Headpin türkçesi Headpin nedir

  • Oyuncuya en yakın labut.
  • Oyuncuya en yakın labut (bowling).
  • Baş labut.

Headpin ingilizcede ne demek, Headpin nerede nasıl kullanılır?

Headpins : Oyuncuya en yakın labut. Baş labut. Oyuncuya en yakın labut (bowling).

Headpiece : Karyola başlığı. Kafa. Akıl. Başlık. Miğfer. Şapka lambası projektörü. Süslü yazı başlığı. Lento. Üst kısım.

Headpieces : Süslü yazı başlığı. Lento. Karyola başlığı. Başlık. Şapka lambası projektörü. Üst kısım. Miğfer. Kafa. Akıl.

Headphone : Telefon veya radyo kulaklığı. Telefon kulaklığı. Telefon kulaklık. Kulaklık.

Headphone jack : Kulaklık girişi. Kulaklık prizi. Kulaklık fişi. Kulaklık çıkışı.

Head ache : Baş ağrısı.

Crystal headphone : Kristal kulaklık.

Pair of headphones : Kulaklık.

Head amp : Kafa. Kafa amfi. Sadece yükselteçlerden oluşan ve çıkış sinyalinin sese dönüşebilmesi için hoparlöre ihtiyaç duyan cihaz.

Head and shoulders : Hisse senedi piyasasında uygulanan teknik analizde kullanılan fiyatların insan omuzu gibi düz bir seyir izlerken aniden yükselip tekrar omuz hizasına düştüğünü gösteren şekil. Kat kat. Baş ve omuzlar.

İngilizce Headpin Türkçe anlamı, Headpin eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Headpin ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Kingpin : En nüfuzlu kişi. Ana çivi. Kilit noktasında bulunan. En öndeki kuka. Baş. En önemli kimse. Koşum çivisi. Elebaşı. En önemli kişi. Mafsal çivisi.

Pin : İğne. Saplama. Dip gömleği üzerinde bulunan ve duyun (lamba taşıyıcının) ve özellikle süngü duyların içindeki kertiğe giren ufak metal çıkıntı. bk. süngü dip. Yüklemek (suç). Açmaza almak (satranç). İç içe geçen ya da başka bir parça üzerine eklenenlerin bağlantısı için kullanılan değişik kalınlık ve uzunluktaki bir yanı yivli yuvarlak maden kama. Broş. Kıpırdayamaz hale sokmak. Perçinlemek. İliştirmek.

Headpin synonyms : bowling pin, headpins.