Costume türkçesi Costume nedir

  • Mayo.
  • Giysi.
  • Kostüm.
  • Her türlü dış etkenlerden korunma, güzel ve çekici görünme, bağlı bulunduğu toplumsal sınıfı belirtme, yaşadığı ruhsal durumu dışa vurma, geleneklerin ve modanın etkisini yansıtma amacıyla giyilen, örtünülen, kuşanılan doğal ya da yapay nesnelerin tümü.
  • Elbise.
  • Tiyatroda rolün gerektirdiği elbise, kostüm.
  • Sahne elbisesi.
  • Kisve.
  • Tiyatro alanında kullanılır.
  • Tayyör.
  • Elbise giymek.
  • Kılık.
  • Kıyafet.

Costume ile ilgili cümleler

English: Ali went to a costume party last weekend.
Turkish: Ali geçen hafta sonu bir kostüm partisine gitti.

English: Ali is wearing a Halloween costume of some sort, but I'm not sure what he's supposed to be.
Turkish: Ali bir tür Cadılar Bayramı kostümü giyiyor Onun ne olması gerektiğinden emin değilim.

English: Ali and Mary attended a costume party.
Turkish: Ali ve Mary kıyafet balosuna katıldılar.

English: Ali invited us to a costume party.
Turkish: Ali bizi bir kostüm partisine davet etti.

English: Ali wears the same costume every Halloween.
Turkish: Ali her Cadılar bayramında aynı kostümü giyer.

Costume ingilizcede ne demek, Costume nerede nasıl kullanılır?

Costume adviser : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Giysiler üzerinde giysi yaratıcısıyla birlikte çalışan; giysi örneklerinin çizimine, bunların gerçekleştirilmesine, denenmesine yardımcı olan; belirli bir film, bir yayın için gerekli giysilerin sağlanması, seçilmesi, kullanılmasına bakan kimse. Giysici.

 

Costume assistant : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Çalışmalarında baş giysiciye yardımcı olan kimse. Baş giysici yardımcısı.

Costume ball : Kıyafet balosu. Misafirlerin maskeler taktıkları ve kimliklerini gizledikleri sosyal dans.

Costume designer : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Giysilerin dikimiyle uğraşan kimse. Giysi tasarımcısı. Giysi örnekleri çizen, yeni giysi örnekleri yaratan kimse. Giysi yaratıcısı. Terzi. Kostüm tasarımcısı. Yönetmenin yorumuna uygun olarak, bir oyunun giysilerini tasarlayarak çizen sanatçı.

Costume director : Başgiysici. Baş giysici. Bir filmin, televizyon oyununun giysiyle ilgili bütün işlerini yöneten kimse. Sinema, televizyon, tiyatro alanlarında kullanılır. Bir oyunun giysilerini, giysi örneklerini çizen ve bu alanda her çeşit çalışmayı yöneten sanatçı ya da uzman.

Costume on hire : Sahnede rol gereği giyilmek için kiralanmış giysi. Kiralanmış giysi.

Costume mistress : İşliklerde baş kadın oyuncuların giyinmesine yardımcı olan kimse. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Giydirici.

Costume master : Giysilik sorumlusu. Giysiliğin düzeninden, ve giysilerin korunmasından, onarılmasından sorumlu kişi.

Costume play : Oyuncuların kostümler giydikleri oyun. Kostüm oyunu. Kostümlü oyun.

Costume property : Oyunlarda giysiler için gerekli olan ve oyun kişisini belirleyen takı. Giysi takısı.

İngilizce Costume Türkçe anlamı, Costume eş anlamlısı

 

Sözcükler, direkt olarak Costume ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Absurd theatre : İnsanın yaşama, doğaya olan uyumsuzluğunu, doğadan kopmuşluğunu sezdirici bir yolla xx. yüzyıl ortasında yeni bir öz ve biçimle veren tiyatro türü. aristocu anlamda usla bağdaşmaz bir öz ve biçim kullanır. örn. samuel beckett ve eugene lonesco'nun ilk oyunları. (us-dışı tiyatro). Absürt tiyatro.

Fancy dress : Maskeli balo kıyafeti. Karnaval kıyafeti. Karnaval giysisi. Maskeli balo vb gibi etkinliklerde giyilen kıyafet. Maskeli balo elbisesi. Kıyafet balosu elbisesi.

Coat and skirt : Etek ceket.

Rig out : Giydirmek. Süslenip püslenmek. Aşırı şık giyinmek. Çok şık giyinmek. Teçhiz etmek. Giyinip kuşanmak. Donatmak.

Garmenting : Giyecek. Giydirmek. Örtü. Giyim eşyası. Giyim. Esvap.

Masquerade : Maskeli balo kostümü. Maskara. Kendini ... olarak tanıtmak. Maskeli balo. Maskeli baloya katılmak. Gerçeği gizleme. Kendini olarak tanıtmak. Sahte tavır takınmak. Kılığına girmek. Olduğundan başka görünmek.

Tog up : Süslenip püslenmek. Çok şık giyinmek. Giyinip kuşanmak. Giydirmek. Şık giyinmek. Süslenmek. Aşırı şık giyinmek.

Actor manager : Aynı zamanda tiyatroyu yöneten oyuncu için kullanılan terim. Oyuncular topluluğunu temsil eden oyuncu. Toplulukbaşı. Oyuncu-yönetmen. Bir oyuncunun aynı zamanda bir tiyatroyu yönetmesiyle aldığı ad. bizde özel ve ödenekli tiyatrolarda böyledir. Oyuncu yönetici. Aktör yönetmen.

Costume synonyms : tog out, gussy up, deck up, enclothe, costumed, swimming suit, attirement, raiment, prink, analyze, caparisoned, fig out, bathing suit, garbing, habilitate, garbs, bib and tucker, swimwear, tog, bathing dress, alley theme, dress up, abstract theatre, bathing trunks, swimsuit, fit out, wardrobe, garment, appearance, endue, costuming, endued, guises.

Costume zıt anlamlı kelimeler, Costume kelime anlamı

Underdress : Hafif giyinmek. Kötü giyinmek. İçine giydirmek. Sade giyinmek. Altına giymek.

Undress : Soymak. Giysilerini çıkarmak. Üniforma. Sargısını açmak. Elbiselerini çıkarmak. Dökülüp saçılmak. Ev elbisesi. Soyunmak. Gündelik elbise.

Costume ingilizce tanımı, definition of Costume

Costume kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Esp., the distinctive style of dress of a people, class, or period. Dress in general.