Social structure türkçesi Social structure nedir
- Sosyoloji alanında kullanılır.
- Herhangi bir toplumun ya da toplumsal kümenin yerleşik iç örgütleniş biçimi.
- Bir toplumun düzenlendiği ve işlediği biçim.
- Toplumsal yapı.
- Sosyal örgü.
- Sosyal yapı.
- Sosyal ilişkiler özellikleri.
- Bir topluluk içerisindeki çeşitli toplumsal gereksemeleri ve ilişkileri yoluna koyan; bu ilişkilere göre kurulan temel düzen, yapı.
Social structure ingilizcede ne demek, Social structure nerede nasıl kullanılır?
Social : Eğlence. Arkadaş canlısı. Toplum içinde yaşayan. Toplumcul. Sosyal. Organizmaların kümeler içinde etkileşimine ilişkin olan. toplum ya da topluluklarla ilgili, onlara ilişkin. bireyin başkalarıyla olumlu ilişkiler kurabilme yeteneğini denediği gelişme evresiyle ya da bu evredeki etkinliklerle ilgili bulunan. Toplantı. Kendi türünden başka hayvanlarla beraber olmayı seven (hayvan). Sokulgan.
Structure : Parçaları ve öğeleri arasında yasalılık, durağan bağlar ve karşılıklı ilişkiler bulunan dizge ya da bütün. Yapılandırmak. Kuruluş. Yapı. Şekillendirmek. Düzenlemek. Planlamak. Bilgisayar, coğrafya, fizik, kimya, gramer, tiyatro, sosyoloji, jeoloji alanlarında kullanılır. Belli bir dilin bölümlerini birbirine bağlayan ilişkiler bütünü. söz gelişi, türkçenin ses yapısı, seslerin birbiri ile ilişkilerine, şekil yapısı da ek ve köklerin karşılıklı ilişkilerine bağlı bir sistem, bir bütündür. Örgü.
Social structures : Sosyal yapı. Sosyal ilişkiler özellikleri. Sosyal örgü. Bir toplumun düzenlendiği ve işlediği biçim. Toplumsal yapı.
Social ability : Bir toplumun eğitim düzeyi ile özellikle niteliksel özelliklere sahip siyasi, ticari, sinai ve mali kurumlarından oluşan teknik yeterliliği olarak abramovitz tarafından tanımlanan kavram. Sosyal yetenek.
Social abnormality : Toplumsal düzgüsüzlük. Bir bireyin, bir toplumsal kümenin davranışlarında, toplumsal çevresi ile ilişkilerinde ya da toplumun yapısında, işlevlerinde, toplumsal olarak yaptırıma bağlanmış olan düzgülere uymayan niteliklerin bulunması.
Social accounting : Sosyal muhasebe. Bk. sosyal hesaplar bir firma etkinliklerinin toplum üzerindeki etkisinin değerlendirildiği bir muhasebe yöntemi. Sosyal hesaplar.
İngilizce Social structure Türkçe anlamı, Social structure eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Social structure ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Achievement motive : Herhangi bir amacı gerçekleştirme güdüsü. Başarı güdüsü. Başarma güdüsü. Amaç doğrultusunda engelleri ve güçlükleri aşma azim ve kararlılığı.
Adaptive behavior : Adaptif davranış. Bireyin doğal ve toplumsal çevresinin gereklerine uyacak biçimde davranması. Uyumlayıcı davranış. Bireyin çevreyle uyum ilişkileri geliştirmesine yarayan ya da toplumsal düzgülere uygun düşen davranış. Uyarlamacı davranış. Uyumcu davranış.
Age grade : Yaş katmanı. Üyeleri, çoğunlukla da erkek üyeleri belli ve aşama-sırah yaş kümelerine ayrılan toplumlarda belli bir yaşa ulaşmış olan bireylerin oluşturduğu dirimbilimsel toplumsal katman.
Abilities : Beceri. Geniş anlamında, bireyin, davranışlarını düzenleyen, etkinliklerini koşullandıran ve dirimbilimsel-toplumsal olarak belirlenen özellikleri. dar anlamında, bireyi belli bir uğraşsal etkinliğe uygun kılan bir dizi ruhsal özellikleri. Yetenekler. Güç. Kabiliyet. Yetenek. Yeterlik. İktidar.
Aesthetical ideal : Güzelduyusal ülkü. Belli bir kümenin, bir halkın kendine özgü sanatsal tasarımlarında yansıyan ve bireyin fiziksel, tinsel yeteneklerinin belli somut tarihsel koşullar altında gerçekleşebilecek özgür, tam ve her yönde uyumlu gelişmesine ilişkin olan ülkü.
Acculturation : Kültürel etkileşim. Kültürel uyum. Kültür etkileşimleri. Kültürleşme. Kültürlenme ya da kültürel etkileşim. Bir kültürün ya da bir kültür öğesinin başka bir kültüre girmesi sonucu her ikisinin de değişmeye uğraması süreci. Ekinsel yozlaşma. Kültürlenme. Çevresindeki kültürü kabullenme.
Age group : Yaş grubu. Üyeleri yaş ölçüsüne göre belirlenen toplumsal küme. Belli bir çoğanın yaşlara göre dağılımını göstermek ve sıklıkları değer aralıkları içinde dile getirmek üzere kullanılan alt-üst yaş sının belli aralık. Yaş öbeği. Yaş kümesi.
Alienation : Dengesizlik. Aliyenasyon. Soğutma. Yabancılaştırma. Ötekileştirme. Devretme. Uzaklaşma. Bireyin çevre koşullarına aykırı düşmesi ya da kendisini başkasının gözüyle görmesi. Yabancı emek.
Agnation : Baba tarafından akrabalık. Soydaşlık. Akrabalık (baba taraf.). Hısımlık. Akrabalık. Akrabalık (baba tarafından). Bir ailede baba ve erkek üyeler yoluyla oluşan kan yakınlığı. bu tür yakınlıktan oluşan yakınlık kümesi.
Adjustment in marriage : Evlilikte uyum. Eşlerden her birinin öbürü ile birlikte uyumlu bir aile yaşamı oluşturup sürdürme yeterliği.
Social structure synonyms : aesthetic, social structures, affection, all round development of individual, acclimatation, agression, age distribution.
Bu kısımda Social structure kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Social structure ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Social structure anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Social structure ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.