Disgusting türkçesi Disgusting nedir
- Tiksindirici.
- Mendebur.
- Nefret uyandıran.
- Korkunç.
- Nefret uyandırıcı.
- Berbat.
- İğrenç.
- Bıktırıcı.
- Müstekreh.
Disgusting ile ilgili cümleler
English: It was the most disgusting thing I've ever tasted.
Turkish: Bu şimdiye kadar tattığım en iğrenç şeydi.
English: Throw out from here this disgusting dog!
Turkish: Bu iğrenç köpeği buradan at!
English: Ali doesn't think it's disgusting to eat certain insects.
Turkish: Ali bazı böcekleri yemenin iğrenç olduğunu düşünmüyor.
English: Smoking is a disgusting habit.
Turkish: Sigara içmek iğrenç bir alışkanlıktır.
English: The magazine is researching the most disgusting insects on the planet.
Turkish: Dergi gezegendeki en iğrenç böcekleri araştırıyor.
Disgusting ingilizcede ne demek, Disgusting nerede nasıl kullanılır?
Disgusting thing : Cife.
Being disgusting : İğrençlik.
Disgustingly : Tiksindirici bir şekilde. Nefret ederek. İğrenerek. Midesi bulanarak. İğrenç bir şekilde. Bıktırıcı bir halde.
Disgustingness : Nefret uyandırıcı olma durumu. İğrençlik. Mide bulandırıcı olma durum.
Disgust at : Nefret etmek.
Disgust with : Nefret etmek.
Disgusted at : -den iğrenmiş.
With disgust : Nefretle.
Feeling disgust : İğrenme duygusuna maruz kalma. Bıkkınlık hissetme. Nefret hissetme.
In disgust : Tiksintiyle. Nefretle.
İngilizce Disgusting Türkçe anlamı, Disgusting eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Disgusting ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Cruddy : Çok pis. Kötü. Bir işe yaramaz. Kalitesi. Kirli.
Distasteful : Nahoş. Hoşa gitmeyen. Antipatik. Tatsız.
Abysmal : Çok. Hudutsuz. Kesif. Derin. Çok kötü. Dipsiz. Sonsuz. Koyu. Çok derin.
Repellant : Uzaklaştırıcı. İtici.
Bad : Sahte. Terbiyesiz. Kem. Zarar. Küfürlü. Çürük. Yıkım. Aynasız. Rahatsız. Bir dürtüş ya da vuruşa karşı korunmak için yapılan, yerinde ve yeterli olmayan çelgi.
Crummier : Kırıntılarla dolu. Daha aşağı nitelikte olan. Tapon. Bakımsız. Kötü. Köhne.
Accurst : Lanetli. Uğursuz.
Abhorrently : Nefret uyandırarak. Nefret edecek şekilde. İğrenç bir şekilde. İğrenç bir biçimde.
Appalling : Müthiş. Çok kötü. Rezil. Dehşet verici. Ürkünç. Dehşete düşüren.
Slovenly : Baştan savma. Pis. Şapşal. Baştansavma. Kötü yapılmış. Pasaklı ve tembel. Hırpani kılıklı. Kirloş. Savruk. Pasaklı.
Disgusting synonyms : skanky, crueler, repelling, cruel, sickening, beastlier, foul, irksome, dree, loathsome, dire, tedious, wicked, prosier, cruelest, repellent, odious, crummiest, direr, stodgy, awed, scuzzy, awful, brattiest, hateful, loathly, cloying, fulsome, accursed, prosy, beastliest, revolting, aversive.
Disgusting zıt anlamlı kelimeler, Disgusting kelime anlamı
Inoffensive : Mazlum. Zararsız. Tehlikesiz. Kendi halinde. Zararı dokunmayan. İncitmeyen.
Disgusting ingilizce tanımı, definition of Disgusting
Disgusting kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Sickening. Offensive. That causes disgust. Revolting.
Bu kısımda Disgusting kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Disgusting ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Disgusting anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Disgusting ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.