Indication of origin türkçesi Indication of origin nedir

  • İktisat alanında kullanılır.
  • Köken işareti.
  • Malın üzerinde yer alan ve kökenini gösteren işaret.
  • Köken imi.

Indication of origin ingilizcede ne demek, Indication of origin nerede nasıl kullanılır?

Indication : Ölçüm. Emare. İndikasyon. Gösterge. Bulgu. Gösterme. İşaret. İz. Belirti.

Of : Karşı. Hakkında. -li. İle ilgili. Nin. -dan. Li. -den. Yüzünden. -den övünerek bahsetmek.

Origin : Konsayı eksenlerinin kesiştiği (0,0) noktası. Mahreç. Menşe. Herhangi bir malın üretildiği ya da dışsatımının yapıldığı yer. Kaynak. Bir malın üretildiği yer. Nereden. Başlangıç noktası. Bir şeyin dayandığı temel. Başnokta.

Indication of a measuring instrument : Ölçme aygıtının gösterge değeri.

Book of original entry : İlk giriş kaydının yapıldığı defter. İlk giriş kayıtları defteri.

Pan european cumulation of origin system : Avrupa köken kümelenme sistemi birliği. Farklı ülkelerde işlenmekte olan eşyanın serbest dolaşımını engelleyen köken kurallarını ortadan kaldırarak avrupa sanayinin üçüncü ülkeler karşısında tek bir sanayi olarak hareket etmesini sağlamak amacıyla avrupa birliği, avrupa serbest ticaret birliği üyesi ülkeler ile macaristan, çek ve slovak cumhuriyetleri, romanya, bulgaristan, slovenya, polonya ve baltık ülkeleri gibi bazı merkezi ve doğu avrupa ülkeleri arasındaki  serbest ticaret anlaşmaları çerçevesinde 1 ocak 1997 tarihinde uygulanmaya başlanan sistem.  türkiye’nin 1999 yılında katıldığı bu sistemin gelecekte akdeniz ülkelerini kapsayacak biçimde genişletilerek avrupa-akdeniz köken kümelenme sistemi birliğine dönüştürülmesi öngörülmektedir.

 

False name of origin : Düzme köken adı. Bir malda, çıktığı yerden başka yeri köken adı olarak kullanma.

Country of origin of work : Yayımlanmış olan yapıtlarda, yayımın ilk olarak yapıldığı ülke; aynı anda yayım halinde en kısa koruma süresi tanınan ülke; yayımlanmamış olanlarda ise yapıt iyesinin ülkesi. Yapıtın köken ülkesi.

Certificate of origin and health : Köken ve sağlık belgesi. Dışsatımı yapılacak bitki veya bitkisel ürünlerde hastalık, zararlı maddeler ve ilaç kalıntılarının bulunmadığını gösteren, ilgili kurul veya resmi yetkelerce verilen belge.

Country of origin : Köken ülkesi. Memleket. Menşe ülkesi. Anavatan. Menşei ülke. Köken ülke. Mahreç. Bir yapıtın ilk kez yayımlandığı ya da halka açıklandığı bern birliğine katılmış ülke. Kaynak ülke.

İngilizce Indication of origin Türkçe anlamı, Indication of origin eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Indication of origin ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Ability rent : Yetenek rantı. Özel yeteneklere sahip olan kişilerin üretime katkılarının üstünde elde ettikleri kazanç fazlası. krş. kıtlık rantı.

A pass through certificate : Tutsat senedi. Taşınmaz rehniyle sağlanmış bir kişisel alacak karşılığında alacak sahibi finansal kurum tarafından çıkarılan değerli kağıt.

 

A shift in supply : Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması. Sunum kayması.

A shift in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçe gideri. Olağanüstü bütçenin giderleri.

A shift in demand : Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. İstem kayması.

Abnormal budget : Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe. Olağanüstü bütçe.

Abolition of forced labour convention : Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi. Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi.

Ability to pay principle : Ödeme gücü ilkesi. Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi.

Abnormal budget receipts : Olağanüstü bütçe geliri. Olağanüstü bütçe harcamalarını karşılamak için, söz konusu dönemde ek harç, vergi ve borçlanma gibi yollarla elde edilen gelir.

Indication of origin synonyms : a change in demand, a change in individual demand, ability to pay approach, a type mutual funds, a change in supply, a group shares.