Call off türkçesi Call off nedir

Call off ile ilgili cümleler

English: Bad weather forced us to call off the picnic.
Turkish: Kötü hava pikniği iptal etmemiz için bizi zorladı.

English: She suggested to me that I call off the meeting.
Turkish: Bana toplantıyı iptal etmemi önerdi.

English: I had to call off the party.
Turkish: Partiyi iptal etmek zorunda kaldım.

English: I want you to call off the fight.
Turkish: Savaşa son vermenizi istiyorum.

English: Ali wants to call off the marriage.
Turkish: Ali evliliği iptal etmek istiyor.

Call off ingilizcede ne demek, Call off nerede nasıl kullanılır?

Call : Uyandırmak. Davet etmek. İddia etmek. Aramak (telefon). Aramak. Adlandırılmak. Çağrı. Seslenmek. Ziyaret etmek. Telefon etmek.

Off : Soğutmak. Öldürmek. Baş. Çıkarmak. Dışında. İndirmek. Kalkmak. Başlangıç. Kapalı.

Call off a hunger strike : Açlık grevine son vermek. Açlık grevini bitirmek.

Call off a strike : Greve son vermek.

Call off hostilities : Çatışmayı durdurmak. Düşmanlıkları bitirmek. Savaşı sonlandırmak.

Call off summit : Zirveyi iptal etmek. Yüksek dereceli görevlilerin katılacağı bir konferansı ertelemek.

 

Call office : Alısün idaresi.

İngilizce Call off Türkçe anlamı, Call off eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Call off ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abrogating : Yürürlükten kaldırma. Yürürlükten kaldırmak.

Astrict : Tutturmak. Bağlamak. Kısıtlamak.

Apprised : Bilgi vermek. Bildirmek. Haberdar etmek. Haber vermek.

Bust up : Ağız kavgası. Yıkmak. Dalaşmak. Kavga. Sona ermek. Kavga etmek. Mahvetmek. Parçalanmak. Çıngar. Sona erme.

Callbacks : İkinci tur seçmeler. Geri arama. Bir kullanıcı bağlanmak isteyince hizmet veren tarafın iletişim bağlantısıdır (bilgisayar). Geri çağırma. Bildir. Geri dönme. Geri ara.

Apprizes : (eski kullanım) tahmin etmek. Değerini yükseltmek. Fiyat saptamak. Haber vermek. Bildirmek. Değer vermek. Bilgi vermek. Değer biçmek. Haberdar etmek.

Arrest : Çekmek (dikkat). Önünü almak. Bloke etmek. Tevkif etmek. Varış. Bitirmek. Arrest. Tutuklama. Durma, sürekli olan hareketin veya faaliyetin durması.

Ceases : Kesmek. Kalmak. Durmak. Vazgeçmek. Bitirmek. Sona ermek. Dinmek. Kesilmek. Bırakmak.

Baulked : Duraksamak. Ayak diremek. Kaçınmak. Engellemek. İnat etmek. İnatla yürümemek.

Call back : Cevabını vermek. Tekrar aramak. Dönmek. Daha sonra aramak. Yalanlamak. Hatalı üretilen ürünü telafi için geri istemek. Arayan kimseyi geri aramak. Tekrar uğramak. Geri arama.

Call off synonyms : anathematizes, circumscribe, criminalising, recalled, recalls, keep apart, allege, declaims, conscribe, reclaiming, recall, annihilated, hold at bay, concludes, border, aborts, call a halt to, break off, annul, keep at bay, abolishes, anathematise, finishes, derails, drop the curtain, curbed, annihilating, bring to an end, alleges, callback, hold off, spouts, revocate.