World türkçesi World nedir

  • Ömür.
  • Yeryüzü.
  • Dünya.
  • Arz.
  • Diyar.
  • Hayat.
  • Yer.
  • Üçüncü dünya.
  • Alem.
  • Toplum.
  • Cihan.
  • Evren.
  • Sosyoloji alanında kullanılır.
  • Sömürgeci devletlere, genel olarak günümüz dünyasındaki büyük güçlere karşı uluslararası düzeyde aralarında bir ölçüde dayanışma gerçekleştirmiş bulunan asya, afrika, güney amerika'nın geri kalmış devletlerinin tümü.

World ile ilgili cümleler

English: A man touched down on the moon. A wall came down in Berlin. A world was connected by our own science and imagination.
Turkish: Bir insan aya indi. Berlinde bir duvar yıkıldı. Bir dünya kendi bilimimizle ve hayal gücümüzle bağlandı.

English: A lot of people were killed in World War II.
Turkish: II. Dünya Savaşında bir sürü insan öldürüldü.

English: A poet looks at the world as a man looks at a woman.
Turkish: Bir şair, bir adamın bir kadına baktığı gibi dünyayı inceler.

English: "How's the world treating you, Tom?" "Pretty good."
Turkish: "Dünya size nasıl davranıyor, Tom?" "Oldukça iyi."

English: A lot of students around the world are studying English.
Turkish: Dünyadaki birçok öğrenci İngilizce çalışıyor.

World ingilizcede ne demek, World nerede nasıl kullanılır?

World bank : Devlet garantisi ile açılışlar ve yatırımlar için kredi sağlayan para kurumu. Dünya bankası. Uluslararası imar ve kalkınma bankası. İkinci dünya savaşı sonrasında tahrip olmuş ülkelerin yeniden imarı için uluslararası sermaye piyasasından borçlanıp, üyelerine ticari bankalardan daha düşük faizli kredi sağlamak amacıyla 1944 yılında bretton woods anlaşması ile kurulmuş ve 1946 yılında çalışmaya başlamış finans kurumu.

 

World beater : Dünyanın en iyisi olmaya çalışan kimse. Alanında en iyisi olan şey. Dünya rekoru sahibi. Dünya rekortmeni.

World body : Dünya çapında teşkilat. Uluslararası çapta organizasyon. Dünya organizasyonu.

World center : Sınırlı evren için kabul edilen merkez. Dünya çapında işlerin gerçekleştirildiği aktif şehir. Evren merkezi. Dünya merkezi.

World champion : Dünya şampiyonu. Belirli bir alanda dünya şampiyonluğu kazanan kimse. Dünyanın en iyisi.

World championship : Her dört yılda bir, bütün dünya ulusal takımlarının katılmalarıyla düzenlenen, ayaktopu dünyasının en büyük kupa karşılaşmaları. Dünya şampiyonluğu için girilen yarış. Dünya birinciliği. Dünya şampiyonası. Final yarışı. Dünya şampiyonluğu.

World economic forum : Davos'ta (isviçre) düzenlenen dünyanın en zengin şirketleri ve liderlerinin ve seçkin gazetecilerinin yıllık toplantısı (başkanlar, başbakanlar vb.). Wef. Dünya ekonomik forumu. Dünya ekonomi forumu.

World court : Lahey adalet divanı. Uluslararası adalet divanı. Dünya mahkemesi. Birleşmiş milletler'in lahey'de bulunan ve 15 yargıçtan oluşan mahkemesi. Milletlerarası mahkeme. Icj.

World cup preliminaries : Dünya kupasında hangi ülkelerin futbol karşılaşmalarına katılacağını belirlemek için oynanan hazırlık maçları. Dünya kupası hazırlık maçları.

 

World domination : Dünya hakimiyeti.

İngilizce World Türkçe anlamı, World eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak World ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Binned : Ambarlamak. Çöpe atmak. Çöp kutusu. Küçük depo. Kutu. Bidon. Tahıl saklamak için kullanılan kap. Teneke. Çöp kovası.

Planetary : Gezegen. Dünyasal. Gezginci. Gezegenlere özgü. Yıldız. Gezegensel. Gezegenlere ait. Dünyevi. Seyyar.

Worlds : Dünyalar.

Carousal : Eğlenti. Cümbüş. Curcuna. İçki alemi.

Submitting : Öne sürmek. Önermek. Sunmak. Arzetmek. Teslim etmek. Kendini adamak. Boyun eğmek. İtaat etmek. Teslim etme.

Adaptive behavior : Uyumlayıcı davranış. Uyumcu davranış. Adaptif davranış. Uyarlamacı davranış. Bireyin doğal ve toplumsal çevresinin gereklerine uyacak biçimde davranması. Bireyin çevreyle uyum ilişkileri geliştirmesine yarayan ya da toplumsal düzgülere uygun düşen davranış.

Demonstrations : Gösterme. İspat. Kanıt. Kanıtlama. Gösteri. Gösteriler.

Lifespan : Yaşam süresi. Bir hayvanın veya bitkinin yaşaması beklenen yıllar sayısı.

Univers : Bütün yıldızları, gökadaları, kümeleri, gaz ve bulutları içine alan maddeyle dolu uzayın bütünü. Bir sans serif fontu.

Breadths : Mesafe. Genişlik. Genişlik (gemide). Düşünce özgürlüğü. Saha. Vüsat. Uzaklık. Liberallik. En.

World synonyms : extraterrestrial object, socio economic class, extragalactic nebula, closed universe, estraterrestrial body, natural object, age grade, carousals, acclimatation, buster, terra firma, globing, sphere, the outer world, earth surface, globe, cosmos, land, time of life, preferment, celestial body, globes, bournes, vales, bourn, acculturation, footings, exposal, existences, universes, creation, vale, age distribution.

World zıt anlamlı kelimeler, World kelime anlamı

Artifact : Yapay olgu. Yapay doku. İnsan yapımı. İlk insanların yaptığı sanat eseri. Yapaylık. Özellikle ilk insanların meydana getirdiği sanat eseri. İnsan eliyle yapılmış şey. İnsan eliyle yapılan şey. Yapı.

National : Bir ulusa ait veya ona özgü olan. Uyruk. Ulusal. Milli. Nasyonel. Vatandaş. Yurttaş.

World ingilizce tanımı, definition of World

World kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The creation. The earth and the surrounding heavens. Existent creation. The system of created things. The universe.