Sublime türkçesi Sublime nedir

  • Yüce.
  • Süblimleşmek.
  • Son derece güzel.
  • Yüceleştirmek.
  • Ulu.
  • Bilinç altındaki güdüleri yönetmek.
  • Arınmak.
  • Yücelmek.
  • Arıtmak.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Ulvileşmek.
  • Gurur verici.
  • Yüceltmek.
  • Cıva klorür.
  • Süblime.
  • Bilinçaltındaki güdülerini iyiye yöneltmek.
  • Yükseltmek.
  • Muhteşem.
  • Yükselmek.
  • Süblimleştirmek.

Sublime ile ilgili cümleler

English: His martial arts prowess has already reached a level of sublime perfection.
Turkish: Onun dövüş sanatları kahramanlığı zaten yüce mükemmellik seviyesine ulaştı.

Sublime ingilizcede ne demek, Sublime nerede nasıl kullanılır?

Sublime porte : Babıali. Bab-ı ali.

The sublime : Yücelik. Ulvilik.

Sublimed : Süblimleştirmek. Yücelmek. Ulvileşmek. Yüceltmek. Yükselmek. Bilinçaltındaki güdülerini iyiye yöneltmek. Süblimleşmek.

Sublimely : Asil bir şekilde.

Sublimes : Yüceltmek. Arınmak. Süblimleşmek. Ulvileşmek. Yücelmek. Yükselmek. Yükseltmek. Bilinçaltındaki güdülerini iyiye yöneltmek. Süblimleştirmek. Yüceleştirmek.

Sublimated : Süblimleştirmek. Bilinçaltındaki güdüleri iyiye yönlendirmek. Katı durumdan gaz durumuna geçirmek. Süblime. Yüceltmek.

Sublimate : Arıtmak. Yüceltme. Arıtma. Uçuntu. Süblime. Süblimleştirmek. Bilinçaltındaki güdüleri iyiye yönlendirmek. Yüceltmek. Yükseltme. Katı durumdan gaz durumuna geçirmek.

 

Sublimates : Yüceltmek. Yüceltmek (isteği). Bilinçaltındaki güdüleri iyiye yönlendirmek. Katı durumdan gaz durumuna geçirmek. Süblime. Süblimleştirmek. Yükseltme. Uçuntu. Arıtmak. Arıtma.

Subliminal cues : Örtük ipuçları. Algı eşiğinin altında kaldığı için bilinçli olarak tanınmadan dile getirilen ve bir gözlem sürecinde sezgiyle kavranarak bilgiye dönüştürülebilen bilinçsiz anlatımlar.

Sublimations : Uçunma. Süblimleştirme. Uçunlaşım. Uçunum. Yükseltme. Bilinçaltındaki güdüleri iyiye yönlendirme. Güdüleri iyiye yönlendirme. Yüceltme. Ulvileştirme. Katıyı sıvı haline gelmeden gaz haline getirme.

İngilizce Sublime Türkçe anlamı, Sublime eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Sublime ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Proudest : Azametli. Şerefli. Kibirli. Mağrur. Kabarmış. Gururlu. Görkemli. Onurlu.

Abdomen : Sindirim organları, karaciğer ve böbreklerin içinde bulunduğu ve göğüs boşluğundan bir diyaframla ayrılan vücut boşluğu, abdomen. Böcek gövdesinin alt kısım. Karın. Abdomen. Batın. Karnın altı. Karın (böcek gövdesinde).

Be in the ascendent : Hükmetmek. Yıldızı parlamak. İtibarı artmak.

Convert : Dönüştürmek. Bir birim dizgesinden başka birine, örneğin c.g.s.'ten m. k. s.'e geçmek. Genel olarak, başka bir dinde iken, islam dinine geçen kimse. Bilgisayar, bilişim, fizik, kimya, tarih, sosyoloji alanlarında kullanılır. Sayı yapmak. Dönüşmek. Verinin taşıdığı bilgiyi değiştirmeksizin, gösterim biçimini değiştirmek, örn. kök çevirme, düğüm çevirme, örnekselden sayısala çevirme. Dinsel ya da siyasal bir inancın, bir kanının yerine başka birinin benimsenmesi. bunu yapan kişi. Tahvil etmek.

 

Canonise : Kutsal ilan etmek. Kutsal bir insan gibi davranmak. Azizler listesine almak. Birilerini idolleştirmek. Takdis etmek. Aziz ilan etmek. Kilise kanunlarında belirtilen şekilde yapmak (ayrıca canonize). Azizlik mertebesine yükseltmek. Kutsamak. Bir azize dönüşmek.

Ennoble : Asilleştirmek. Soylulaştırmak. Soylular sınıfına almak. Asalet unvanı vermek.

Ascends : Çıkmak. Yukarı çıkmak. Tahta çıkmak. Çıkmak (tahta). Pesten tize geçmek (müzik terimi). Tırmanmak. Artmak. Ziyadeleşmek. Ağmak.

Great : Mükemmel. Asil. Harika. Muazzam. Önemli. Hevesli. Nefis. Büyük. Müthiş.

Erect : Dimdik. Kurmak. Dikmek (heykel veya direk vb'ni). Kalkık. Tesis etmek. Dikilmek. İkame etmek. Kalkmış. Dik. Diken diken.

Crackings : Kraking. Müthiş. Çatlak. Yırtık. Parçalanma. On numara (müthiş). Fisürlerin açılması. Çatlama.

Sublime synonyms : mercuric chloride, a band, sublimates, arises, elevate, corrosive sublimate, brilliants, sublimating, exalted, empyrean, boosted, empyreal, ennobled, bright, a clay, emerges, cleans, emerged, sublimated, arise, abdominal distention, aggrandize, deifies, boomed, honorables, emerge, superfine, great hearted, bigger, clarified, aggrandizes, dignifies, elevates.

Sublime zıt anlamlı kelimeler, Sublime kelime anlamı

Inglorious : Utanç verici. Yüz kızartıcı. Utandırıcı. Şerefsiz. Tanınmamış. Mütevazı. Belirsiz. Ayıp. Gösterişsiz. Onursuz.

Dejected : Kederli. Keyifsiz. Kederlenen. Mahzun. Morali bozuk. Karamsar. Hüzünlü. Süngüsü düşük. Neşesiz. Üzgün.

Sublime ingilizce tanımı, definition of Sublime

Sublime kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Said of those substances, like arsenic, benzoic acid, etc., which do not exhibit a liquid form on heating, except under increased pressure. To raise on high. That which is sublime. With the definite article. Lofty. Lifted up. Uplifted. To pass off in vapor, with immediate condensation. High in place. Exalted aloft. Specifically, to evaporate or volatilize from the solid state without apparent melting.