Abar nedir, Abar ne demek
Yerel Türkçe'deki anlamı:
Şaşma ve korku ünlemi.
Abar ile ilgili Cümleler
- Abartıyorsun, değil mi?
- Onların önemini abartıyorsun.
- Abartıyorum.
- Abartma şimdi.
- Abartıyor musun?
- Ali her zaman abartır.
- Abartmaman gerektiğini sana milyon kere söyledim.
- Sen abartıyordun.
- Biz abarttık.
- Özür dilerim. Yeteneklerim abartıldı.
- Oyundaki komik sahneler abartılıydı.
- Abarttığını düşünüyorum.
- Abartıyordun, değil mi?
Abar anlamı, tanımı
Abara : Su değirmenlerinde suyun basıncını çoğaltmak için yapılan, büyük bir huni şeklindeki hazne. Tarlalarda bir taraftan bir tarafa su geçirmekte kullanılan tahta oluk. Çift demiri ve pullukla açılan su yolu: Tarlaya abara çektim. Çift demirin açtığı çizgi, saban izi. Su oluğunun iki başından üstüne oturduğu duvar. Köy evlerindeki tavanlarda iki direk arasındaki boşluk. Tünel. Buğday ambarı. Hayvan yemliği. Toprak, kum ve saman elemeğe yarıyan iri delikli kalbur. Buğdayla karışık saman. Dara. Bir yönden diğer yöne su geçirmeye yarayan ağaç oluk. (Gökmenler, Kızılağaç, Çalak, Gedikli Saimbeyli Adana)
Abare : Şaşma ve korku ünlemi.
Abarıh : Şaşma ve korku ünlemi.
Abarık : Telaş, heyecan ünlemi: Arkadaşlar yangın var, abarık!.
Abari : Ünlem edatı. Şaşkınlık ve üzüntü bildiren bir ünlem. Şaşma ve korku ünlemi.
Abariğ : Şaşma ve korku ünlemi.
Abariş : Sevinme bildiren ünlem.
Abarmak : Kendine güvenmek. Almak, alıvermek. Alıp götürmek. atıp bari galmak, getirmek.
Abaro : Şaşma ve korku ünlemi.
Abarot satmak : Çalım satmak, korku vermek: Kime abarot satıyorsun!.
Abartabilme : Abartabilmek durumu.
Abartabilmek : Bir şeyi olduğundan daha abartılı bir biçimde anlatma eğiliminde olmak.
Abartık : Abartılmış.
Abartılabilme : Abartılabilmek durumu.
Abartılabilmek : Abartılma olasılığı veya olanağı bulunmak.
Abartılı oynamak : Bir rolü, gerektiğinden aşırı ses ve hareketle oynamak. Bir rolü aşırı biçimde oynamak. Rolün getirdiği ölçüyü aşmak.
Abartılış : Abartılma durumu.
Abartısızca : Abartısız bir biçimde.
Abartıyı basmak : Karşısındakini korkutmak için bağırmak.
Abartmasızca : Abartmasız bir biçimde.
Abaru : Şaşma ve korku ünlemi.
Abaruh : Şaşma ve korku ünlemi.
Abaruk : Şaşma ve korku ünlemi.
Abaruv : Şaşma ve korku ünlemi.
Abartı : Bir şeyi, bir olayı olduğundan büyük veya çok gösterme, mübalağa.
Abartıcı : Abartıyı huy edinen (kimse), abartmacı, mübalağacı.
Abartıcılık : Abartıcı olma durumu, abartmacılık, mübalağacılık.
Abartılı : Olduğundan fazla gösterilen, abartmalı, mübalağalı. Abartarak, abartılı olarak, mübalağalı bir biçimde.
Abartılma : Abartılmak işi.
Abartılmak : Abartma işine konu olmak.
Abartısız : Olduğu gibi gösterilen, abartmasız, mübalağasız. Abartmadan, abartısız olarak, mübalağasız bir biçimde.
Abartısızlık : Abartısız olma durumu.
Abartış : Abartma durumu.
Abartma : Abartmak işi.
Abartmacı : Abartıcı.
Abartmacılık : Abartıcılık.
Abartmak : Bir nesneyi veya durumu olduğundan daha önemli, daha büyük veya daha çok göstermek, mübalağa etmek. Bir iş, bir davranış vb.nde gereğinden fazlasına kaçmak, aşırıya kaçmak.
Abartmalı : Abartılı.
Abartmasız : Abartısız.
Diğer dillerde Abanırlar uyumu anlamı nedir?
Fransızca'da Abanırlar uyumu nedir ? : harmonie consonantique
Bu kısımda Abar nedir? Abar ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik bir biçimde hemen sorabilir, daha sonra kısaca Abar tanımı, açılımı, kelime anlamı hakkında ansiklopedik bilgi verebilir veya dilerseniz Abar hakkında sözler yazılar ile ingilizce veya almanca sözlük anlamı paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.