Turkish: Ali Mary'yi sigara içerken yakalandı.
English: A new tax has been imposed on cigarettes.
Turkish: Sigaralara yeni bir vergi konuldu.
English: "Do you have a cigarette?" "No, I only smoke other people's."
Turkish: "Sigaran var mı?" "Hayır, sadece başkalarınınkileri içerim."
English: A lot of human deaths are caused by smoking cigarettes.
Turkish: İnsan ölümlerinin çoğuna, sigara dumanı neden olmuştur.
English: Ali can't stand the smell of cigarette smoke.
Turkish: Ali sigara dumanının kokusuna dayanamaz.
Cigar : Yaprak sigarası. Puro.
Cigar box : Sigara kutusu. Puro kutusu.
Cigar case : Puro tabakası.
Cigar cutter : Puro makası.
Cigar lighter : Sigara yakacağı. Sigara çakmağı. Çakmak.
Cigaret : Mazot. Sigara. Cıgara. Bkz.cigarette.
Cigarette holder : Emzik. Ağızlık. Sigara ağızlığı.
Cigarette case : Sigaralık. Tabaka. Sigara kutusu. Sigara tabakası.
Cigarette : Cıgara. Mazot. Sigara. Çilim.
Cigarette advertising : Sigara reklamı.
Sözcükler, direkt olarak Cig ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Wide : Gen. Engin. Yaygın. Adamakıllı. Alabildiğine. Açık. Uzak. Geniş. Bol.
Bulky : Hantal. İri yarı. Cüsseli. İri cüsseli. Hacimli. Büyük. Gövdeli. Çok yer kaplayan. İri. Kocaman.
Cancer stick : (argo) sigara.
Oversized : Büyük boy. Büyük beden.
Grand : Kuyruklu piyano. Muhteşem. Önemli. Büyüklük. Ağırbaşlı. Asil. Soylu. Babaanne. Büyük. Bin dolar.
Puffy : Şişmiş. Abartılı. Kaba. Kabarık. Esintili. Tıknefes. Şişirilmiş. Tantanalı. Püfür püfür esen. Şişik.
Size : Boyut. Tutkallamak. Beden (elbise için). Apre. İrilik. Boy. Sertleştirmek (şapka). Boyutlandırmak. Bilgisayar, bilişim, madencilik alanlarında kullanılır. Ölçü.
Browns : Kızarmak. Karamak. İllinois eyaletinde yerleşim yeri.
Colossal : Büyük. İri yarı. Müthiş. Çok büyük. Şaşırtıcı. Kapı gibi. Devasa. Dağ gibi. Dev. Kocaman.
Monumental : Anıtsal. Heybetli. Koskoca. Muazzam. Abidevi. Çok büyük. Devasa.
Cig synonyms : bear sized, queen sized, large mouthed, medium large, man sized, queen size, king sized, too large, extended, immense, outsized, overlarge, sizable, life sized, king size, epic, humongous, joes, cigarettes, fag, huge, sizeable, larger than life, double, gargantuan, enormous, titanic, large scale, rangy, monstrous, coffin nail, giant, lifesize.
Small : Zayıf. Alçak. Fakir. Mütevazı. Az. Basit. Arka. Ufacık. Küçücük. Hafif.
Little : Birazcık. Az miktar. Önemsiz. Ufak şey. Değersiz. Azıcık. Kısa. Be.az miktarda. Az miktarda. Küçük.
Unimportant : Fındık kabuğunu doldurmaz. Ufak tefek. Mühim olmayan. Hafif. Önemsiz.
Sayfa düzgün görüntülenmiyorsa, lütfen sayfayı yenileyin. (F5)
Bu kısımda Cig kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Cig ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Cig anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Cig ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.