Off the track türkçesi Off the track nedir

  • (konuyla) ilgisiz veya alakasız.
  • Raydan çıkmış.
  • Pistten veya yoldan çıkmış.
  • Hattan çıkmış.

Off the track ile ilgili cümleler

English: You are way off the track.
Turkish: Sen yoldan çıkmışsın.

Off the track ingilizcede ne demek, Off the track nerede nasıl kullanılır?

Off : Soğutmak. Çıkarmak. Kapalı. Baş. Azalmak. Öldürmek. Dışında. Yanılmak. İndirmek.

The : Belli bir objeyi veya kişiyi veya yeri nitelemek için kullanılır. Belgili tanımlık. Belirli veya spesifik bir kimse veya şeyi ifade etmek veya tanımlamak için kullanılan betimleyici (gramer). Belirli durumlarda isimden önce kullanılır.

Track : Boş film yapımında kullanılan, üzeri duyarkatla örtülü, çok geniş bir tabandan film boylarına göre istenilen ende kesilmiş parçalardan her biri. bir filmin, boşfilmden dolu filme kadarki bütün çeşitlerini anlatır genel terim. henüz birleştirilmemiş ses ve görüntü taşıyan filmler. (kötü anlamda) dikkate değer hiç bir özellik taşımayan, sıradan sinema yapıtı. İzlemek (iz vb). Kuşak. Ses yolu. Dingil genişlği. Pist. Kaydırmayla elde edilmiş çekim. Bir dingil üzerindeki iki tekerleğin orta düzlemleri arasındaki uzaklık. İzini aramak. Mıknatıslı görüntü kuşağı ya da televizyon plağında televizyon iminin oluşturduğu iz.

 

Throw somebody off the track : İzini kaybettirmek.

Went off the track : Yoldan çıktı. Patikadan çıktı. Normal yönünden saptı.

Off the cuff : Düşünmeksizin. Hazırlıksız. Doğaçtan. Düşünmeden. Kafadan. Hazırlıksız olarak.

Off the job : İşsiz. İş dışında.

Off the beaten track : Uzak. Ücra. Sapa. Herkesçe bilinmeyen. Alışılmadık.

Off the cuff remark : Aniden patlak verme. Önceden düşünmeden konuşma. Düşünmeden söylenen öfkeli sözler.

Off the mark : Yanlış. Yanlış veya hedeften uzak.

İngilizce Off the track Türkçe anlamı, Off the track eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Off the track ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Uncontrolled : Murakabesiz. Kontrol altına alınmamış. Güdümsüz. Denetimsiz. Kontrol edilemeyen. Baskısız. Başıboş. İdaresiz. Serbest.

Derailed : Raydan çıkarmak.