World cup türkçesi World cup nedir

  • Dünya kupası.

World cup ile ilgili cümleler

English: England always does well in the World Cup matches because of their strong defenders.
Turkish: İngiltere güçlü savunmacılarından dolayı Dünya Kupası maçlarında her zaman iyi yapar.

English: In 1958, Brazil won its first World Cup victory.
Turkish: 1958'de, Brezilya ilk Dünya Kupası zaferini kazandı.

English: France won the World Cup in soccer in 1998.
Turkish: Futbolda dünya kupasını 1998'de Fransa kazandı.

English: Spain has won the 2010 FIFA World Cup and the national team logo gains the first star.
Turkish: İspanya, 2010 FIFA Dünya Kupası'nın galibi oldu ve millî takım logosu ilk yıldızını kazandı.

English: Ali was glued to his TV during the World Cup final.
Turkish: Ali Dünya Kupası finali sırasında TV'sine yapıştı.

World cup ingilizcede ne demek, World cup nerede nasıl kullanılır?

World : Yeryüzü. Hayat. Yer. Diyar. Arz. Ömür. Evren. Cihan. Toplum. Dünya.

Cup : Kavramak. Şişe çekmek. Bardak. Boynuz çekmek. Hacamat yapmak. Kap şekline getirmek. Kase. Hacamat etmek. Fincan. Kupa.

World cup preliminaries : Dünya kupasında hangi ülkelerin futbol karşılaşmalarına katılacağını belirlemek için oynanan hazırlık maçları. Dünya kupası hazırlık maçları.

 

World bank : Devlet garantisi ile açılışlar ve yatırımlar için kredi sağlayan para kurumu. İkinci dünya savaşı sonrasında tahrip olmuş ülkelerin yeniden imarı için uluslararası sermaye piyasasından borçlanıp, üyelerine ticari bankalardan daha düşük faizli kredi sağlamak amacıyla 1944 yılında bretton woods anlaşması ile kurulmuş ve 1946 yılında çalışmaya başlamış finans kurumu. Dünya bankası. Uluslararası imar ve kalkınma bankası.

World beater : Alanında en iyisi olan şey. Dünyanın en iyisi olmaya çalışan kimse. Dünya rekortmeni. Dünya rekoru sahibi.

World body : Uluslararası çapta organizasyon. Dünya organizasyonu. Dünya çapında teşkilat.