Cheerful türkçesi Cheerful nedir

Cheerful ile ilgili cümleler

English: He is a brave and cheerful boy.
Turkish: O, cesur ve neşeli bir çocuktur.

English: Ali has always been a very cheerful person.
Turkish: Ali her zaman çok neşeli bir kişi olmuştur.

English: "A merry Christmas, uncle! God save you!" cried a cheerful voice.
Turkish: "Mutlu Noeller, amca! Tanrı sizi korusun!" neşeli bir ses haykırdı.

English: He is a cheerful old man.
Turkish: O, neşeli, yaşlı bir adam.

English: He is a cheerful boy.
Turkish: O, neşeli bir çocuktur.

Cheerful ingilizcede ne demek, Cheerful nerede nasıl kullanılır?

As cheerful as : Kadar neşeli.

Cheerfully : Keyifli. Neşeli. Neşeyle. İçten gelen. Neşe saçan.

Cheerfulness : Neşe. Keyiflilik. Şenlik. Neşelilik.

Uncheerful : Sevinli olmayan. Neşesiz. Mutsuz. Neşeli olmayan.

Uncheerfully : Neşeli olmayan bir tarzda. Mutsuz bir şekilde. İsteksizce. Keyifsiz. Neşesizce. Neşesiz. Unhappily.

Be of good cheer : Metin ol. Keyifli olmak. Müsterih olmak. Cesur ol.

Bronx cheer : Yuha. Yuhalama.

Cheer pheasant : Neşeli sülün. Ana vatanı batı pakistan'dan nepal'e kadar uzanan, 1220-3050m arasında açık arazilerde, otlu tepelerde ve seyrek ormanlık arazilerde yaşayan, dişi ve erkek birbirlerine benzeyen fakat erkeğin göğüs tüyleri beyaz etrafı siyah kontörlü, buna karşın dişinin göğüs tüyleri siyah etrafı beyaz kontörlü olan, üreme yaşı bir yaş, 15 nisandan sonra yumurtlamaya başlayan, yıllık yumurta sayısı 18-24 adet, kuluçka süresi 26 gün olan sülün ırkı.

 

Cheered up : Cesaretlendiren. Rahatlatan. Mutlu eden.

Cheer : Teselli etmek. Destekleyici şekilde bağırmak. Sevinçle bağırmak. Bağırarak ya da alkışlayarak yüreklendirmek. Cesaretlendirmek. Keyif. Avutmak. Yardım etmek. Bağırarak yüreklendirmek. Keyiflendirmek.

İngilizce Cheerful Türkçe anlamı, Cheerful eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Cheerful ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Instinctual : İçgüdüsel. Spontane. Doğal. Otomatik.

Exhilarant : Renk katıcı. Heyecan verici. Müferrih. Diriltici. Coşturucu. Canlandırıcı. Hayat verici.

Jaunty : Canlı. Gösterişli. Yaşamından ve kendinden memnun. Havalı. Yaşamaktan ve kendinden hoşnut. Şık. Kaygısız.

Elaters : Mutluluk veren şey. Coşturan kimse. Neşe veren. Elastiklik (eski kullanım). Neşelendiren şey. Bir çeşit böcek (zooloji). Belli bitkilerde sporları dağıtmaya yarayan elastik yapı (botanik terimi). Neşelendiren kimse. Bazı bitkilerde sporları dağıtmaya yarayan elastik yapı. Canlılık katan kimse.

Chipper : Yonga makinesi. Cıvıltılı sesler çıkarmak. Gevezelik etmek. Yongalayıcı. Çene çalmak. Yüzey pürüzlendirici. Kuş gibi cıvıldamak. Şık. Şevkli. Sohbet etmek.

Exhilarating : Neşelendirme. Canlandırıcı.

Eupeptic : Kolay hazmettiren. Sindirimi kolaylaştırıcı. Kolay hazmedilir. Hazmettirici. Öpeptik.

 

Light hearted : Kaygısız. Endişesiz. Karnı geniş. Tasasız. Mutlu. Gamsız.

Lighthearted : Kaygısız. Endişesiz. Tasasız. Gamsız. Karnı geniş.

Boons : Nimet. İyilik. Rahatlık. Lütuf. İhsan. Bağış.

Cheerful synonyms : pollyannaish, airiest, cheering, blithest, aspirant, beatifical, cheerier, bonnier, bacchic, cannier, arch, cosier, atwitter, breezier, spontaneous, applicant, bonny, sunny, willing, calli, athirst for, glad, cheerfully, cheery, canniest, bonniest, airy, catchier, bucked, radiant, buoyantly, cock a hoop, breezy.

Cheerful zıt anlamlı kelimeler, Cheerful kelime anlamı

Depressing : Can sıkan. Acıklı. Hüzünlü. Kasvet verici. İç karartıcı. Kasvetli. Düşürme etkisi yapma. Üzücü. Bunaltıcı. Moral bozucu.

Unhappy : Üzüntülü. Üzgün. Nahoş. Mutsuz. Uygunsuz. Boynu bükük. Yersiz. Şanssız. Beceriksiz. Münasebetsiz.

Sad : Üzüntülü. Üzücü. Kederli. Hüzünlü. Üzgün. Acınacak. Yetersiz. Hayırsız. İç karartıcı. Adam olmaz.

Cheerful antonyms : uncheerfulness, pessimistic.

Cheerful ingilizce tanımı, definition of Cheerful

Cheerful kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Lively. Cheery. Cheering. Animated. Willing. Joyful. Contented. Happy. Having or showing good spirits or joy.