Tiger salamaders türkçesi Tiger salamaders nedir

  • Küt ağızlıgiller.
  • İki yaşamlılar (amphibia) sınıfının, kuyruklu iki yaşamlılar (urodela) takımından, amerika'da sularda yaşayan türleri olan bir familya.
  • Biyoloji alanında kullanılır.

Tiger salamaders ingilizcede ne demek, Tiger salamaders nerede nasıl kullanılır?

Tiger : Georgia eyaletinde yerleşim yeri. Kana susamış kimse. Etçiller (carnivora) takımının, kedigiller (felidae) familyasından, 225-260 cm kadar uzunlukta, tarçın renkli ve enine kara çizgileri bulunan, kuyruğu püskülsüz, asya'da yaşayan bir tür. Kaplan. Resmi elbiseli araba uşağı.

Tiger barb : Kemikli balıklar (teleostei) takımının, sazangiller (cyprinidae) familyasından, 7-8 cm kadar uzunlukta, sumatra ve bomeo'da yaşayan bir tür. Kaplan sazanı.

Tiger beat : Ünlüler ve pop müzisyenleri hakkında bilgiler içeren gençlere yönelik haftalık amerikan dergisi.

Tiger beetle : Başka böceklerle beslenerek en çok tarım için yarar sağlayan kaplanböcekler familyasının örnek türü; yanlış olarak "uyuzsineği" de denir. Kaplanböcek. Uyuzsineği. Kaplan böceği.

Tiger beetles : Kaplanböcekler. Çok zararlı böcekleri oburca avlayarak, bitki, hayvan ve insan sağlığına yardımcı olan, güzel renkli, kınkanatlı böcekler familyası. Kum böcekleri.

İngilizce Tiger salamaders Türkçe anlamı, Tiger salamaders eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Tiger salamaders ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abductor muscle : Uzaklaştırıcı kas. Abdüktör kas. Bir bacak ya da herhangi bir bölgeyi dışa doğru çeken kas. abdüktör kas.

A site : Ribozomun üzerinde amino asit taşıyan taşıyıcı rna ların bağlandığı yer. aminoasil yeri, aminoaçil yeri. A yeri.

Aardwolf : Etçiller (carnivora) takımının, sırtlangiller (hyaenidae) familyasından, 80 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, bütün sırtı boyunca uzanan bir yelesi olan, kuzey afrika'da yaşayan bir tür. Yeleli sırtlan. Bir sırtlanın özelliklerine sahip ve esas olarak böceklerle özellikle termitlerle beslenen güney ve doğu afrika yerlisi çizgili memeli.

Abiotic environment : Abiyotik ortam. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim, inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Cansız çevre. Abiyotik çevre. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim ve inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi.

Abacus bodies : Abacus cisimcikleri. Dişteki odontoblast hücrelerinde içleri muntazam dizilmiş kalsiyum granülleri ve kollagen öncülerini içeren golgi kesecikleri.

Abambulacral area : Derisi dikenlilerin tüp ayak taşımayan ve genellikle madreporitin de yer aldığı vücut bölgesi. Abambulakral bölge.

Abramis zone : Akarsuların durgun akan ve abramis türlerinin baskın olduğu bölgesi. Akarsuların durgun akan bölgeleri. Abramis zonu.

A chromosome : A kromozomu. Diploit bir kromozom takımındaki normal kromozomlar, b kromozomunun zıddı ve normalden fazla olan kromozomlar.

 

A protein : Triptofan sentetaz enziminin bir protein alt birimi. laktoz sentetaz enziminin bir parçası. tek iplikli rna fajlarındaki bir protein. olgunlaşma proteini. tütün mozaik virüsünün deneysel olarak meydana getirilen protein kılıfının bir oligomeri. A proteini. Tek iplikli rna fajlarındaki bir protein.

Abo blood groups system : Abo kan grupları sistemi. Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi.

Tiger salamaders synonyms : a cells, acacia, aardvarks, abiotic factor, a cell, aardvark.