Synopses türkçesi Synopses nedir

Synopses ingilizcede ne demek, Synopses nerede nasıl kullanılır?

Synopsis : Bir dans yapıtının konusunu en kısa yoldan anlatan ve ilgililere bilgi veren yazılı özet.. Sinema, televizyon, tiyatro alanlarında kullanılır. Toplu bakış. Tümbakış. İcmal. İlk üç incil. Hulasa. Bir bilimin ya da öğretim konusunun tümüne kısa bakış. bir filmin konusunun kısa özeti ya da bir senaryonun taslağı. Bir oyunluk çalışmasının ilk aşamasını oluşturan, filmin konusunu en kısa yoldan beş altı sayfa içinde anlatan, filmin konusu üzerinde ilgilileri aydınlatan metin. tamamlanmış bir filmin, çeşitli amaçlarla hazırlanmış kısa öyküsü. Yazarın, oyununu yazmadan önce, saptadığı özellikleri ve oyun özetini gösteren çizelge.

Synophthalmos : Sinoftalmus. Kimi göz içi yapıların çift olarak biçimlenmesi sonu ayrılmanın tam olmaması.

Synoptic : İlk üç incil ile ilgili. Özet niteliğinde. Genel bakış. Sinoptik. Konuyu aynı yönden ele alan.

Synoptic chart : Sinoptik harita. Hava durumuna ilişkin değerlerin işlendiği özel yeryüzü haritalarının her biri. Hava haritası. Sinoptik kart. Sinoptik hava durumu haritası.

Synoptic map : Hava haritası. Hava durumuna ilişkin değerlerin işlendiği özel yeryüzü haritalarının her biri.

 

Synoptics : Özet niteliğinde. Genel bakış. Konuyu aynı yönden ele alan. Sinoptik.

Synonym : Anlamdaş sözcük. Eşanlam. Bilgi erişimde, özdeş kavramları gösteren anahtar-sözcük ya da deyimler. Anlamdaş. Eşanlamlı. Sinonim. Eşanlamlı sözcük. Eş anlamlı. Eş anlamlı (kelime). Anlamları aynı veya birbirine yakın olan kelimeler. dil bilimi açısından aslında anlamca birbirine tıpı tıpına denk düşen çok az kelime vardır. eş anlamlı sözler, genellikle bazı kelimelerdeki kavram inceliklerinin çeşitli sosyal ve dil kesimlerinde zamanla gölgelenmeye uğrayarak anlamca birbirlerine yaklaşmalarından oluşmuştur. et. yir/oron «yer»; süçig/tatlıg «tatlı»; yul/bınar «pınar»; ögirmek/sevinmek «sevinmek», tt. baş/kafa; ak/beyaz, kara/siyah, yemeni/yazma, bıkmak/bezmek/usanmak, bunalmak/sıkılmak, göndermek/yollamak; son bulmak/sona ermek; dilemek/istemek, kızmak/öfkelenmek vb. bir dilin kendi kelimeleri arasında olduğu gibi, alıntı kelimeleri arasında da eş anlamlı olanlar vardır. türkçe, arapça ve farsçadan yaptığı alıntılar dolayısıyla bu bakımdan bol örnekler vermektedir: göz / far. çeşm, ar. ayn; dudak / far. leb; kan/ ar. dem; buyruk/ ar. emr>emir; çok / ar. fazla; buyurmak/ ar. emretmek; değer/ ar. kıymet; yetenek/ ar. kabiliyet; üzüntü/ ar. keder; eğilim/ ar. temayül vb. dilimizde eş anlamlı sözlerin batı dillerinden alınmış örnekleri de vardır: doğruca, doğrudan doğruya/direkt; yönerge/talimat/direktif; boyunbağı/kıravat; canbazlık/akrobasi; iş, hareket/aksiyon; dingil/aks; hamamlık/banyo vb.

Synodic month : Ay'ın art arda gelen özdeş iki evreye, sözgelimi yeniaydan yeniaya gelişi arasındaki zaman süresi (= 29,5 gün). Kavuşum ayı.

 

Synoptic table : Tümbakışlı tablo. Bir bütünün türlü bölümlerini bir bakışta görme olanağını veren tablo. Sinoptik tablo.

Synod : Ruhani meclis. Sinod. Toplantı. Rahipler meclisi. Kavuşum (astronomi terimi). Kavuşma. Seçilmiş üyelerden oluşan kurul. Kilise meclisi. Meclis. Kavuşma (astronomi terimi).

İngilizce Synopses Türkçe anlamı, Synopses eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Synopses ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Briefer : Kısa ve öz. Daha kısa. Kısa. Özlü.

Apercus : Kısa özet. Bakış. Kavrama. Nazar.

In a word : Yani. Sözün kısası. Sözün özü. Bir kelimeyle. Kısacası. Kısaca söyleyecek olursak. Tek kelimeyle. Kısaca.

In brief : Özet olarak. Kısaca. Özetleyecek olursak. Özetle. Sözün özü. Uzun sözün kısası. Velhasıl. Kısaca özetlemek gerekirse. Velhasıl kelam.

Synopsis : Yazarın, oyununu yazmadan önce, saptadığı özellikleri ve oyun özetini gösteren çizelge. Bir oyunun yazılmadan önce konusunu gösteren kısa bilgi. bir oyunun konusunu en kısa yoldan anlatan, oyunun konusu üzerinde ilgilileri aydınlatan yazılı bilgi. Bir oyunun konusunu kısaca anlatan, bu konu üzerinde aydınlatıcı noktaları gösteren kısa bilgi. Oyun taslağı. Tümbakış.

Abstractive : Soyutlanma niteliği olan. Soyutlama yeteneği olan. Abstraktif. Çekinmek. Özetlenme niteliği olan. Soyutlayıcı. Özetleme.

Brief : Brifing yapmak. Avukat tutmak. Belge. Talimat bilgi. Don. Özetlemek. Bilgilendirmek. Avukat. Ç.külot.

Abridgements : Özetleme. Kısaltma. Tenzil.

Compend : İçindekiler listesi. Kısaltma. Envanter.

Precis : Özetlemek. Öz. Hulasaözet.

Synopses synonyms : myoneural junction, neuromuscular junction, summation, precising, epitome, abridgment, gists, conjugation, breviate, abridgments, precises, gist, in short, summations, compendiums, summing up, compendia, outline, apercu, abstract, abridgement, conspectus, abbreviation, capitulation, precised, nervus, nerve, briefest, junction, conjunction, colligation, summary, sum up.