Leave early türkçesi Leave early nedir

  • Erken ayrılmak.

Leave early ile ilgili cümleler

English: Ali advised us to leave early and avoid the morning traffic.
Turkish: Ali erken ayrılmamızı ve sabah trafiğinden kaçınmamızı bize tavsiye etti.

English: Ali needs to leave early today.
Turkish: Ali bugün erken gitmeli.

English: I must leave early tomorrow.
Turkish: Yarın erken ayrılmalıyım.

English: Ali advised Mary to leave early in the morning.
Turkish: Ali Mary'ye sabah erken ayrılmasını tavsiye etti.

English: Ali expected to leave early in the morning, but he overslept.
Turkish: Ali sabah erken ayrılmayı umuyordu fakat o uyuyakaldı.

Leave early ingilizcede ne demek, Leave early nerede nasıl kullanılır?

Leave : Çıkmak. Vazgeçmek. Terketmek. Ruhsat. Kalkmak. Müsaade. Terk etmek. İzin. Veda. Bırakmak.

Early : İlk. Eski. Önceki. Erken. -in başlarında. İlk zamanlarında. Erkenden.

Leave a margin : Açık kapı bırakmak. Pay bırakmak. Bir iş ya da işlemin gelecekte sürüp gidebilmesi için bir olanak bırakma. Açık kapı bırakma.

Leave behind : Ardında bırakmak. Arkada bırakmak. Arkasında bırakmak. Unutmak (eşya). İz bırakmak. Geride bırakmak. Geçmek. Terk etmek. Unutmak.

Leave behind for posterity : Gelecek nesillere bırakmak. Geleceğe miras bırakmak. Gelecek kuşaklar için bırakmak.

Leave cold : Tesir etmemek. Etkilememek. Vız gelmek.