Maneuvering türkçesi Maneuvering nedir

Maneuvering ingilizcede ne demek, Maneuvering nerede nasıl kullanılır?

Maneuvering target : Hareketli eğitim hedefi.

Non maneuvering : Manevra yapmayan.

Outmaneuvering : Üstünlük sağlayan. Üstünlük sağlamak. Üstünlük sağlama. Taktikle yenmek.

Maneuver switch : Manevra anahtarı.

Defense maneuver : Savunma hareketi veya taktiği. Savunma manevrası. Kendini veya diğerlerini korumak için yapılan hareket.

Maneuvered : Manevra. Manevra yapmak. Hile yapmak. Birtakım manevralar yapmak (bir amaca ulaşmak için). Dolap çevirmek. Manevra yaparak belirli bir yere getirmek. Tedbir. Önlem almak. Birtakım hareketlerle birşeyi belirli bir yere getirmek.

Be out on maneuvers : Manevra yapmak.

Maneuverability : Manevra yapabilirlik. Manevra kabiliyeti. Tatbikat yaptırılabilirlik. Tatbikat yapılabilirlik. Manevra yaptırılabilirlik. Manevra özelliği. Manevra yeteneği. Manevra edebilirlik.

Enhanced fighter maneuverability : Taktik hareketler yapma yeteneğini yükselten uçak. Efm. Geliştirilmiş dönme yeteneği olan savaş uçağı.

Outmaneuvered : Hareket üstünlüğü sağlamak. Köşeye sıkıştırmak. Taktikle yenmek. Üstünlük sağlamak.

İngilizce Maneuvering Türkçe anlamı, Maneuvering eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Maneuvering ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Cabal : Dalavere yapmak. Entrika. Hile yapmak. Komplo hazırlamak. Komplo. Suikast tertiplemek. Dolap. Fitne. Entrika çevirmek. Komplo kurmak.

Make provision for : Hazırlık yapmak. Hazırlıklar yapmak.

Hedging : Engellemek. Döviz, taşınır değer veya mal piyasalarında belirli bir sürenin sonunda alım ve satım işlemi yapacak gerçek veya tüzel kişileri, kur, faiz oranları ve fiyatlardaki dalgalanmalara karşı mevcut durumu korumak için yapılan gelecek piyasa işlemleri. Çit ile çevirmek. Garanti. Kaçamak cevaplar vermek. Etrafını çevirmek. Finansal riskten korunma. Riskten korunma. Finansal koruma. Hedging.

Maneuver : Manevra. Tedbir. Birtakım hareketlerle birşeyi belirli bir yere getirmek. Hile yapmak. Manevra yaparak belirli bir yere getirmek. Birtakım manevralar yapmak (bir amaca ulaşmak için). Bkz.manoeuvre.

Colluding : Göz yummak. Dolandırma amacıyla üçüncü bir şahısla gizli anlaşma yapmak. İştirak etmek. Tezgah hazırlamak. Dolap çevirmek (argo terim). Gizlice anlaşmak. Tuzak.

Maneuvered : Manevra yaparak belirli bir yere getirmek. Birtakım hareketlerle birşeyi belirli bir yere getirmek. Tedbir. Hile yapmak. Manevra. Birtakım manevralar yapmak (bir amaca ulaşmak için).

Manoeuvre : Birtakım hareketlerle birşeyi belirli bir yere getirmek. Önlem. Hile yapmak. Dalavere yapmak. Manevra yaparak belirli bir yere getirmek. Dolap. Hile.

Machinate : Entrika çevirmek. Düzenbazlık etmek. Entrika düzenlemek. Kumpas kurmak.

Make provisions : Hazırlık yapmak. Karşılık ayırmak.

Maneuvering synonyms : manoeuvered, shunt, manoeuvres, shunts, gerrymandered, make dispositions, manoeuvering, gerrymander, cabals, gerrymanders, manoeuvreing, guard, maneuvers, make provisions against, manoeuver, colludes, make provision, machinated, be out on maneuvers, hedge, make provision against, manoeuvred, colluded, gerrymandering, collude, be up to something.