Bu sayfada Stretch ne demek nedir stretch hakkında bilgiler sözleri ingilizce türkçede çevirisi stretch resimleri yazıları türkçesi ne demek stretch ile ilgili sözler cümleler bulmaca görseller stretch hakkında yazı türkçe almanca ingilizcede sözlük anlamı kısaca tanımını ve benzeri diğer konuları inceleyebilirsiniz.
Stretch nedir English: Come and stretch me a hand. Turkish: Gel ve bana elini uzat. English: During the intermission I got up to stretch my legs. Turkish: Molada bacaklarımı germek için kalktım. English: I need to stretch my l...
Stretch and skew nedir : Esnemek. Esneme. Uzama. Uzatmak. Gerinme. Gerginleştirmek. Bir güç altında uzamış örneğin geri çekilen kısmı. Germek. Gerilme. Uzamak. And : Bir de. Daha sonra. Ve bu yüzden. De. Sonra. -bundan dolayı. Ve. Da. Da... da.....
Stretch of imagination nedir : Bir güç altında uzamış örneğin geri çekilen kısmı. Bir gücün etkisi altında numunenin uzunluğunun artması özelliği. Yetmek. Esnemek. Aralıksız süre. Gerinme. Geniş yer. Kasmak. Genişleme. Uzamak. Of : Karşı. -den. Yüzünd...
Stretch oneself out nedir : Geniş yer. Esneme yapmak. Germe. [#Uzatmak. Uzam. Gerinmek. Kasmak. Bir gücün etkisi altında numunenin uzunluğunun artması özelliği. Germek. Esneme. Oneself : Kendi kendini. Bizzat. Kendi. Kendi kendine. Kendisi. Kendine...
Stretch standing nedir : Uzama. Aralıksız süre. Uzam. Büyütmek. Bir gücün etkisi altında numunenin uzunluğunun artması özelliği. Yayılmak. Gerginlik. Gerilme. Süre. Uzatma. Standing : Dikilen. Ayakta. Daimi. Akmaz. Şöhret. Konum. Sürekli. Durum....
Stretch tight nedir : [#Gerilmek. Yayılmak. Gerilme. Uzama. Uzatmak. Uzamak. Genişleme. Esnemek. Gerinmek. Tight : Sızmaz. Sıkı. Cimri. Sıkışmış. Kısa ve özlü. Gergin. Sık (saflar). Eli sıkı. Sıkışık. Kritik. [#Stretch a point : Bir istisna y...
Stretchability nedir Sözcükler, direkt olarak Stretchability ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler. : Patlamak. Şaklatmak. Parlamak (öfke ile). Çıkışmak. Şakırdatmak (parmaklarını). İçinde...
Stretched nedir English: Dad stretched after dinner. Turkish: Babam akşam yemeğinden sonra gerindi. English: Ali stretched out his legs. Turkish: Ali bacaklarını uzattı. English: He stretched and took a deep breath. Turkish...
Stretched out nedir English: Ali was stretched out on the floor. Turkish: Ali yere uzandı. English: Ali stretched out his legs. Turkish: Ali bacaklarını uzattı. English: He stretched out his arm to take the book. Turkish: O, ki...
Stretch a point nedir : Kasmak. Gerginleştirmek. Esneme yapmak. Gerinmek. Germe. Uzama. Uzatma. Bir gücün etkisi altında numunenin uzunluğunun artması özelliği. Esneklik. Gerinme. A : Argonun simgesi. En yüksek not. İngiliz alfabesinin birinci ...
Stretch a rule nedir : Esneme. Gerilmek. Bir güç altında uzamış örneğin geri çekilen kısmı. Uzam. Uzama. Gerginleştirmek. Bir gücün etkisi altında numunenin uzunluğunun artması özelliği. Esneme yapmak. Germe. Gerinmek. A : (herhangi) bir. Argo...
Stretch mark nedir : Gerilme. Gerginlik. Yetmek. Germe. Gerilmek. Gerinme. Yayılmak. Bir gücün etkisi altında numunenin uzunluğunun artması özelliği. Uzamak. Esnemek. Mark : İmlemek. Nişan. Lekelemek. İşaret koymak. Belirtmek. Damga vurmak. ...
Stretch oneself nedir : Esnemek. Geniş yer. Hapis süresi. Gerginlik. Uzama. Gerilmek. [#Uzatmak. Esneme yapmak. Gerinmek. Oneself : Kendini. Kendisi. Kendi kendine. Kendi kendini. Bizzat. Kendine. Kendi. [#Stretch oneself out : Gerinmek. Stretc...
Stretch out nedir : Aralıksız süre. Uzatmak. Büyütmek. Germek. Yayılmak. Elastiki uzama. Uzatma. Yetmek. Hapis süresi. Gerinmek. Out : Çıkış. Ortaya çıkmak. Meydana çıkmak. Kendini belli etmek. Dışarı çıkarmak. Dışarı. Yanmak. Dışarıda. Dış...
Stretch the truth nedir : Uzatmak. Geniş yer. Yayılmak. Bir güç altında uzamış örneğin geri çekilen kısmı. Germe. Esneme. Esnemek. Aralıksız süre. Kasmak. Gerginleştirmek. The : Belli bir objeyi veya kişiyi veya yeri nitelemek için kullanılır. Be...
Stretch to window nedir : Bir gücün etkisi altında numunenin uzunluğunun artması özelliği. Germe. Uzamak. Süre. Gerinmek. Esneme. Kasmak. Yayılmak. Germek. Elastiki uzama. To : Göre. Arasında. -e göre. E. Ye. Kala. -e kadar. Kadar. -mek -mak (mas...
Stretchable nedir : Gerilebilirlik. Stretch a point : Bir istisna yapmak. Abartmak. Ayrıcalık yapmak. Bir şeye göz yummak. [#Stretch a rule : Kuralı harfi harfine uygulamamak. Kuralın bir kısmını görmezlikten gelmek. Stretch and skew : Uzat...
Stretched hanging nedir : Gerili. Gerilmiş. Gergin. Uzatılmış. Hanging : Asılma. İdam. Vücud ağırlığının, kollar, bacaklar ya da bir başka vücut bölümünde asılı tutulması. Askıda. Duvar kumaşı. Sarkma. Sarkan. İpe çekme. Sarkık. [#Stretched out :...
Stretcher nedir English: The last time I saw Tom, he was on a stretcher. Turkish: Tom'u son gördüğümde o bir sedye üzerindeydi. English: They brought Tom in on a stretcher. Turkish: Onlar Tom'u bir sedyenin üstünde içeri getirdi...