Brisker türkçesi Brisker nedir

Brisker ingilizcede ne demek, Brisker nerede nasıl kullanılır?

Brisked : Enerjik. Sertçe esen (rüzgar). Hareketli. Faal. Çevik. İstenilen hızda hareket eden. Canlandırmak. Canlanmak. Hareketlilik. Hareketlendirmek.

Briskest : Çevik. Enerjik. Faal. Hareketlendirmek. İstenilen hızda hareket eden. Hareketlilik. Canlandırmak. Canlı. Sert (hava). Hareketli.

Brisket : Göğüs. Döş. Göğüs eti. Karkasta göğüsün yukarı ve ön kısmındaki kemikli et parçası.

Brisket disease : Yüksek dağ hastalığı. Brisket hastalığı. Göğüs hastalığı. Yüksek rakım hastalığı. Göğüs duvarı şişkinliği.

Briskets : Göğüs. Döş. Göğüs eti.

Brisks : Canlanmak. Hareketlendirmek. Enerjik. İstenilen hızda hareket eden. Faal. Canlandırmak. Hareketli. Çevik. Sertçe esen (rüzgar). Hareketlilik.

Brislings : Çaça balığı. Çaçabalığı yavrusu. Ringa yavrusu.

Brisbane : Avustralya'nın queensland eyaletinde şehir. Kaliforniya eyaletinde şehir. Avustralya'da bir şehir. Queensland eyaletinin başkenti.

Briskly : Canlı olarak.

Brisant : Bir patlayıcının tahrip edici etkisi ile alakalı.

İngilizce Brisker Türkçe anlamı, Brisker eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Brisker ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Buoyant : Batmaz. Batmayan. Neşeli. Kaygısız. Yüzen. Yüksek. Yüksek (piyasa). Su yüzeyinde kalan.

Briskness : Hassaslık. Hızlılık. Aktiflik. Canlılık. Çabukluk. Kıvraklık. Sürat. Faaliyet.

Breeziest : Neşeli. Meltemli. Teklifsiz. Havadar. Rüzgarlı. Umursamaz. Cıvıl cıvıl. Şen.

Animate : Diriltmek. Canlılık kazandırmak. Yaşam bulmak. Yaşayan. Anime etmek. Neşelendirmek. Hayat vermek. Can vermek.

Effervescent : Kabaran. Köpüren. Coşkun. Köpüklü. Efervesan. Kabartan. Galeyana gelmiş.

Abuzz : Uğultulu. Vızıltı çıkarmak. Uğultulu bir şekilde ses çıkarmak. Uğultulu bir ses çıkartmak. Vızıltayla dolmak.

Accelerates : İvme vermek. Hızlandırmak. Hız vermek. Hızlanmak. Gaza basmak. Süratini artırmak. İvme kazandırmak. Hız kazandırmak. İvmek.

Actives : Etkin. Üretken. İşleyen. Aktif. Çalışkan. Pratik. Muvazzaf.

Airiest : Havadar. Gevşek. Çalım satan. Havai. Neşeli. Boş. Hayali. Kendine bir hava veren.

Awakens : Kışkırtmak. Uyandırmak. İkaz etmek. Gözü açılmak. Uyarmak. Farkına varmak. Teyakkuz etmek. Dirilmek. Uyanmak.

Brisker synonyms : brier patch, brierpatch, botany, breezy, brisk, bouncy, feistiest, boisterous, brightened, busiest, dynamism, alive, flora, airy, fleeted, activity, arouses, briskest, awake, brisked, brightening, above ground, agile, active, brisks, jazzes, bounciest, colour, bring to life, brightens, dynamisms, heats, animated.

Brisker zıt anlamlı kelimeler, Brisker kelime anlamı

Fauna : Hayvan topluluğu. Direy. Fauna. Bölge hayvanlarının tümü. Hayvanların yaşadığı bölge. Bir bölgenin özgün kendine has hayvan yaşamı. Bir ülke, bölge, özel bir çevre ya da devreye has tüm hayvanlar. Bir ülkede, yetiştirme işlemlerine bağlı olmadan yaşayan ve çoğalan hayvanların tümü. a. bk. asalakbilimsel direy. Hayvanat. Doğay.

 

Lethargic : Letarjik. Uyku halinde. Uyuşuklukla ilgili olan. uyuşukluk gösteren. Aşırı halsiz. Uyuşuk.