Sock

Sock nedir English: Ali keeps enough money for a taxi fare home tucked in his sock when he goes out drinking. Turkish: Ali içki içmeye giderken taksiyle eve dönmesine yetecek kadar parayı çorabının içinde saklar. English: I hid ...

Socket nedir English: There are sparks flying out of the electric socket. Turkish: Elektrik prizinden uçuşan kıvılcımlar var. English: I need a socket. Turkish: Bir sokete ihtiyacım var. English: Ali pushed the plug into the ...

Socket for remote control nedir : Duy. İçine bir şey geçirilen delik. Ek bileziği. İki boruyu birbirine eklemekte kullanılan bağlantı parçası. Yuva. Oyuk. Çukur. Duy (elektrik). Priz. Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. For : İçin. Kar...

Socket for uhf antenna nedir : Kovan. Şilifli. Yuva. Ek bileziği. Soket. İçine bir şey geçirilen delik. Çukur. Duy. Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Göz çukuru. For : Namına. -e rağmen. Nedeniyle. Karşılığında. Dolayı. Ocak. Diye...

Socket joint nedir : Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Reze yuvası. Duy (elektrik). Soket. Elektrik akımını almak için fişin sokulduğu yuva; fiş yuvası. İçine bir şey geçirilen delik. Oyuk. Yuva. Şilifli. Kovan. Joint : ...

Socket wrench nedir : Priz. Soket. Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. İki boruyu birbirine eklemekte kullanılan bağlantı parçası. Yuva. Duy. Kovan. Duy (elektrik). İçine bir şey geçirilen delik. Oyuk. Wrench : Burkulmak (b...

Sockeye nedir : Kızıl somon. Kuzey pasifik alanına özgü bir somon balığı. Socked : Dövmek. Tokat atmak. Tokatlamak. Vurmak. [#Socket : Göz çukuru. Reze yuvası. Soket. Oyuk. İçine bir şey geçirilen delik. Duy (elektrik). Duy. Priz. Kovan...

Socking nedir sock : Soket. Kısa çorap. Varsity sock : Varis çorabı. sock : Rüzgarda hareket ederek rüzgarın yönünü belirtmek için kullanılan kumaştan boru. Rüzgar tulumu. Rüzgar yön göstergesi. Havaalanlarında rüzgar yönüne göre uçakla...

Socko nedir sock : Soket. Kısa çorap. Varsity sock : Varis çorabı. sock : Rüzgar yön göstergesi. Rüzgar çorabı. Rüzgar tulumu. Havaalanlarında rüzgar yönüne göre uçakların iniş direktiflerini belirleyen rüzgar yönü göstergesi. Rüzgard...

Sockdolager nedir Sözcükler, direkt olarak Sockdolager ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler. : Öldürücü darbe. Ölüme neden olan darbe. Öldüren darbe. Ezici darbe. Dillies : [#Hoş. Hatı...

Socked nedir : Kovan. Oyuk. Reze yuvası. Soket. Ek bileziği. Yuva. Duy (elektrik). Duy. İki boruyu birbirine eklemekte kullanılan bağlantı parçası. İçine bir şey geçirilen delik. Socket for headphone : Bazı sesli aygıtlarda (ses aygıtı...

Socket for headphone nedir : Soket. Ek bileziği. Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Yuva. İki boruyu birbirine eklemekte kullanılan bağlantı parçası. Çukur. Göz çukuru. Kovan. Priz. Şilifli. For : Süresince. -e elverişli. Zira. Ç...

Socket for tape recorder nedir : Ek bileziği. Elektrik akımını almak için fişin sokulduğu yuva; fiş yuvası. Yuva. Çukur. Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Göz çukuru. İçine bir şey geçirilen delik. Reze yuvası. Şilifli. Soket. For :...

Socket for vhf antenna nedir : Kovan. Duy (elektrik). Duy. Ek bileziği. Göz çukuru. Oyuk. Priz. İki boruyu birbirine eklemekte kullanılan bağlantı parçası. Elektrik akımını almak için fişin sokulduğu yuva; fiş yuvası. Reze yuvası. For : Zira. Diye. -d...

Socket screw nedir : Elektrik akımını almak için fişin sokulduğu yuva; fiş yuvası. Ek bileziği. Göz çukuru. Şilifli. Oyuk. Yuva. Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Duy. Çukur. Reze yuvası. Screw : Aldatmak. Burmaç. Üzeri ...

Sockets nedir English: When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride. Turkish: O Pablo ...

Sockeyes nedir : Kızıl somon. Kuzey pasifik alanına özgü bir somon balığı. Socked : Vurmak. Tokat atmak. Dövmek. Tokatlamak. [#Socket : Ek bileziği. Soket. Yuva. Priz. Çukur. Göz çukuru. Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanı...

Sockless nedir sock : Kısa çorap. Soket. Varsity sock : Varis çorabı. sock : Rüzgar çorabı. Havaalanlarında rüzgar yönüne göre uçakların iniş direktiflerini belirleyen rüzgar yönü göstergesi. Rüzgar yön göstergesi. Rüzgarda hareket edere...

Socks nedir English: Ali had his socks on inside out. Turkish: Ali çoraplarını tersyüz giymişti. English: "Whose socks are these?" "They are my sister's." Turkish: "Bunlar kimin çorapları?" "Kız kardeşimin." English: Ali got...