Orthodoxies türkçesi Orthodoxies nedir

Orthodoxies ingilizcede ne demek, Orthodoxies nerede nasıl kullanılır?

Eastern orthodox church : Doğu ortodoks kilisesi. Rahipleri din adamı olarak tanımayan hristiyanlığın doğu avrupa'ki dalı.

Greek orthodox church : Ortodoksluk. 1054’te roma katolik kilisesinden ve papalıktan ayrılan, istanbul'da fener patriğinin yönettiği, rumlar, yunanlılar ve islavların çoğunluğunun bağlı olduğu hıristiyanlık mezhebi. Ortodoks kilisesi.

Jewish orthodox court : Ortodoks yahudiliğin dini mahkemesi. Yahudi ortodoks mahkemesi.

The eastern orthodox church : Rum ortodoks kilisesi.

The jewish orthodox community : Ortodoks museviliğin kurallarına göre hareket eden genel yahudi toplumu. Yahudi ortodoks cemaati.

Orthodoxy : İnanç sağlamlığı. Tutuculuk. Ortodoksluk. Sıkı sıkıya bağlı olma.

Nonorthodox : Genel kabul görmemiş. Ortodoks olmayan. Muhafazakar olmayan. Ortodox olmayan.

Orthodox : Hıristiyanlığın büyük mezheplerinden biri olan ortodoksluğu benimseyen kişi. Ortodoks. Göreneksel. Uygun. Herkesin inandığına inanan. Kabul edilmiş. Geleneksel. Geçerli. Akılcı.

The syrian orthodox church : Süryani ortodoks kilisesi.

Bulgarian orthodoxy : Bulgar ortodoksluğu.

İngilizce Orthodoxies Türkçe anlamı, Orthodoxies eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Orthodoxies ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Greek orthodox church : 1054’te roma katolik kilisesinden ve papalıktan ayrılan, istanbul'da fener patriğinin yönettiği, rumlar, yunanlılar ve islavların çoğunluğunun bağlı olduğu hıristiyanlık mezhebi. Ortodoks kilisesi.

Reactionary : İrticacı. Tepki gösteren. Aşırı sağcı. Geriye yönelik. İrticai. Mürteci. Tepkici. Gerici. Eskiye dönülmesinden yana olan.

Conservatism : Her türlü toplumsal değişmeye karşı çıkarak kurulu toplumsal ve ekinsel düzenden yana olma. Muhafazakarlık. Konservatizm.

Stuffiness : Tıkanıklık. Dargınlık. Sıkıcılık. Alınganlık. Havasızlık. Kendini bir şey sanma. Burun tıkanıklığı. Boğuculuk. Kibirlilik.

Fundamentalism : Köktendincilik. Temelcilik. Kökten dincilik. Aşırı tutuculuk. Fundamentalizm. Köktencilik.

Zealotry : Fanatizm. Bağnazlık. Gayretkeşlik.

Toryism : Muhafazakar parti prensipleri.

Fanaticism : Düşkünlük. Fanatiklik. Taassup. Bir görüş, kanı ya da tutumun tartışma ve eleştirilere kapalı tutulması ya da en aşırı biçimiyle benimsenmesi durumu, bk. hoşgörü. Yobazlık. Bağnazlık. Fanatizm.

Conservativeness : Gelenekleri korumayı amaçlayan nitelik. Gösterişsizlik. Geri kafalılık. Ilımlılık. Tutucu olma niteliği. Muhafazakarlık. Ölçülülük. Alçak gönüllülük.

Orthodoxies synonyms : orthodoxy.