiten anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Whiten ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.