Prudish türkçesi Prudish nedir

  • Dar görüşlü ve aşırı ahlakçı (cinsel konularda).
  • Bağnaz.
  • Erdemlilik taslayan.
  • Aşırı namuslu geçinen.
  • Fazla iffet taslayan.
  • İffet taslayan.

Prudish ile ilgili cümleler

English: She is prudish.
Turkish: O aşırı dürüst geçinen biridir.

Prudish ingilizcede ne demek, Prudish nerede nasıl kullanılır?

Prudishly : Aşırı namuslu geçinerek.

Prudishness : Erdemlilik taslama.

Prude : Erdemlilik taslayan tip. Aşırı erdemlilik taslayan kimse. Dar görüşlü ve aşırı ahlakçı kimse (cinsel konularda). Aşırı namuslu geçinen kadın. İffet-füruş. Aşırı iffet taslayan kadın. Erdemlik taslayan kişi.

Prudence : Sakınganlık. İhtiyatlılık. İhtiyat. Sağgörü. Sakınım. Sağduyu. Basiret. Tedbirlilik. Akıl. Mantıklı düşünüş.

Prudences : Sakınganlık. İhtiyatlılık. Sakınım. Basiret. Sağgörü. Sağduyu. Tedbirlilik. Akıl. Öngörü.

Prudently : Açıkgöz bir şekilde. Sağgörülü bir şekilde. Tutumlu bir halde. Ölçülü bir biçimde.

Prudentially : Basiretle. Basiretli bir şekilde.

Prudent reserves : İhtiyat karşılıkları. Finansal kurumların beklenmedik durumlar için bulundurduğu para.

Prudes : Erdemlilik taslayan tip. Erdemlik taslayan kişi. Aşırı namuslu geçinen kadın. Aşırı iffet taslayan kadın. İffet-füruş. Dar görüşlü ve aşırı ahlakçı kimse (cinsel konularda).

 

Prudent : Müdebbir. Sağgörülü. Mantıklı. Açıkgöz. Sağduyulu. Tutumlu. Tedbirli. Öngörülü. İhtiyatlı. Dürtmek.

İngilizce Prudish Türkçe anlamı, Prudish eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Prudish ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Bigots : Darkafalı. Mutaassıp. Bağnaz kimse. Sofu. Sabit fikirli. Dar görüşlü kimse. Yobaz.

Primmest : Aşırı ciddi. Çok ciddi. Çok dikkatli ve ağırbaşlı. Biçimci. Çok ciddi davranmak. Aşırı resmi. Aşırı düzenli. Kuralcı. Fazla resmi.

Prissy : Kılı kırk yaran. Aşırı titiz. Fazla titiz. Faziletli geçinen. İffetli geçinen.

Bigoted : Geri kafalı. Kendi düşüncesine inanan. Fanatik. Dar kafalı. Mutaasıp. Yobaz. Mutaassıp. Yalnız. Hazımsız. Geri kafalı (argo terim).

Victorian : Viktoria dönemine ait. Muhafazakar.

Fanatic : Softa. Hasta. Aşırı meraklı. Sofu. Aşırı. Aşırı düşkün. Fanatik kimse. Mutaassıp. Tutucu kimse.

Priggish : Kendini beğenmiş. Bilgiçlik taslayan. Ukala. Ukalaca.

Illiberal : Bilgisiz. Dar kafalı. Hasis. Dar görüşlü. Kaba. Hoşgörüsüz. Cimri. Kültürsüz. Liberal olmayan.

Fanatics : Tutucu kimse. Hasta. Softa. Mutaassıp. Aşırı. Aşırı meraklı. Fanatik kimse. Sofu. Fanatik.

Prudish synonyms : tight laced, straightlaced, straight laced, bluenose, primmed, hard shell, proper, narrow minded, fanatical, bluenoses, blinkered, bigot, square toed, straitlaced, prim, puritanical, strait laced, primmer.

Prudish zıt anlamlı kelimeler, Prudish kelime anlamı

Improper : Hatalı. Terbiyesiz. Biçimsiz. Yanlış. Yolsuz. Uygunsuz. Yakışıksız. Açık saçık. Ahlaksız. Uygun olmayan.

Prudish ingilizce tanımı, definition of Prudish

Prudish kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Very formal, precise, or reserved. As, a prudish woman. Affectedly severe in virtue. Prudish manners. Like a prude.