Semantic component türkçesi Semantic component nedir

  • Anlambilimsel bileşen.
  • Anlambilim bileşeni.
  • Anlamsal bileşen.
  • Anlam bileşeni.

Semantic component ingilizcede ne demek, Semantic component nerede nasıl kullanılır?

Semantic : Anlamsal. Transfer anlam kayması. Anlambilimsel. Anlam ile ilgili. Semantik.

Component : Parça. Tamamlayıcı parça. (tamamlayıcı) parça. Unsur. Öğe. Bir dizgeyi oluşturan özdeklerin her biri. bir bileşkeyi oluşturan yöneylerin her biri. Bir bilgisayar donanımını oluşturan en küçük herhangi bir öğe. bileşen sözcüğü de kullanılmaktadır. Komponent. Bileşen. Birleşen.

Semantic axis : Anlam ekseni. Anlam bakımından birbiriyle ilişkili bulunan kelimelerde, bu ilişkiyi doğuran ortak özellik: kısa ile uzun arasındaki anlam ekseni «uzaklık, mesafe»; mavi ile kırmızı’nın anlam ekseni «renk»tir.

Semantic change : Bir kelimenin gösterdiği anlamdan az veya çok uzaklaşarak yeni bir anlam kazanması olayı. olay, geniş kapsamlı olarak anlam genişlemesi, anlam daralması, anlam iyileşmesi, anlam kötüleşmesi gibi değişme olaylarını da içine alabilirse de, asıl bir anlamdan başka bir anlama geçiş, yani bir kavramdan başka bir kavrama geçişle ilgili anlam değişmelerini içine almaktadır: et. okşamak «benzemek», tt. okşamak «okşamak»; et. sakınmak «düşünmek, üzerinde durmak, planlamak», eat. sagın- «düşünmek, sanmak», tt. sakınmak «çekinmek, bir şeyi yapmaktan uzak durmak»; et ve eat. okımak «davet etmek, çağırmak», tt. okumak «okumak»; küpe «küçük metal halka», şor lehç. «koşum takımlarında halka», çağdaş lehçelerde «demir gömlek, zırh» (h. eren, türk dilinin etimolojik sözlüğü, s. 275/1). tt. «kulağa takılan süs eşyası»; et. bekle- «sağlam tutmak, tahkim etmek, tutturmak, bağlamak, muhafaza etmek, gözetlemek», tt. «gözetlemek, mec. ummak»; eat. yapmak «kapamak, örtmek», tt. «yapmak, imal etmek»; eat. uslu «akıllı», tt. uslu «yaramazlık etmeyen, haşarı olmayan» vb. Anlam değişimi. Anlam değişmesi.

 

Semantic differential : Değerleme ölçeğinde tutum ölçümlerinin, iki ucu karşıt anlamlı sözcük ikilileriyle belirlenmiş bir sayılgılı boyut üzerinde yapılmasını öngören yordam. Anlam ayırtmacı. Anlamsal farklandırma. Sözanlamsal ayrımlama.

Semantic error : Anlamsal hata. Anlambilimsel hata. Anlamsal yanlış.