Hydronium türkçesi Hydronium nedir

  • H3o+; tüm asitlerde bulunduğu varsayılan, suyla birleşmiş hidrojen yükünü. (oksonyum ve hidroksonyum adı ile de bilinir.).
  • Hidronyum.
  • Kimya alanında kullanılır.

Hydronium ingilizcede ne demek, Hydronium nerede nasıl kullanılır?

Hydronium ion : Hidronyum iyonu. Bir molekül su almış hidrojen iyonu (h3o). Bir su molekülünün diğer bir su molekülünden bir proton alması sonucu oluşan iyon, h3o+.

Hydrone : Hidron.

Hydronephrosis : Hidronefroz. Hidronefrozis. Böbrekte idrar toplayıcı sistemde genişleme. Böbrek pelvisinin ve kalikslerin idrar birikmesi nedeniyle genişlemesiyle böbreğin ilerleyici atrofisi, kistik genişlemesi ve tıkanmayla belirgin patolojik değişim. idrar yollarındaki tıkanmaya rağmen, glomerüler filtrasyonun sürekli olarak devam etmesinden kaynaklanır.

Capsular hydronephrosis : Perinefrik yalancı kist. Kapsüler hidronefrozis.

Quinhydrone : Kinhidron. Kuinhidron.

Hydro extract : Santrifüjlemek. Suyunu almak.

Hydroboron : Hidroboron.

Hydrobios : Su yaşamı. Suda yaşayan hayvan ve bitkilerin bulundukları ortam.

Hydrobiology : Hidrobiyoloji. Sucul canlıları inceleyen bilim dalı. Suda yaşayan bitki ve hayvanlar ile çevrelerini inceleyen bilim dalı.

Hydro : Hidro. Kaplıca. Deniz uçağı. Su (ile ilgili). Oklahoma eyaletinde yerleşim yeri. Ilıca.

 

İngilizce Hydronium Türkçe anlamı, Hydronium eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Hydronium ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Alcohols : İspirto. Alkoller. Bir ya da daha çok hidroksil kökü içeren ve (r) bir aril ya da alkil kökü olmak üzere, r—oh genel formülü ile gösterilen alifatik bileşikler. örn. etil alkol (c2h5oh). İçki. Alkol.

Aldehydes : Aldehit. Bir (r) alkil köküne ya da hidrojene bağlanmış, (-cho) formil kökünü taşıyan organik bileşikler. Aldehitler.

Aliphatic compounds : Alifatik bileşikler. Düz ya da dallanmış karbon iskeletinden türemiş olan hidrokarbonlar sınıfı. örn.

Active passive metal : Özgürce yenime uğrarken potansiyeli, edilginleşme potansiyelinin üzerine yükseltildiği zaman, etkin durumdan edilgin duruma geçen metal ya da alaşım. Etkin-edilgin metal.

Activated coal : Çözeltilerden renk giderme ya da gaz karışımlarından kimi gazlan ayırma amacıyla yüze yutma özelliği geliştirilmiş kömür. Aktif kömür. Etkin kömür. Etkinleştirilmiş kömür.

Additive properties : Bir dizgede birim ya da kesimlerdekilerin toplanmasıyla belirlenen kütle, erke gibi özellikler. Eklenik özellikler.

Alabaster : Kaymaktaşı. Albatr. Sumermeri. Alçı taşı. Kaymaktaşından yapılan. Caso4. 2 h2o; 120°c'a dek ısıtılınca suyunun 3/4'ünü yitirerek alçıya dönüşen ak renkli yumuşak mineral. Akmermer. Sumermeri kaymaktaşından. Su mermerinden yapılan.

Acid salt : Asit tuzu. Sodyum klorit. Asit tuz. Aynı zamanda asit olan tuz. Bileşimindeki asit hidrojenlerinin bir bölümü metallerle yer değiştirmemiş olan tuz. örn. sodyum bikarbonat (nahco3).

 

Acid radical : Bir asidin negatif parçası. Bir asit molekülünün, yükünleştiğinde protonlarından ayrılan ve tepkimelerde tek bir parça gibi davranan no3-, so24 gibi, eski yüklü parçası. Asit kökü. Asidik hidrojeni ayrıldıktan sonra kalan asit molekül kalıntısı. Bir ya da daha fazla hidrojen iyonları kaybından yaratılan kökçe.

Hydronium synonyms : hydroxonium, additive, acier inoxydable, alcoholometry, active metals, aliphatic saturated compounds, acidimetry, alicyclic compounds.