Defocusing türkçesi Defocusing nedir

  • Konunun odak dışı kılınmasıyla görüntüye bulanık bir görünüş sağlama.
  • Ayarsızlık.
  • Sinema, televizyon alanlarında kullanılır.
  • Fokus ayarsızlığı.
  • Bulamklaştırma.

Defocusing ingilizcede ne demek, Defocusing nerede nasıl kullanılır?

Defocus mix : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Zincirlemede, ilk çekimin son görüntülerinin gittikçe bulanıklaşması; ikinci çekimin ilk görüntülerinin gittikçe seçikleşmesi durumu. Bulanık zincirleme.

Defocus : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Alıcı yönetmenine, görüntüyü bulanıklaştırması için verilen komut. Bulanıklaştır.

Defocusea dissolve : Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Bulanık zincirleme. Zincirlemede, ilk çekimin son görüntülerinin gittikçe bulanıklaşması; ikinci çekimin ilk görüntülerinin gittikçe seçikleşmesi durumu.

İngilizce Defocusing Türkçe anlamı, Defocusing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Defocusing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Focalisation : Odaklaştırma. Fokalizasyon. Odaklanma. Odağa getirme eylemi. Odaklama. Bir enfeksiyonun sınırlı bir alana hapsedilmesi (ayrıca focalization).

Intemperateness : Öz kontrolsüzlük (konuşma veya hareketlerde). Ölçüsüzlük. İtidalsizlik. Aşırılık. Kontrolsüzlük. Oburluk.

 

Deactivation : Bir ortamda tepkimeye neden olan etkin bileşenin niteliğinin güçsüzleştirilmesi ya da niceliğinin azaltılması. Deaktivasyon. Etkizleştirme. Etkisizleştirme. Etkinsizleştirme. Etkinliğin kaldırılması. Etkinlik giderme.

Focusing : Seçik bir görüntü elde etmek amacıyla, görüntüyü tam odak noktasına düşürmek için alıcı merceğinde yapılan ayarlama. Bir mercek ya da bir ayna ile. ışığı bir noktada toplama işlemi. bir alt-üşek ışınları borusunda bir elektriksel ya da mıknatıssal mercekle eksicik demetinin bir noktada toplanması. Bir çekide toplanma. Bir şeye odaklanma. Odaklama. Fizik, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Odak seçimi. Bir kameranın optik sisteminin doğru ayarı. Odaklanma.

Maladjustment : Kötü ayar. Çevresel ilişkilerde sorun yaratma ve bu sorunları çözmede başarısız kalma durumu. Uyarsızlık. Uymayış. Uymama. İntibaksızlık. İntibak edemeyiş. Uyumsuzluk.

Focalization : Odağa getirme eylemi. Odaklanma. Odaklama. Odaklaştırma. Fokalizasyon. Bir enfeksiyonun sınırlı bir alana hapsedilmesi (ayrıca focalisation).

Conclusion : Hüküm. Sonuç bölümü. Vargı. Ceza. Anlaşma. Karar. Nihayet. Yargı. Son. Tümdengelimci bir dizgede sayıltılardan kaynaklanan ve bilinen çıkarım kuralları yoluyla türetilen sonuçlar.

Termination : Sonlandırma. Çekim eki. Hukuk, gramer, ekonomi, veterinerlik alanlarında kullanılır. Bitiş. Bitim. Fiil ve ad kök veya gövdelerine zaman ve şahıs kavramını yüklemek için kullanılan ek: || tek. şah. -di-m (bil-di-m), -im (öğrenci-y-im) tek. şah. -di-n (bil-di-n), -sin (öğrenci-sin) tek. şah. -di (bil-di), (öğrenci, öğrenci-dir) çokl. şah. -di-k (bil-di-k), -iz (öğrenciy-iz) çokl. şah. -di-niz (bil-di-niz), -sin-iz (öğrenci-sin-iz) çokl. şah. -di-ler (bil-di-ler -ler, -dir-ler (öğrenciler, öğrenci-dirler) vb. Düşme nedenleri. Bağlantı ucu. Doğum. Son.

 

Disproportions : İki şey arasında beklenen oranın kaybolmuş olması hali. Asimetrik. Oransızlık. Orantısız. Nispetsizlik. Orantısızlık.

Maladjustments : Uymayış. İntibaksızlık. İntibak edemeyiş. Kötü ayar. Uyumsuzluk. Uymama.

Defocusing synonyms : disproportion, ending.

Defocusing zıt anlamlı kelimeler, Defocusing kelime anlamı

Activation : Etkinleştirme. Etkinleşme. Bir öğecik çekirdeğinin, uygun bir ışınımla dövülerek ışımetkin duruma getirilmesi. Aktifleştirme. Uygulama. Etkilenim. Harekete geçirme. Canlandırma. Görevlendirme.