Adaptive control system türkçesi Adaptive control system nedir

  • İktisat alanında kullanılır.
  • Uyarlamalı denetim sistemi.
  • Planlanan dönemde, pazarlama hedeflerinin yanısıra, bu hedefleri gerçekleştirmedeki başarımın denetlenmesine olanak veren pazarlama denetim sistemi.

Adaptive control system ingilizcede ne demek, Adaptive control system nerede nasıl kullanılır?

Adaptive : Uydurulabilir. Uyar. Uyarlanır. Uyarlamalı. Uyumsal. Uyarlanabilir. Uyabilen.

Control : Veri derleme sürecinde güvenirlik ve geçerlik gerekçeleriyle araçların ölçünlenmesi ve değişkenlerin egemenlik altına alınmasına ilişkin gözlem ya da ölçüm önlemlerinin tümü. Güdüm. Kamu ya da özel bir kuruluşa ilişkin bilgilerin önceden belirlenmiş ölçütlere uygunluğunun saptanması ve rapor edilmesi amacı ile bir uzman birimi tarafından kanıt toplama ve değerlendirme süreci. krş. iç denetim, dış denetim. Değişkenlerin belli değerler arasında kalmasını sağlama işlemi. Kontrol. Kontrol etmek. Denet. Bir olaylar dizisini, bir süreci ya da bir aracı yöneltme ve düzenlemeyle ilgili işlevlerin tümü. sürmek, gütmek, yönetmek eylemleri artarak karmaşıklaşan, belirsizleşen birer işlevi adlandırır. denetim kavramında, doğruluğunu sınamak, sağlamak işlevi ağır basar. Kumada etmek. Hakim olmak.

System : Sistem. Kendine özgü bir düzen ve sırası olan topluluk. gezegenler dizgesi,'samanyolu dizgesi, gözerimi konsayıları dizgesi gibi. Jüye. Düzen. Vücut. Bilgisayar, bilişim, fizik, kimya, uzay, sosyoloji, veterinerlik, jeoloji alanlarında kullanılır. Bir birlik oluşturacak biçimde işlevsel olarak örgütlenmiş öğeler bütünü. Dizge. Yapı. Kaide.

 

Control system : Kontrol dizgesi. Kumanda sistemi. Bir şeyi düzenleme veya yönetme sistemi. Kontrol jüyesi. Kontrol sistemi. Füze kontrol sistemi. Denetim dizgesi. Denetim jüyesi. Telaffuz sistemi. Denetim sistemi.

Airborne warning and control system : Awacs.

Airspace control system : Hava sahası kontrol sistemi. Savaş bölgesinde gökyüzü güvenliğini sağlamak için kullanılan sistem (düşman uçaklarından koruma ve dost ateşini engelleme).

Integrated fire control system : Tümleşik ateş denetim sistemi. Birleştirilmiş ateş idare sistemi.

Position control system : Konum kontrol sistemi. Konum denetim sistemi. Konum denetim dizgesi.

Input output control system : Giriş-çıkış donanımı üzerinde yapılan işlemlerin yönetimini sağlayan işletim dizgesi bölümü. Giriş-çıkış güdüm dizgesi.

Foreign exchange control system : Kambiyo denetim sistemi. Sabit kur sisteminde kambiyo rejimi gereği, dışalımcıların ve dışsatımcıların döviz alım satım işlemlerinin genellikle merkez bankasınca, bazen de yetki verilen ticari bankalarca yapılması. krş. kambiyo denetimi.

İngilizce Adaptive control system Türkçe anlamı, Adaptive control system eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Adaptive control system ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Ability to pay approach : Güç yaklaşımı. Bireylerin, devlet harcamalarının finansmanına, elde ettikleri gelir düzeyiyle orantılı olarak vergilendirilmeleri yoluyla katılmalarını ifade eden ve adam smith tarafından geliştirilen vergileme yaklaşımı. krş. yararlanma yaklaşımı.

A group shares : Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kara iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü. A grubu hisse senedi.

A type mutual funds : A tipi yatırım fonu ortaklığı. A tipi yatırım fonu. Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25’ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiye’de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu.

A shift in demand : İstem kayması. Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

Abnormal budget : Olağanüstü bütçe. Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe.

A shift in individual demand : Bireysel istem kayması. Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

A change in supply : Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması. Sunum kayması.

Abolition of forced labour convention : Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi. Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi.

Ability to pay principle : Ödeme gücü ilkesi. Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi.

A change in individual demand : Bireysel istem kayması. Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması.

Adaptive control system synonyms : ability rent, abnormal budget expenditures, a pass through certificate, abnormal budget receipts, a shift in supply, a change in demand.