İçme nedir, İçme ne demek

  • İçmek işi.
  • İçinde birtakım mineraller ve tuzlar bulunan, suyu ilaç olarak ve çoğunlukla iç sürdürmek için içilen kaynak, içmece

"İçme" ile ilgili cümle

  • "Lokantaya bir iki kadeh rakı içmeye giderdi." - A. Ş. Hisar

Gezilecek görülecek bir yer, şehir olarak tanımı:

Elâzığ ilinde, İçme nahiyesine bağlı bir bölge. Muğla ili, Milâs belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

İçme anlamı, kısaca tanımı:

İçme suyu : İçilebilecek nitelikte olan su.

Yeme içme : Türlü yiyecek ve içeceklerle beslenme.

İçmece : İçme.

İçmek : Sigara, nargile vb.nin dumanını içe çekmek. İçki kullanmak. Bir sıvıyı ağza alıp yutmak. Bir şey, bir sıvıyı içine çekmek, emmek.

Ağzıyla içmesini bilmek : Sözünü, sohbetini karşıdaki kişiyi incitmeyecek bir biçimde ayarlamak.

Ant içmek : Bir şeyi yapmaya veya yapmamaya söz vermek, yemin etmek.

Ayranı yok içmeye atla gider sıçmaya : Yoksulluğuna bakmadan gösteriş yapmaya kalkanların gülünçlüğünü anlatmak için kullanılan bir söz.

Beylik çeşmesinden su içme : "resmî işlerde dikkatli olmak gerekir" anlamında kullanılan bir söz.

Çorba içmeye çağırmak : Yemek yemeye çağırmak.

Gözü su içmemek : Güvenmemek.

Kimi köprü bulamaz geçmeye kimi su bulamaz içmeye : İnsanların nasipleri arasındaki tutarsızlıkları belirten bir söz.

 

Komşu kızı almak kalaylı kaptan su içmek gibidir : "komşu kızını almaya karar veren, ailenin ve kızın durumunu, gidişini iyi bildiğinden içi rahat olarak bu ilişkiyi kurar" anlamında kullanılan bir söz.

Şehadet şerbetini içmek : Şehit düşmek.

Şerbet içmek : Sözlenmek veya nişanlanmak üzere tarafların anlaşması durumunda şerbet içilerek tören yapmak.

Sigara içmek : Sigarayı bir ucundan yakıp öbür ucundan dumanını emerek içine çekmek.

Tütün içmek : Tütünü yakıp dumanını içine çekmek.

Üstüne bir bardak su içmek : Bir işten umudunu kesmek, o işin olacağına inanmamak, o işten vazgeçmek.

Üzerine bir bardak su içmek : Üstüne bir bardak su içmek.

Yemeden içmeden : Vakit geçirmeden, hemen.

Yemeden içmeden kesilmek : Bir üzüntü veya heyecan sebebiyle yiyemez, içemez duruma gelmek, iştahı kesilmek.

Yemin içmek : Ant içmek.

Yiyip içmek : Karın doyurmak, beslenmek.

Mineral : Normal sıcaklıkta doğada katı durumda birtakım maddelerle karışık veya birleşik olarak bulunan veya kimyasal yollarla elde edilen inorganik madde. İçinde inorganik maddeler bulunan.

Tuzla : İstanbul iline bağlı ilçelerden biri. Kıyılarda, tava denilen havuzlara deniz veya göl suyu akıtıldıktan sonra kurutularak tuz çıkarılan yer, memleha. Tuzlak. Davarlara kırda tuz verilen düz, taşlık ve kayalık yerler.

İlaç : Çare, önlem. Bir hastalığı iyi etmek veya önlemek için türlü yollarla kullanılan madde, em, deva.

Çoğunluk : Sayı üstünlüğü, ekseriyet, azınlık karşıtı.

Sürdürmek : Devam ettirmek. Sürme işini yaptırmak. Bir durumun, bir şeyin sürmesini, olmasını sağlamak.

 

Kaynak : Herhangi bir enerjinin oluşup çevreye yayıldığı yer. Herhangi bir bilim dalında yazılmış olan yazı veya eserlerin bütünü, literatür. İki metal veya yapay parçayı ısıl yolla birleştirme yöntemi, kaynaştırıp yapıştırma işi. Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge. Araştırma ve incelemede yararlanılan belge, referans. Bir şeyin çıktığı yer, menşe. Sırayı beklemeden başkalarının hakkını alarak mevcut sıranın ön taraflarına girme işi. Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz.

İçme ile ilgili Cümleler

  • Karım genellikle gece kahve içmez ve ben de içmem.
  • Hiç içme suyumuz yok.
  • İçmek için başka bir şey olmalı.
  • İçmek için çok fazla şeyim vardı.
  • Tom, kahvenin içmek için fazla sıcak olduğunu söyledi.
  • Bir sigara içmek zorundayım.
  • Lütfen böyle yüksek sesle şarkı söylemeyi bırakır mısın? Bu ucuz bir içki içme yeri değil.
  • İçme suyunda klor, kurşun ya da benzer kirletici madde bulunması mümkün.
  • İçmek için biraz erken, değil mi?
  • İçme suyundaki asit yağmuru insan sağlığını etkiler.
  • İçmek için bir şey var mı?
  • İçmediğini hepimiz biliyoruz.
  • Erken ölmek istemiyorsan sigara içmeyi bırak.
  • Sigara içmek sağlığın için çok kötüdür.

Diğer dillerde İçme anlamı nedir?

İngilizce'de İçme ne demek? : n. drinking, potation, swig

Fransızca'da İçme : ivrognerie [la]; source [la]

Almanca'da İçme : n. Genuss

Rusça'da İçme : n. питье (N), курение (N), впитывание (N), вода: воды (PL)

adj. питьевой