Narkoz nedir, Narkoz ne demek

Narkoz; bir tıp terimidir. kökeni fransızca dilinden gelmektedir.

  • Ameliyat yapmak için duyu, hareket ve bilincin ekseriya solunum yoluyla anestezik madde verilerek uyuşturulması

Biyoloji'deki anlamı:

İlâçla meydana getirilen şuursuzluk hâli.

Su ürünleri alanındaki kelime anlamı:

Uyuşturma.

Veterinerlik alanındaki anlamları:

Ameliyat yapmak için duyu, hareket ve bilincin ekseriya solunum yoluyla anestezik madde verilerek uyuşturulması.

İngilizce'de Narkoz ne demek? Narkoz ingilizcesi nedir?:

narcosis

Fransızca'da Narkoz ne demek?:

narcose

Narkoz hakkında bilgiler

Narkoz (Eski Yunanca νάρκωσις, nárkōsis - günümüzde νάρκωση, nárkosi), kimyasal maddelerle sağlanan, kontrollü yapay uyku. İlk uygulamasına dair bilgiler M.Ö. 1200 yıllarında Antik Yunanistan'a kadar uzanmasına karşın bilimsel anlamda kullanımı 19'ncı yüzyılın ikinci yarısından itibaren olmuştur. Horace Wells, William Thomas Green Morton, John Snow ve James Young Simpson isimli araştırmacılar narkozun gelişimine önemli katkıda bulunmuşlardır.

Narkoz ile ilgili Cümleler

  • Narkozcu orada mı?
  • O narkoz altında.

Narkoz kısaca anlamı, tanımı:

Madde : Bir cismi oluşturan öge, öz. Sözlük ve ansiklopedilerde tanımlanan, anlatılan kelime, ad veya konulardan her biri. Boşlukta yer kaplayan, bir kütlesi olan her türlü varlık, özdek. Duyularla algılanabilen nesne. Molekül. Para, mal vb. ile ilgili şey. Yasa, sözleşme, antlaşma vb. metinlerde, her biri başlı başına bir yargı getiren ve çoğu kez rakamla belirtilen bölüm. Kendi içinde bütünlüğü olan anlatım.

 

Narkoz vermek : İlaç vererek hastayı bilinçsiz ve ağrı duymaz duruma getirmek.

Narkozcu : Ameliyat sırasında hastaya narkoz veren uzman, narkozitör.

Narkozitör : Narkozcu.

Ameliyat : İşler, faaliyetler. Hasta üzerinde tedavi amacıyla uygulanan kesme ve dikme işlemi, cerrahi müdahale, operasyon.

Yapmak : Ortaya koymak, gerçekleştirmek, oluşturmak, meydana getirmek. Gerçekleştirmek. Edinmek, sahip olmak. Bir durum yaratmak. Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek. Onarmak, tamir etmek. Dışkı çıkarmak. Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak. Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek. Bir şeyi başka bir şey durumuna getirmek. Düzenli bir duruma getirmek. Salgılamak, çıkarmak. Bir düşünceyi, bir davranışı, bir isteği işe dönüştürmek, gerçekleştirmek. Evlendirmek. Davranmak, hareket etmek. Olmak. Bir dileği, bir isteği yerine getirmek, uygulamak, ifa etmek. Olmasına yol açmak. Üretmek. Yol almak.

Hareket : Demir yollarında katarların düzenlenmesi ve hangi saatlerde yola çıkıp hangi duraklarda karşılaşacaklarını düzenleme işleri. Kas ve eklemlerin, belli doğal şartlar içerisinde işlemeleri sonucu vücut bölümlerinde düzenli ve olumlu etkilerle oluşturdukları yer değişimi. Bir cismin durumunun ve yerinin değişmesi, devinim, aksiyon. Yola çıkma. Deprem. Bir parçanın yavaşlık, çabukluk derecesi. Davranış, tutum. Vücudu oynatma, kıpırdatma veya kımıldanma. Devinim. Belirli bir amaca varmak için birbiri ardınca yapılmış olan ilerlemeler, akım.

 

Ekser : Büyük çivi.

Solunum : Bütün canlılarda, oksijen alıp karbondioksit verme biçiminde görülen hareket, teneffüs. Bitkilerde geceleri oksijen alıp karbondioksit verme, gündüzleri ise karbondioksit alıp oksijen verme biçiminde görülen hareket.

Anestezi : Canlı vücudunun tümünde veya bir bölgesinde ağrı, ısı, ışık ve dokunma gibi tüm duyuların ortadan kaldırılması, duyu yitimi. Belirli bir sinirin hasarına bağlı olarak vücutta ilgili bölgede ortaya çıkan duyu olmaması.

Yunan : Yunanistan'da yaşayan veya Yunanistan halkından olan kimse, Yunanistanlı, palikarya.

Narkozculuk : Narkozcunun işi.

Narkozla çözümleme : Ruhsal çözümü kısa sürede gerçekleştirmek için hastayı narkozla uyuşturarak sağaltma yöntemi.

Narkozlayan : uyuşturucu (kimya)

Diğer dillerde Narkoz anlamı nedir?

İngilizce'de Narkoz ne demek? : n. narcosis

Fransızca'da Narkoz : narcose [la]

Almanca'da Narkoz : n. Betäubung, Narkose