Apprentice schools türkçesi Apprentice schools nedir

  • Eğitim alanında kullanılır.
  • Birtakım sanayi kurumlarının, çıraklık düzeyinde yeterli işçi gereksinmesini karşılamak amacıyla kendi kuruluşları içinde açtıkları meslek okullarına verilen ad.
  • Çırak okulları.

Apprentice schools ingilizcede ne demek, Apprentice schools nerede nasıl kullanılır?

Apprentice : Yamak. Apranti. Toy kimse. Deneyimsiz acemi kişi. Çırak yapmak. Görevlendirildiği iş üzerinde bilgisi ve niteliği olmayan ve ustalarca uygulayıcı durumuna getirilebilmek amacıyla eğitilen çocuk ya da kişi. Bir işte yeni olan kimse. Acemi. Mesleğin gerektirdiği bilgi, beceri ve alışkanlıkları iş süreci içerisinde öğrenmek üzere bir usta yanında çalışan işçi. İktisat, ekonomi, veterinerlik alanlarında kullanılır.

Schools : Okullar. Ortaçağ avrupası'nın bahsedilen üniversitelerinde eğitim veren alimler. Orta çağlar'da avrupa üniversiteleri.

Apprentice carpenter : Marangoz çırağı.

Apprentice teacher : Göreve yeni atanmış olup tecrübeli bir ya da birkaç öğretmenin gözetimi altında eğitim ve öğretim çalışmalarına katılarak kendini yetiştirmekte olan öğretmen, bk. asil öğretmen. Yetişmen öğretmen.

Apprenticed : Çırak olarak verilmiş. Çırak olarak çalışan. Çırak olarak vermek.

Apprentices : Çırak. Çıraklar. Acemi.

 

İngilizce Apprentice schools Türkçe anlamı, Apprentice schools eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Apprentice schools ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Accustoming : Bir hayvana şu ya da bu amaçla birtakım alışkanlıklar ve beceriler kazandırma işi. Alıştırmak. Yetiştirim. Ülfet. Ünsiyet.

Academy : Medrese. Yüksek okul. Plato'nun kurduğu felsefe okulu. Yüksekokul. Akademi. Bilim dallarında, güzel ya da uygulamalı sanatlarda orta ve yüksek öğretim yapan kimi okullara verilen ad. üyeleri bilginlerden, yazarlardan, sanatçılardan oluşan bilim ve sanat kuruluşu. Okul. Bilim adamları topluluğu.

Academy of economic and commercial sciences : Ekonomi, tecim ve maliye alanlarında çalışmak isteyenleri yetiştiren, bu alanlarla ilgili sorunlar üzerinde incelemeler ve araştırmalar yapan yüksek öğretim kurumu. İktisadi ve ticari ilimler akademisi.

Abstract reasoning : Soyut usavurma. Soyut akıl yürütme. Somut veriler yerine, simge ya da genellemelerden yararlanarak sonuçlara varma işlemi.

Achromatopsia : Akromatopsi. Renk körlüğü. Nesnelerin renksiz algılanması ya da kimi renklerin algılanmamasından ileri gelen bir görme bozukluğu.

A priori knowledge : Önsel bilgi. Gözlem ve deney dışında anlıksal çıkarsama yolu ile edinilen bilgi. doğuştan var olan bilgi. deney öncesi bilgi. A priyori bilgi.

Ability group : Öğrencilerin, sınıf ya da yaş durumlarına bakılmaksızın, özellikle anlatım ve beceri derslerinde, öğrenmeye hazır oluş ya da başarıları yönünden oluşturdukları tek tür ve kısa süreli çalışma kümesi. Düzey kümesi.

 

Abulia : Abuli. İstenç yitimi. Abulya. Kayıtsızlık. İstem yitimi. İrade kaybı. İrade gücünün kaybolmasıyla tanımlanan sinir hastalığı. İrade yitimi. Karar verme, dikkat, devinme gibi zihin ve beden etkinliğiyle ilişkili işleri yapamamak biçiminde kendini gösteren ve sinir yorgunluğu sonucu ortaya çıkan durum.

Active school : Etkin okul. Eğitim ve öğretim etkinliklerinin planlanması, uygulanması ve değerlendirilmesi konularında öğrencilere geniş çapta katılma olanağı sağlayan okul. program, yöntem ve insan ilişkileri bakımından işe ve etkinliğe önem veren okul.

Abnormal child : Olağandışı çocuk. Bedensel, zihinsel ya da toplumsal özellikler bakımından olağandışı ayrılıklar gösteren çocuk.

Apprentice schools synonyms : academic intelligence, achievement age, achievement tests, academic preparation, abstract intelligence, academic year.