Scaffolding türkçesi Scaffolding nedir

  • Çaba.
  • Üzerine çıkılarak çalışmaları kolaylaştıran iskele.
  • İskele (inşaat).
  • Askılama.
  • İskele.
  • İskele kurma.
  • İç kabuklaşma.
  • Yapı iskelesi.
  • Yapı iskelesi kurmak için kullanılan kereste.
  • Bina iskelesi.
  • İskele malzemesi.
  • Yapı iskelesi malzemesi.

Scaffolding ile ilgili cümleler

English: I saw Tom climbing up the scaffolding.
Turkish: Tom'un iskeleye çıktığını gördüm.

Scaffolding ingilizcede ne demek, Scaffolding nerede nasıl kullanılır?

Scaffolding erector : Yapı iskelesi uzmanı. Yapı iskelesi kurucusu. Yapı iskelesi kuran inşaat işçisi.

Scaffold proteins : Kromozomlara esas şeklini veren asidik karakterdeki proteinler. Kılıf proteinler.

Folding scaffold : Katlanır iskele.

Gantry scaffold : Roket destek iskeleti. Hava uzay araçları. Rampa.

Hanging scaffold : Asma iskele. Salıncak iskele.

Scaffolds : Yapı iskelesi. Darağacı. İskele (inşaat).

Scaffolded : Darağacı kurulmuş.

Scaffoldage : Yapı iskelesi. İskele. Darağacı.

Scaffold : Sehpa. İskele. Yapı iskelesi kurmak. Darağacı. Platform (idam mahkumlarının başının kesildiği yüksek). İskele (inşaat). Yapı iskelesi. Yazılım programlamada mvc tasarım deseni için kullanılan model ve görünüm katmanlarını oluşturmak için kullanılan araç. Kromozom çatısı.

İngilizce Scaffolding Türkçe anlamı, Scaffolding eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Scaffolding ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Bunder : Doğu hindistan'da yolcu ve ticari mal yüklemek için kullanılan sal. Rıhtım.

Staging : Mola vere vere gitme. Zahmetli. Sahneleme. Belirli bir olguyu en iyi biçimde yansıtmak için görüntü öğelerinin alıcı önünde düzenlenmesi işi. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Kademelendirme. Evrelendirme. Sahneye koyma.

Mettles : Yüreklilik. Ataklık. Hırs. Heves. Ateş. Huy. Cesaret. Azim. Mizaç.

Rigger : Makinist (uçak). Kablocu. Sapancı. Vinççi. Piyasayı oynatan kimse. Armatör. Transmisyon kasnağı. Armador.

Dockages : Dok ücreti. Doka alma. Havuz ücreti. Liman. Rıhtım ücreti. Rıhtım vergisi. Kesinti. Rıhtım hizmetleri.

Mettle : Yiğitlik. Şevk. Ataklık. Azim. Yüreklilik. Hırs. Heves. Cesaret. Atılganlık.

Ardour : İstek. Şevk. Azim. Heves. Heyecan. Ateşlilik. Gayret. Hararet. Ateş.

Effort : Güç. Teşebbüs. Çabalama. Başarı. Deneme. Eser. Emek. Girişim.

Hanger : Kemere asılan kama. Avcı bıçağı. Çengel. Kanca. Askı kancası. Askı. Elbise askısı. Duvar kağıdı ustası.

Docks : Uzayda kenetlenmek. Rıhtıma yanaşmak. Uzayda başka gemiye kenetlemek. Kuyruğunu kısaltmak. Kısaltmak. Doka çekmek. Kesmek. Rıhtım. Azaltmak.

Scaffolding synonyms : dockage, ferry, catwalk, gangplanks, gangboard, stagings, nerve, industries, scaffolds, system, bootstraps, fabric, catwalks, ardency, suspension, gangway, industry, cat walk, efforts, derrick, ginger, exertion, embarcadero, riggers, diligence, gangplank, exertions, scaffoldage, push, falsework, scaffold.

Scaffolding ingilizce tanımı, definition of Scaffolding

Scaffolding kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A supporting framework. As, the scaffolding of the body. A scaffold.