Sacred türkçesi Sacred nedir

  • Dinsel.
  • Aziz.
  • Sosyoloji alanında kullanılır.
  • Muazzez.
  • Mübarek.
  • Mukaddes.
  • Saygıdeğer.
  • Bir toplumda ya da bir toplumsal kümede dince yüceltilen ve "dünya işleri"nden ayrı nitelikte olduğuna, ayrı bir düzen içinde yer aldığına inanılan (şeyler).
  • Kutsal.
  • Dini.
  • Kutsi.

Sacred ile ilgili cümleler

English: Cats were sacred animals in ancient Egypt.
Turkish: Eski Mısır'da kediler kutsal hayvandı.

English: Color is the most sacred element of all visible things.
Turkish: Renk tüm görünen şeylerin en kutsal unsurudur.

English: Animals were more sacred than people to the Native Americans.
Turkish: Hayvanlar Amerikan yerlileri için insanların daha kutsaldılar.

English: Cows are sacred to Hindus.
Turkish: İnekler Hindular için kutsaldır.

English: Cows are considered sacred animals in India.
Turkish: İnekler Hindistan'da kutsal hayvanlar olarak düşünülür.

Sacred ingilizcede ne demek, Sacred nerede nasıl kullanılır?

Sacred baboon : Habeşistan maymunu. Maymunlar (primates) takımının, eski dünya màymunugiller (cercopithecidae) familyasından, 70 cm kadar uzunlukta, 50 cm kadar kuyruğu olan, yeşil renkli, afrika'da sürüler halinde yaşayan bir tür.

Sacred beetle : Pislik böceği. Böcekler (ınsecta) sınıfının, kın kanatlılar (coleoptera) takımından, oldukça iri, gübre ve pisliklerin arasında görülen bir eklem bacaklı türü.

 

Sacred cat of burma : Birman kedisi. Burma kutsal kedisi.

Sacred cow : Yargılanılmaması gereken düşünce. Eleştirilemez fikir. Tabu. Sorgulanamayacak ve değiştirilemeyecek herhangi bir şey. Küçümsenmemesi gereken düşünce. Eleştirilemez kurum.

Sacred duty : Dini görev. Vecibe. Kutsal görev.

Sacred music : Kutsal müzik. Dini ibadet için kullanılan ruhani ve dini müzik. İlahi.

Sacred places : Kutsal yerler. Özel dini önemi olan yerler.

Sacred tree : Çevresinde ve üzerinde birtakım dinsel uygulamalar yapılan ağaç. bk. din. krş. doğum ağacı, yaşam ağacı. Kutsal ağaç.

Sacred place : Özel dini önemi olan yerler. Kutsal yerler.

Sacred represen falions : Dinsel oyun. Orta çağda kilisenin dinsel törenlerinden geliş-n xııı. ve xv. yüzyılda biçimlerini bulan oyunlar, (bk. orta çağ tiyatrosu.).

İngilizce Sacred Türkçe anlamı, Sacred eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Sacred ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Achievement motive : Amaç doğrultusunda engelleri ve güçlükleri aşma azim ve kararlılığı. Başarma güdüsü. Herhangi bir amacı gerçekleştirme güdüsü. Başarı güdüsü.

Duckies : Sevgili.

Alienation : Bireyin çevre koşullarına aykırı düşmesi ya da kendisini başkasının gözüyle görmesi. Ötekileştirme. Aralarını açma. Yabancılaştırma. Devretme. Yabancılaşma. Uzaklaşma. Yabancı emek. Dengesizlik.

Celestial : Gökyüze ait. Göksel. Gökyüzü ile ilgili. Çinli. Göksel varlık. Semavi. İlahi. Cennetsel. Göğe ait.

Hoar : Kır. Ak saçlı. Bembeyaz. Yaşlı ve saygın. Beyaz. Havadaki su buğusunun yerde, bitkiler, ağaçlar ve öteki nesneler üzerinde donmasıyla oluşan ince buz kırılcaları. Kırağı. Eskilik.

 

Tabu : Tabulaştırmak. Yasak. Konuşulması yasak şey. Memnu. Dokunulmaz.

Inspirational : İlhamsal. İlham veren. Esin veren. İlham verici. İlhamlanmış. İlhamlanma ile ilgili. Motive eden. Cesaretlendirilmiş. Esinsel. Canlandıran veya teşvik eden.

Sacral : Sakrum. Sakral. Sağrı kemiğine ilişkin. Kuyruksokumu kemiği ile ilgili. Kuyruksokumu kemiğine ait. Kutsal şeylerle ilgili.

Holier : Tanrı'nın görevlendirdiği. Tapılası. Tanrı'ya ait. Tanrısal.

Worthy : Hak eden. İleri gelenlerden biri. Liyakat. Yaraşık. Saygın kişi. Reva. Önemli kimse. Kıymetli. Muhterem.

Sacred synonyms : pious, agression, sacramentals, dedicated, solemn, honourable, esteemed, quasi religious, respectable, numinous, ecclesiastical, holiest, age grade, acclimatation, commemorable, age group, ducky, saintlier, mightiest, spiritual, considered, mightier, ecclesiastic, saintly, christian, sainting, enshrined, glorious, sainted, venerable, religious, adjustment in marriage, affection.

Sacred zıt anlamlı kelimeler, Sacred kelime anlamı

Desecrated : Bozulmuş. Zarar verilmiş. Saygısızlık edilmiş. Kutsal sayılmayan. Saygısızlığa uğramış (kutsal bir şey).

Earthly : Dünyevi. Mümkün. Akla yatkın. Dünyaya ait. Maddi. Ayakları yere basan. Olanaklı. Olabilecek. Olası.

Profane : Laik. Bulaştırmak. Bayağı. Kirletmek. Dinsiz. Dinle ilgisi olmayan. Pisletmek. Kutsal şeylere karşı saygısız. Kafir. Saygısızlık etmek.

Sacred antonyms : impious, unworthy.

Sacred ingilizce tanımı, definition of Sacred

Sacred kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A sacred day. Set apart to religious use. Sacred service. As, a sacred place. Consecrated. Not profane or common. Especially, in a good sense, made holy. Set apart by solemn religious ceremony.