Sur nedir, Sur ne demek

Sur; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de özel olarak kullanılır. kökeni arapça dilinden gelmektedir.

  • Kale duvarı
  • Uğur, alın yazısı, talih.
  • Diyarbakır iline bağlı ilçelerden biri.

"Sur" ile ilgili cümle

  • "Kıyamet kopar gibi bir velvele koptu, bütün ordu surların üstüne atıldı." - Y. K. Beyatlı

Yerel Türkçe anlamı:

Yüz, çehre (çoğunlukla sıfat sözcüğüyle birlikte kullanılır) : Başım öyle ağrıyor ki surum sıfatım dağılıyor

Kırmızı, al : Sur kalemin yok mu?

Uğur, alınyazısı : Atta, avratta, yurtta sur var.

Alınyazısı, uğur.

İnce zar.

Ette ince yağ katmanı.

Sıra: Arkası suru yetdi.

1.Ağacın dış kabuğu ile gövdesi arasındaki ince zar. 2.Yumurtanın zarı.

Veterinerlik alanındaki anlamları:

Herbir lifte iki renk modeli bulunan lif rengi.

İngilizce'de Sur ne demek? Sur ingilizcesi nedir?:

sur

Gezilecek görülecek bir yer, şehir olarak tanımı:

Diyarbakır ilinde, merkez ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

Sur anlamı, kısaca tanımı:

Kale : Düşmanın gelmesi beklenilen yollar üzerinde, askerî önem taşıyan şehirlerde, geçit ve dar boğazlarda güvenliği sağlamak için yapılmış olan kalın duvarlı, burçlu, mazgallı yapı, kermen. Malatya iline bağlı ilçelerden biri. Satranç tahtasının dört köşesine dikilen, tahtanın bir tarafından diğer tarafına kadar düz olarak boş hanelerde gidebilen kale biçiminde taş. Denizli iline bağlı ilçelerden biri. Takımla oynanan bazı top oyunlarında topun sokulmasına çalışılan yer. Genellikle bir düşüncenin savunulduğu, sürdürüldüğü yer.

 

Uğur : Hedef, amaç, erek, gaye, yol. Ön veya yan. Talih, şans. Bu nitelikte olduğuna inanılan şey. Bazı olaylarda görülen ve insana iyilik getirdiğine inanılan belirti veya bazı nesnelerde var olduğuna inanılan iyilik kaynağı. İyi nitelik, meymenet, kadem.

Alın : Bazı şeylerin önü, ön yüzü. Bir ocakta her türlü ayak, galeri, baca, kuyu ve yolun ilerletilmekte olan yüzeyi. Karşı. Yüzün, kaşlarla saçlar arasındaki bölümü.

Talih : Şans.

Diyarbakır : Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri.

Bağlı : Bir kimseye, bir düşünceye, bir hatıraya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, sadık, tutkun. Kapatılmış olan, kapalı. Bir bağ ile tutturulmuş olan. Halk inanışına göre, büyü etkisiyle cinsel güçten yoksun edilmiş (erkek). Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste. Sınırlanmış, sınırlı. Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan.

Biri : Bilinmeyen bir kimse. Bir tanesi.

Sur salmak : Bir işi yinelemek.

Diğer dillerde Sur anlamı nedir?

İngilizce'de Sur ne demek? : [SUR] prep. on, upon; onto; over, after; toward

adj. sure, safe; certain, secure; confident, dependable, positive; sound, steady; unerring, unfailing

n. south, direction opposite north on the compass, direction at one's right when facing the rising sun

Fransızca'da Sur : ekşi

Almanca'da Sur : Mauer, Stadtmauer

Rusça'da Sur : n. судьба (F), стена (F), рог (M), свадьба (F)