Catherine türkçesi Catherine nedir

  • Bir kadın adı.
  • Katerina.
  • Alabama eyaletinde şehir.
  • Kadın ismi.

Catherine ile ilgili cümleler

English: Catherine, or Cath for short.
Turkish: Catherine ya da kısaca Cath.

English: As I thought, Catherine is a beautiful girl after all.
Turkish: Düşündüm gibi, Catherine sonuçta güzel bir kız.

English: Catherine had an ulterior motive when she urged her father to buy a new car. She hoped that she'd be able to drive it herself.
Turkish: Yeni bir araba satın alması için babasına baskı yaptığında Catherine'nin bir art niyeti vardı; O, arabayı kendisinin sürebileceğini umuyordu.

English: Catherine wanted to go to the shopping center.
Turkish: Catherine alışveriş merkezine gitmek istedi.

English: Catherine stayed indoors because it was raining.
Turkish: Yağmur yağdığı için Catherine içerde kaldı.

Catherine ingilizcede ne demek, Catherine nerede nasıl kullanılır?

Catherine mackinnon : Dr. catharine alice mackinnon (1946 doğumlu). Amerikalı önde gelen bir hukuk profesörü ve feminist.

Catherine scorsese : (1912-1997) abd'li bir aktris ve yazar. Film yönetmeni martin scorsese'in annesi.

Catherine the great : (1729-96) türkleri yenilgiye uğratarak rusya topraklarını genişletmiş olmasıyla övünülen almanya doğumlu rus imparatoriçesi (1762-96). Büyük catherine.

 

Catherine wheel : Işıklar saçarak dönen fişek. Çarkıfelek. Yanlamasına takla. Şişleri kenardan dışarı çıkan tekerlek. Gül biçiminde renkli pencere.

Catherine zeta jones : Sinema oyuncusu michael douglas'ın karısı. (1969 doğumlu) ingiltere doğumlu abd'li bir film aktrisi. 2002 yılı yapımı chicago filmindeki rolüyle en iyi yardımcı kadın oyuncu kategorisinde oscar ödülü sahibi.

Cathect : Canlandırmak. Gayrete getirmek. Teşvik etmek. (psikoanaliz) bir başka insandaki veya fikirdeki veya nesnedeki duygusal veya zihinsel enerjiyi harcamak.

Cathepsins : Karaciğer, dalak, böbrek gibi çoğu hayvan dokularında bulunan, bazı hastalıklarda ve ölümden sonra hücre içi sindirimde görev yapan, lizozomlarda bulunan bir grup proteolitik enzim. Katepsinler.

Cathects : Gayrete getirmek. Teşvik etmek. (psikoanaliz) bir başka insandaki veya fikirdeki veya nesnedeki duygusal veya zihinsel enerjiyi harcamak. Canlandırmak.

Cathedral : Negatif dihedral açısı. Başkilise. Büyük kilise. Otoriter. Katedral. Katedral ile ilgili.

Cathead : Griva metaforası. Griva. Griva mataforası. Sondaj makinesinin hareketli kasnağı. Bir geminin pruvası yanındaki çapanın emniyete alındığını gösteren işaret.

İngilizce Catherine Türkçe anlamı, Catherine eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Catherine ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Althea : Gülhatmi.

Adele : Batı ve orta afrika'nın bazı ülkelerinde konuşulan lehçe.

Arlington : Georgia eyaletinde şehir. Kentucky eyaletinde şehir. Güney dakota eyaletinde şehir. Washington eyaletinde şehir. Nebraska eyaletinde yerleşim yeri. Ohio eyaletinde yerleşim yeri. Kansas eyaletinde şehir. Birleşik devletler'deki çeşitli eyaletlerin pek çok şehrinin adı. İowa eyaletinde şehir.

 

Athens : Vermont eyaletinde yerleşim yeri. İllinois eyaletinde şehir. New york eyaletinde yerleşim yeri. Atina. Tennessee eyaletinde yerleşim yeri. Wisconsin eyaletinde yerleşim yeri. Batı virginia eyaletinde yerleşim yeri. Teksas eyaletinde şehir. Atina şehri.

Birmingham : Alabama'da (abd) bir şehir. Pensilvanya eyaletinde yerleşim yeri. Missouri eyaletinde yerleşim yeri. Michigan eyaletinde şehir. İowa eyaletinde şehir. Orta ingiltere'de bir şehir. İngiltere'de şehir. İngiltere'de yerleşim yeri.

Bessemer : Bessemer işleminin geliştiricisi (çelik üretme işlemi). İngiliz bir mühendis. Pensilvanya eyaletinde yerleşim yeri. Henry bessemer (1813-1898). Michigan eyaletinde şehir.

Catherine synonyms : catherine ii, catherine of aragon, alona, alexa, amy, belk, akiko, adelaide, alma, anderson, alice, arab, amyss, beatrice, catherine the great, agatha, agnes, amber, amelia, andrea, adda, brent, alices, alberta, andalusia, akron, adrian, alexandra, adeline, aggie, bremen, ambers, banks.