Meeting place türkçesi Meeting place nedir

Meeting place ile ilgili cümleler

English: Next time we'll agree on a meeting place.
Turkish: Bir dahaki sefere bir buluşma yeri kararlaştıracağız.

Meeting place ingilizcede ne demek, Meeting place nerede nasıl kullanılır?

Meeting : Oturum. İçtima. Cemaat. Karşılama. Miting. Buluşma. Vuslat. Görüşme. Toplantı. Yasama, yönetim, yürütme örgütlerindeki kişilerin görevlerini başarma amacıyla yaptıkları belirli süreli toplantı.

Place : Sorumluluk. İş. Anımsamak. Vermek (para). Ev. Basamak. Bir cismin durduğu, bulunduğu nokta ya da yüzey parçası. Mevki. Kutsal olarak nitelenen, içinde ya da çevresinde dinsel, büyüsel, geleneksel, törensel işlemler yapılan, toplantılar düzenlenen alan, düzlük, dağ, tepe, orman vb. her biri. bk. adak, kurban. Hane.

Meeting engagement : Tesadüf muharebesi.

Meeting hall : Toplantı salonu.

Meeting house : Toplantı evi. Toplantı için kullanılan ev. Kilise.

Meeting minder : Toplantı defteri.

İngilizce Meeting place Türkçe anlamı, Meeting place eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Meeting place ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Rendezvoused : Randevu yerinde buluşmak. Buluşma. Randevu.

 

Rendezvouses : Randevu. Randevu yerinde buluşmak. Buluşma.

Beaten track : Uğrak yeri. Sıkça gidilen yer. Sık sık gidilen yer.

Venue : Alan. Buluşma. Bir etkinliğin gerçekleştiği yer. İnsanların buluşmayı veya bir şey kurmayı kararlaştırdıkları herhangi bir yer. Karşılaşma yeri. Olay yeri. Yarış alanı. Gösteri merkezi.

Agoras : Meclis. Açık alan. Meydan. Pazar yeri. Agora.

Rendezvous : Buluşma. Randevu yerinde buluşmak. Randevu.

Agora : Meclis. Pazar yeri. Meclis yeri. Meydan. Eski yunanistan'da pazar yeri. Açık alan.

Meeting place synonyms : frequented place, gathering place, trysting place, assembly point, rendezvousing, venues, moment, stamping ground, roadstead, den, trysts, trysted.