Posterior aqueous chamber türkçesi Posterior aqueous chamber nedir

  • Art oda.
  • Göz merceği ile iris arasındaki dar boşluk.
  • Biyoloji alanında kullanılır.

Posterior aqueous chamber ingilizcede ne demek, Posterior aqueous chamber nerede nasıl kullanılır?

Posterior : Sonraki. Kıça yakın. Kıç. Bir organizmanın arka kısmı; bir organ veya yapının arka kısmı. posteriyor, art. Arka, arkada bulunan, arka kısımla ilgili. Gerideki. Geri. Art. Sonra gelen. Arka.

Aqueous : Suyla hazırlanmış. Su. Sudan meydana gelen. Suyla ilgili. Su gibi. Sudan. Su ile ilgili. Sulu. Su içeren.

Chamber : Bölme. Oda vermek. Boşluk. Büro. Yatak odası. Jüri üyesine itiraz. Meclis. Kamara. İlginç. Hazne (tüfek).

İngilizce Posterior aqueous chamber Türkçe anlamı, Posterior aqueous chamber eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Posterior aqueous chamber ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Aardvark : Yer domuzu. Borudişli. Yerdomuzu. Damarlı dişliler (tubulidentata) takımının, yer domuzugiller (orycteropodidae) familyasından, 100 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, afrika'da kazdığı inlerde yaşayan bir tür. Karınca yiyen.

Abacus bodies : Dişteki odontoblast hücrelerinde içleri muntazam dizilmiş kalsiyum granülleri ve kollagen öncülerini içeren golgi kesecikleri. Abacus cisimcikleri.

 

Abo blood groups system : Abo kan grupları sistemi. Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi.

Abiotic environment : Abiyotik ortam. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim ve inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Abiyotik çevre. Cansız çevre. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim, inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi.

A protein : Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. A proteini. Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri.

Aardwolf : Etçiller (carnivora) takımının, sırtlangiller (hyaenidae) familyasından, 80 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, bütün sırtı boyunca uzanan bir yelesi olan, kuzey afrika'da yaşayan bir tür. Yeleli sırtlan. Bir sırtlanın özelliklerine sahip ve esas olarak böceklerle özellikle termitlerle beslenen güney ve doğu afrika yerlisi çizgili memeli.

A cells : Alfa hücreleri. A hücresi. Pankreasın langerhans adacıklarında glukagon salgılayan, içlerinde özel boyalarla boyanan, fevkalade parlak, alkolde çözünmeyen, kırmızı renkli granüller bulunan, az sayıdaki hücre. a hücreleri. hipofiz bezinin ön lobunda (pars distalis) yer alan, içlerinde asidofil granüller taşıyan, boyayı emen, büyüme hormonunu salgılayan bez hücreleri. asidofil hücreler. 3.mayalarda eşeyli üreme sırasında a hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre.

 

Abambulacral area : Abambulakral bölge. Derisi dikenlilerin tüp ayak taşımayan ve genellikle madreporitin de yer aldığı vücut bölgesi.

A chromosome : A kromozomu. Diploit bir kromozom takımındaki normal kromozomlar, b kromozomunun zıddı ve normalden fazla olan kromozomlar.

Abductor muscle : Uzaklaştırıcı kas. Bir bacak ya da herhangi bir bölgeyi dışa doğru çeken kas. abdüktör kas. Abdüktör kas.

Posterior aqueous chamber synonyms : a cell, acacia, abramis zone, a site, abiotic factor, aardvarks.