Extoller türkçesi Extoller nedir

  • Son derece övgüler düzen veya komplimanlar yapan kimse.
  • Yücelten.
  • Öven.
  • Diğerini öven metheden kimse.

Extoller ingilizcede ne demek, Extoller nerede nasıl kullanılır?

Extollers : Yücelten. Öven. Son derece övgüler düzen veya komplimanlar yapan kimse. Diğerini öven metheden kimse.

Extolled : Övmek. Methetmek. Yüceltilmiş. Övülmüş.

Extoll : Yere göğe koyamamak. Göklere çıkarmak. Ululamak. Methetmek. Yere göğe sığdıramamak. Yüceltmek. Övmek.

Extolling : Methetmek. Övme. Övmek. Yüceltme.

Extolls : Yere göğe koyamamak. Ululamak. Göklere çıkarmak. Övmek. Yere göğe sığdıramamak. Methetmek. Yüceltmek.

Extorsively : İrtikap niyetiyle. Tehdit ve korkutma yoluyla. Gasp ederek. Dolandırarak. Dolandırma amaçlı. Dolandırıcılık yaparak. Şantajla. Zorbalıkla. Zorlayıcı bir şekilde.

Extorsion : Gaspçı. Ekstorsiyon. Bir şeyleri (para, bilgi, vb.) elde etmek için tehdit veya güç kullanma. Zorbalıkla alma. Bir organın dışa doğru dönmesi.

Extort a confession : Zorla söyletme. Güç kullanarak itiraf alma.

Extol : Göklere çıkarmak. Yere göğe sığdıramamak. Yere göğe koyamamak. Methetmek. Yüceltmek. Övmek. Ululamak.

Extols : Ululamak. Yere göğe koyamamak. Yüceltmek. Methetmek. Yere göğe sığdıramamak. Göklere çıkarmak. Övmek.

 

İngilizce Extoller Türkçe anlamı, Extoller eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Extoller ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Eulogistic : Övgü niteliğinde.

Meliorative : İyileştiren. Düzeltici. Yükseltici. Düzelten. Kötü anlamlı bir kelimenin zamanla iyi bir anlam kazınması olayı: et.’de çok defa yablak «kötü, fena» kelimesi ile birlikte kullanılan yabız yablak «kötü, fena» anlamından xvı. yüzyıldan sonraki gelişme ve ses değişmesi ile bugün tt.’de yavuz şekline ve «iyi, yiğit, kahraman» anlamlarına dönüşmüş olması gibi. yavuz sultan selim; o yavuz adamdır vb. yahşı «iyi» kelimesinin zıt anlamlısı olan yaman «kötü» kelimesindeki anlam iyileşmesi de yavuz’a paralel bir gelişme göstermiştir. aynı gelişme et. emgek «ızdırap, eziyet, mihnet» emgek emgenmek «acı çekmek, ızdırak çekmek» kelimesinden değişen emek «çekilen zahmet, herhangi bir iş için gösterilen özen, harcanan beden ve kafa gücü» kelimesi için de söz konusudur: bu gelişmede onun büyük emeği vardır vb. Islah eden. Anlam iyileşmesi. İyileştirici.

Eulogizers : Sitayişle bahseden. Metheden. Öven methiyeler düzen kimse. Methiye yazan veya söyleyen kimse. Göklere çıkartan kimse. Sena eden.

Glorifying : Şereflendirilen. Övme. Tapınan. Göklere çıkaran.

Exalters : Göklere çıkartan. Yükselten. Gururlandıran. Metheden. Sevindiren. Paye veren. Kuvvetlendiren. Aşka getiren.

Encomiastic : Meddah. Methiye yazan ve söyleyen kimse. Kaside yazarı. Methiye dizen.

Exalter : Aşka getiren. Metheden. Paye veren. Gururlandıran. Yükselten. Göklere çıkartan. Sevindiren. Kuvvetlendiren.

 

Clapper : Klaket. Eski tiyatrolarda oyunun alkışlanacak yerlerinde seyirciyi etkileyip alkışlamasını sağlayan görevli kişi. oyunun tümünü onaylatabilmek için yığının tepkisinden yararlanan şakşakçı, yaptığı iş karşılığında belli bir ücret alırdı. Alkışçı. Eski tiyatrolarda alkışlamak için parayla tutulan kişi. (bk. şakşakçı). Şakşakçı. Kaynana zırıltısı. Çan tokmağı. Alkışlayıcı kimse. Çan dili.

Eulogizer : Methiye yazan veya söyleyen kimse. Sitayişle bahseden. Göklere çıkartan kimse. Öven methiyeler düzen kimse. Metheden. Sena eden.

Extoller synonyms : extollers, applauder, lauder, commendatory, communicator, approbatory, laudator, laudative, eulogistical.

Extoller ingilizce tanımı, definition of Extoller

Extoller kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : One who extols. One who praises.