Modifier türkçesi Modifier nedir
- Tamamlayıcı.
- Niteleyici.
- Anlam değiştirici.
- Kristalleştirici.
- Düzenleyici.
- Niteleyen cümlecik.
- Değiştiren şey.
- Değiştirici.
- Dönüştürücü.
- Düzenleyici malzeme.
Modifier ingilizcede ne demek, Modifier nerede nasıl kullanılır?
Modifier bit : Değiştirici.
Modifier gene : Belirli bir fenotipin görüntü derecesini düzenleyen gen. modifikasyon geni. Düzenleyici gen.
Modifier key : Değiştirici tuş. Niteleme tuşu.
Adverbial modifier : Belirteç niteleyeni.
Character modifier : Karakter değiştiricisi.
Modifiers : Değiştiriciler. Değiştiren şey. Tamamlayıcı. Niteleyici.
Modified exponential curve : Değiştirilmiş üstel eğri.
Modified mean : Değiştirilmiş ortalama.
Modified soy protein : Değiştirilmiş soya proteini. Soya protein yapısının asitler, alkaliler veya diğer kimyasal maddeler kullanılması veya değiştirilmesi suretiyle elde edilen bir soya ürünü.
Demodifier : Geriye düzeltici.
İngilizce Modifier Türkçe anlamı, Modifier eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Modifier ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Designator : Belirtici. İşaretleyici.
Transformer : Transformatör. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Dönüştüreç. Kıvıl gerilim ve akımı değiştiren aygıt. Gelen elektrik akımının gerilimini, yeğinliğini değiştiren aygıt. Dönüşümcü. Motorlu jeneratör. Bir dalgalı akınını erkesini değiştirmeden gerilimini değiştirmeye yarayan irkilimle çalışır aygıt. Bugünkü koşullarıyla dünyayı ve kültürü yaratan söylensel kişi.
Commutator : Çevirici. Değiştireç. Komütatör. İki işlerin bir çarpımıyla, ikisinin yerleri değiştirilerek yapılan çarpımın farkı: (a, b) = ab - ba. Değişeç. Bir elektrik üretecinin döngeninde oluşan dalgalı akımı doğru akıma çeviren ve aygıtın dönme ekseni üzerinde bulunan bakır kuşaklardan oluşan parça. Fizik, kimya alanlarında kullanılır. Öndeç.
Alterative : Tedaviye ait. Sağlığa kavuşturucu. Değiştiren ilaç. Değiştiren. Tedavisel. Sağlığa yararlı. İyileştirici.
Exchanger : Para değiş tokuşu yapan kimse. Verişimleyici. Döviz alım satımcısı. Eşanjör. Döviz bozan kimse. Döviz ticareti yapan kişi. Döviz ticareti yapan kimse. Dövizci. Sarraf.
Attributive : Niteleyen. Atfeden. Sıfat. Veren. Niteleyici sözcük.
Adjunct : İkinci dereceden şey. İkinci derecede olan şey. İlave. Mütemmim. Niteleme sözcüğü. Muavin. Tamamlayan. Ek. Yardımcı.
Coordinator : Kordinatör. Eşgüdümcü. Eşgüdümleyici. Koordinatör. Bağlaç. Yürütücü. Sıralayıcı. Bağlayan.
Adjective : Sabitleştiricili. Nitem. Tabi. Bir özne, konu ya da nesneyi niteleyen ve değerleme ölçeklerinde ölçüm sürekliliği üzerindeki çeşitli kesim noktalarını göstermeye yarayan sözcük. Biçimsel. Sıfat gibi kullanılan. Önad. Bağlı. Yüklenç. Sıfat.
Converting : Farklı bir dini resmi olarak kabul etme. Değiştirme. Karşılıklı alp verme. Çevirici. Dönüştürme. Çevirme. Dönüştürülen. Dönüştürülüyor. Dönüştürüyor.
Modifier synonyms : dangling modifier, content word, misplaced modifier, open class word, integrant, assistant stage manager, cistron, variator, finishing, coordinating, amender, shifters, changer, transformers, phrase, transducer, gene, complemental, voltage transformer, collator, modifier bit, qualifier, complement, transformative, processors, factor, processor, commutative, additament, intensive, convertor, intensifier, integral.
Modifier ingilizce tanımı, definition of Modifier
Modifier kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : One who, or that which, modifies.
Bu kısımda Modifier kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Modifier ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Modifier anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Modifier ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.