Saleslady türkçesi Saleslady nedir

Saleslady ile ilgili cümleler

English: Ali tried to speak French to the saleslady.
Turkish: Ali tezgahtarla Fransızca konuşmaya çalıştı.

English: Ali is paying the saleslady for something.
Turkish: Ali bir şey için tezgahtara ödeme yapıyor.

Saleslady ingilizcede ne demek, Saleslady nerede nasıl kullanılır?

Salesladies : Tezgahtar. Pazarlamacı. Kadın satış görevlisi. Bayan tezgahtar. Geçiş yolu. Satış elemanı. Satıcı.

Sales account : Satış hesabı.

Sales agent : Satış acentası. Satış acentesi.

Sales agreement : Satış akdi. Satış anlaşması. Satış sözleşmesi. Mülkiyetin sahipliğinin devredilmesi anlaşması.

Sales allowance : Satış indirimi. Satış tenzilatı. Satılan mal parası üzerinde belirli oranda bir indirim yapılması.

Sales book : Satış defteri. Satın alınan malların kaydedildiği defter.

Sales booth : Tezgah.

Sales campaign : Kampanyalı satışlar. Satış kampanyası.

Sales amount : Satış miktarı.

Sales analysis : Satış analizi.

İngilizce Saleslady Türkçe anlamı, Saleslady eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Saleslady ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Salesgirl : Ticari malları veya hizmetleri satan bayan. Kadın satıcı. Satış memuresi. Bayan satış elemanı.

Bagman : (kirli para) tahsildar. Tahsildar. Gezgin satıcı.

Thoroughfare : Cadde. İşlek cadde. Yol. Geçit. Yerleşim yeri içindeki ana yol. Suyolu.

Sales representative : Şirketin ürünlerini pazarlayan satış ajanı. Satış temsilcisi. Pazarlama mümessili. Satış danışmanı. Satış sorumlusu. Pazarlama temsilcisi. Plasiyer.

Counterman : Tezgahta duran kimse.

Disposer : Başından savan kimse veya şey. Elden çıkarıcı. Başından atan. Çöp ezen makine.

Salesmen : Satıcılar.

Clerk : Katiplik etmek. Tezgahtarlık yapmak. Katip. Yazmak. Yazmanlık yapmak. Şef (ingiliz ingilizcesi). Müdür (ingiliz ingilizcesi). Yazman. Resepsiyonist. Katiplik yapmak.

Assistant : Yamak. Yaver. Muavin. Asistan. Çantacı. Yardımcı eleman. Yardımcı.

Dealers : Krupiye. Tüccar. Borsada kendi hesabına işlem yapan kimse. Kağıt dağıtan kimse. Bayiler.

Saleslady synonyms : sales clerk, salesman, dealer, mongers, passageways, shop assistant, thoroughfares, merchandisers, commercial traveler, saleswoman, salesperson, sales rep, marketers, clerks, merchandiser, passageway, sales lady, salesladies, midinette, clerked, saleswomen, drummer, marketing expert, drummers, bargainor, counter jumper, salesclerk, merchant, through road, marketer, clerking, marketing assocoate, merchandizer.