Kırgılı nedir, Kırgılı ne demek

Yerel Türkçe'deki anlamı:

İnişli yokuşlu : Bizim tepeler hep kırgılıdır.

Kırgılı kısaca anlamı, tanımı

Kırg : Kırk

Kırgı : Dağ eteği. Dağ ve yaylaların yalçın, sarp, keskin yerleri. Taşlık arazi : Kırgıda sürü otlar mı?. [Bakınız: kıran]. Bayır yer. Şahin kuşu. Atmaca : Kırgı tavukları kaptı. Gövdeden ayrılmış ve yaprağı dökülmüş ince ağaç dalı. Kumaşa yapılan pili : Entarinin kırgıları iyi olmamış. Kuru otun hayvanın yemediği kalın kısmı. Küçük parça: Odunun kırgısı.

Kırgıl : Kır saçlı insan ya da kır tüylü hayvan. Ağaçtan oyularak yapılmış tekne : Gürgenden iyi kırgıl olur. Saçına, sakalına ak düşmüş, kıranta. Yarısa k, yarısı siyah olan saç, sakal. (bk. kırgıllık) Saça, sakala ak düşme. Elâzığ ili, Başyurt bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Kütahya şehrinde, Emet ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi. Samsun kenti, Salıpazarı belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

İnişli yokuşlu : İnişli çıkışlı.

Tepeler : Ardahan ilinde, Yalnızçam bucağına bağlı bir yerleşim yeri.

Yokuşlu : Yokuşu olan. Artvin ilinde, Kılıçkaya nahiyesine bağlı bir yer. Diyarbakır ilinde, Dicle belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer. Rize ili, Kalkandere belediyesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Siirt şehri, Bağgöze nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Trabzon ili, Yomra belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yer.

 

İnişli : İnişi olan, bayır aşağı.

Tepel : Biçilen ot ya da ekin bağlamı. Alnında ak leke olan (inek, öküz ve benzerleri hayvanlar): Bizim tepeli bulamıyorum. Ot yığını. Bir şeyin en üstteki kısmı. Küçük dağ.

Yokuş : Aşağıdan yukarıya gittikçe yükselen eğimli yer, iniş karşıtı.

Yoku : Leke, iz, kalıntı, bulaşık. Dibektaşı.

Bizi : Çarık dikmek için kullanılan demir, ağaç çivi.

Tepe : Bir şeyin en üstteki bölümü. Başın üst, kafatasının iki kulak arasında kalan bölümü. İkizkenar bir üçgende eşit kenarların kesişme noktası. Yüksekliği genel olarak birkaç yüz metreyi geçmeyen, çok kez tek başına, yamaçları yatık yer biçimi. Birinin yanı başı, baş ucu. Çokgende veya çok yüzlüde köşelerden her biri. Bir yerin, bir nesnenin vb.nin üstü, hizası. Bakışım ekseni bulunan bir eğrinin veya yüzeyin bu eksenle kesişme noktalarından her biri.

İniş : İnme işi. Araçlı jimnastikte, atlayarak veya hızlanarak araçtan ayrılma durumu. Gerileyiş, çöküş. Yukarıdan aşağıya gittikçe alçalan eğimli yer, yokuş karşıtı.

Hep : Hiçbiri dışta tutulmamak veya eksik olmamak üzere, bütün, tüm olarak. Sürekli olarak, her zaman, daima.

Diğer dillerde Kırdırma oranı anlamı nedir?

İngilizce'de Kırdırma oranı ne demek ? : discount rate