Blank endorsement türkçesi Blank endorsement nedir

  • Poliçenin ciro edilen kişinin ismi yazılmaksızın imza edilmesi.
  • Beyaz ciro.
  • Elinde bulunduran kimseye ödemeli olan imza (çek, senet vs üzerinde).
  • Tahsil edecek kişinin adı yazılmadan yalnızca arkası imzalanarak çeklerin ve diğer ticari senetlerin devredilmesi işlemi.
  • Açık ciro.
  • İktisat alanında kullanılır.
  • Açık bölge.

Blank endorsement ingilizcede ne demek, Blank endorsement nerede nasıl kullanılır?

Blank : Silmek. Boş. Feshetmek. Boş yer. Boş kağıt. Çıkarmak. Sövmek. Yazısız kağıt. Sayıyı önlemek (spor terimi). Açık yer.

Endorsement : Poliçenin arkasına imza atıp onaylama. Bir gitar sanatçısının bazı maddi yararlar karşılığında belli bir firmanın ürettiği müzik aletini kullanması ve bu yolla o ürünün reklamının yapılmasına dayalı karşılıklı anlaşma. Tasdik. Gitar, iktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Bono, çek, poliçe gibi kambiyo senetlerinin hak sahibi tarafından başkasına devredilmesi için sözkonusu senetlerin arkasının imzalanması işlemi. bk. iş hacmi. Onaylama. Havale. Kıymetli evrak. Onay. Tecimsel bir belgite ilişkin para ve mal üzerindeki hakların bir başkasına geçirilmesi. aktarımı yapan kişinin imzasını taşıyan tecimsel belgitin kimi koşullar altında başkasına verilmesi.

 

Blank acceptance : Açığa kabul. Poliçenin açık kabulü. Açıktan açığa kabul. Açık kabul. Tutarı veya süresi belirtilmemiş bir poliçenin lehtar tarafından alınıp kabul edilmesi.

Blank backup : Boş yedek.

Blank ballot paper : Boş oy pusulası.

Blank bill : Tutarı ve hamili belirtilmeden sadece açığa imza ile düzenlenmiş bono. Açık borç belgiti. Tümü ya da bir bölümü doldurularak bu durumu ile borçlusuna imza ettirilen, alacaklısının adı yazılı olmayan borç belgiti. Açık poliçe. Açık senet. Üzerinde belirli bir kimsenin adı yazılmamış olan senet. Açık bono. İktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Boş senet.

İngilizce Blank endorsement Türkçe anlamı, Blank endorsement eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Blank endorsement ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abnormal budget : Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe. Olağanüstü bütçe.

Free zone : Serbest bölge. Gümrük bölgesi. Gümrük, iktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Bir ülkeye ilişkin yerlere giren çıkan malların gümrükle bağımlı olmadığı bölge. Dışsatıma yönelik yatırım ve üretimi artırmak, yabancı sermaye ve teknoloji girişini hızlandırmak, ekonominin girdi gereksimini daha düşük maliyetle ve düzenli bir biçimde sağlamak, dış finansman ve ticaret olanaklarından daha fazla yararlanmak amacıyla dış ticaret, vergi, üretim ve ticari etkinlikler konularında önemli bağışıkların tanındığı ve teşviklerin verildiği, ülkenin siyasi sınırları içinde olmakla birlikte gümrük sınırı dışında kalan yerler. krş. serbest ticaret bölgesi 2, serbest üretim bölgesi. Gümrük sınırı dışında sayılan, belli ölçü ve çevrede gümrükçe denetlenen bölge. a. bk. açık liman. Gümrüksüz bölge.

 

Ability to pay principle : Ödeme gücü ilkesi. Vergilemenin bireylerin ödeme gücüne uygun bir biçimde yapılması gerektiğini ifade eden bir vergileme ilkesi. kaynağı bol olanların kamu projelerine daha fazla katkı vermesi gerektiği ilkesi.

A shift in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçe gideri. Olağanüstü bütçenin giderleri.

A type mutual funds : Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25’ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiye’de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu. A tipi yatırım fonu ortaklığı. A tipi yatırım fonu.

Ability rent : Yetenek rantı. Özel yeteneklere sahip olan kişilerin üretime katkılarının üstünde elde ettikleri kazanç fazlası. krş. kıtlık rantı.

A shift in supply : Sunum kayması. Üreticilerin mal sunumunu etkileyen fiyat dışındaki değişkenlerde ortaya çıkan değişme sonucu sunumun artması veya azalması diğer bir deyişle sunum eğrisinin sağa (aşağıya, güneydoğuya) veya sola (yukarıya, kuzeybatıya) kayması. krş. sunumun sağa kayması, sunumun sola kayması.

Blank endorsement synonyms : endorsement in blank, open region, a change in supply, a shift in demand, a change in individual demand, a change in demand, a pass through certificate, ability to pay approach, abnormal budget receipts, a group shares, abolition of forced labour convention.