Inscriber türkçesi Inscriber nedir

  • Bir ibare yazan kimse.
  • Yazan.
  • Kaydeden kimse.
  • Tescil eden kimse.

Inscriber ingilizcede ne demek, Inscriber nerede nasıl kullanılır?

Inscribers : Yazan. Bir ibare yazan kimse. Tescil eden kimse. Kaydeden kimse.

Inscribe : Kaydetmek. Tescil etmek. Yazmak (yazıt). İçine çizmek. Yazmak. Kazımak. Hakketmek. Atfetmek.

Inscribed : İçine çizilmiş. Kayıtlı. Tescil edilmiş. Müseccel. Kaydedilmiş. Yazılı. İz bırakmış. Kazılı.

Inscribed polygon : Kirişler çokgeni.

Inscribed stock : Tescilli hisse senedi. Tescil edilmiş hisse senedi. Pay belgiti çıkarılmayarak paydaş adlarının ve payları niceliklerinin bir yazılıkta gösterilmesi. Yazılımlı pay. Müseccel hisse senedi.

Inscription : Kayıt. Kitabe. Yazıt. Madalya veya para üzerindeki yazı. Tarih, ekonomi alanlarında kullanılır. İbare. Yazı. Bir anıyı kuşaktan kuşağa geçirmek için üzerine yazı kazılan ağaç, maden ya da taş. İthaf. Yazılım.

Reinscribing : Yeniden kaydetmek. Geri kaydetmek. Yeniden yazmak. Tekrar kaydetmek.

Inscribing : Yazmak. Kazımak. Kaydetmek. Yazım işlemi. Atfetmek. İçine çizmek.

Reinscribes : Yeniden yazmak. Tekrar kaydetmek. Yeniden kaydetmek. Geri kaydetmek.

Inscriptions : Kitabe. Yazıt. İthaf. Yazı. Kayıt. Yazıtlar.

İngilizce Inscriber Türkçe anlamı, Inscriber eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Inscriber ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Character : Bir oyuncunun bir filmde ya da televizyon oyununda yaratması gereken kişilik. Kahraman. Bir olay ya da bireyin ayırıcı özellikleri toplamı. İşaret. İsim. Tip bir kimse. Canlının morfolojik ve fizyolojik özelliklerinden her biri. Karakteristik yapı. Harf. Özellik.

Scratch : Çekilmek. Eşelemek. Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Acele ile yazmak. Karalama. Kaşınmak. Tırmalamak. Çıkarmak. Geçici ad. Tırnaklamak.

Saids : Bahse konu. Söylenmiş. Söylenen. Adı geçen. Bahsedilen. Denilen. Yazılı. Dedi. Söz konusu.

Said : Bahse konu. Söylenmiş. Dedi. Söylenen. Yazılı. Söz konusu. Bahsedilen. Adı geçen. Denilen.

Carve : Tavuk vb kesmek. Oymacılık yapmak. Hakketmek. Oyma ile süslemek. Hakkaklık yapmak. Oymak. Oymalarla süslemek. Sofrada eti kesip dağıtmak. Doğramak. Kesmek.

Typists : Katip. Daktilo. Daktilo (kişi). Daktiloda yazan kimse. Daktilocu. Daktilo kullanan kimse. Daktilo yazan. Daktiloda yazı yazan kimse. Daktilograf.

Etch : Yer etmek. Ekşitle metal üzerinde iz bırakmak. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Asitle hakketmek. Hak etmek. Asitle üzerine resim oymak. Kabartma yapmak. Asitle oymak. Yeretmek. Yakmak.

Enrollers : Kayıt yapan kimse. Kütüğe kaydeden. Üyeliğe kabul eden. Askere kayıt yapan kimse. İsim defterine kaydeden. Sicile kaydeden.

Engrave : Oymak. Kabartma yapmak. Nakşetmek. Derin iz bırakmak. İşlemek. Kazımak. Kazmak. Hakketmek. Biçim vermek. Kalemle işlemek.

Inscriber synonyms : chip at, inscribers, written, grave, writer, enroller, writers.

 

Inscriber zıt anlamlı kelimeler, Inscriber kelime anlamı

Spoken : Konuşma. Konuşulan. Sözlü. Konuşan.

Discharge : Ödemek. Atmak. İş çevrimlerindeki daralmaya bağlı olarak işçinin geçici veya sürekli olarak işten çıkarılması. Ateşlemek. Tahliye etmek. İbra. Taburcu etmek (hastayı). Biriktirilmiş erkenin dizgeden dışarıya kaçışı. Boşaltım. Boşalım.

Inscriber ingilizce tanımı, definition of Inscriber

Inscriber kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : One who inscribes.