European economic community türkçesi European economic community nedir

  • Ortak pazar.
  • 25 mart 1957'de fransa, f. almanya, italya, hollanda, belçika ve lüksemburg'un imzaladığı ve 1 ocak 1959'da yürürlüğe giren roma anlaşması ile kurulan gümrük birliği. topluluğun üye sayısı 1973'te ingiltere, irlanda ve danimarka'nın katılımıyla dokuza, 1981'de yunanistan'ın 1986'da ispanya ve portekiz'in tam üye olmasıyla da on ikiye çıkmış, 1992’de de avrupa birliği adını almıştır. krş. avrupa birliği.
  • Aet.
  • Avrupa ekonomik topluluğu.
  • İktisat alanında kullanılır.

European economic community ingilizcede ne demek, European economic community nerede nasıl kullanılır?

European : Avrupa'ya ait. Alafranga. Avrupa'ya özgü. Avrupa. Avrupa ile ilgili. Biseksüel. Frenk. Avrupai. Avrupalı.

Economic : Tutumlu. Ekonomik. Hesaplı. Ekonomiyle ilgili. İktisadı. İdareli. İktisadi.

Community : Ortaklık. Cemiyet. Eşler arasındaki mal ortaklığı. Halk. Belli çevresel koşullara sahip bir ortamda yaşayan bitkisel ve hayvansal popülasyonların bir araya gelmesiyle oluşan topluluk. Yeryüzünün belli bir bölgesinde yaşayan ve düşünce, duygu, ilgi ve uğraşı bakımından ortak özellikler taşıyan, kimi durumlarda aralarında akrabalık bağları da bulunan insan topluluğu. Birbirleriyle çok sıkı işbirliği kurarak ortak bir yaşam savaşı sürdüren, belli bir yerde ve bir arada oturan ailelerden oluşan birlik, bk. yerel bölük, köy topluluğu, krş. soy, sınıf, boy, oymak, akrabalık. Benzerlik. Millet. Ortak yön.

 

The european economic community : Avrupa ekonomik topluluğu. Ortak pazar.

Turkey european economic community additional protocol : Türkiye-aet katma protokolü. Türkiye aet ilişkileri çerçevesinde geçiş döneminde gümrük birliğinin gerçekleşme koşullarının sıra, süre ve yöntemlerini belirleyen, 23 kasım 1970 tarihinde imzalanan ve 1 ocak 1973 tarihinde yürürlüğe giren anlaşma.

European economic and monetary union : Avrupa iktisadi ve parasal birliği. Üye ülkeler arasındaki iktisadi, mali, sosyal politika ve diğer alanlardaki tüm farklılıkların giderilerek ortak uygulamaların yapıldığı ve bu konulardaki ulusal egemenlik haklarının uluslarüstü nitelikteki bir birliğe devredildiği iktisadi bütünleşmenin son aşaması.

European economic commission : Avrupa ekonomik komisyonu.

Turkey european economic community interim agreement : Türkiye-aet geçici anlaşması. Türkiye aet ilişkileri çerçevesinde tarafların ticari hükümleri uygulaması amacıyla 1 eylül 1971 tarihinde yürürlüğe giren ve katma protokolle birlikte sona eren anlaşma. krş. türkiye-aet katma protokolü.

Eurasian economic community : Avrasya ekonomik topluluğu. Avrasya ekonomi topluluğu.

African economic community : Afrika ekonomik topluluğu.

İngilizce European economic community Türkçe anlamı, European economic community eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak European economic community ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Abnormal budget : Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe. Olağanüstü bütçe.

A shift in supply : Sunum kayması. Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması.

European communities : Avrupa toplulukları. Avrupa kömür ve çelik topluluğu ve avrupa atom enerjisi topluluğu için kullanılan ad. Gümrük, uluslararası ilişkiler alanlarında kullanılır.

Ability to pay approach : Bireylerin, devlet harcamalarının finansmanına, elde ettikleri gelir düzeyiyle orantılı olarak vergilendirilmeleri yoluyla katılmalarını ifade eden ve adam smith tarafından geliştirilen vergileme yaklaşımı. krş. yararlanma yaklaşımı. Güç yaklaşımı.

A change in supply : Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması. Sunum kayması.

Ability to pay principle : Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi. Ödeme gücü ilkesi.

Ability rent : Yetenek rantı. Özel yeteneklere sahip olan kişilerin üretime katkılarının üstünde elde ettikleri kazanç fazlası. krş. kıtlık rantı.

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçe gideri. Olağanüstü bütçenin giderleri.

A type mutual funds : A tipi yatırım fonu. Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25’ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiye’de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu. A tipi yatırım fonu ortaklığı.

A shift in demand : Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. İstem kayması.

European economic community synonyms : european community, common market, a pass through certificate, a change in demand, a shift in individual demand, abnormal budget receipts, the european economic community, abolition of forced labour convention, a change in individual demand, a group shares, eec.